BIST 9.673
DOLAR 35,24
EURO 36,80
ALTIN 2.961,20
HABER /  GÜNCEL

Eve dönüş yasası hüsranla bitti

PKK ateşkesi bozduğunu açıkladı. D. B. Tercüman yazarı Nuh Gönültaş, felaketin geleceğini samimi bulduğu bir okurunun gönderdiği uyarı notunu yazarak anlatıyor.

Abone ol

Doğrusu işaretleri alınmaya başlanmıştı! Türkiye'nin PKK teröründen kurtulması ve AK Parti hükümetiyle birlikte siyasi istikrarı yakalayıp Avrupa Birliği reformlarını her türlü iç direnişe rağmen birer birer hayata geçiriyor olması, ekonomisinde bir iyileşme sağlaması ve AB'den tarih alma zamanı olan Aralık'a doğru emin adımlarla yol alıyor almasının karşısında bir şeyler yapılacağı belliydi. Amerika'nın Irak'ı işgal etmesine ve gücü elinde tutmasına rağmen Kuzey Irak'taki PKK varlığını silahsızlandırıp dağıtmaya yanaşmamasının elbetteki bir anlamı var: PKK'yı yeniden gerektiğinde Türkiye'ye karşı kullanmak. Galiba o zaman yeniden geldi. Çünkü PKK'nın bir kanadı Türkiye'ye karşı uyguladığı ateşkesi bozacağını açıkladı. İşaretleri alınmaya başlandı dedim ya, artık unutmaya başladığımız, neredeyse bitiyor diye sevindiğimiz çatışma haberleri yeniden gelmeye başladı. Orda burda PKK'lılar ile güvenlik güçlerimiz arasında yeniden sıcak çatışma ortamları oluşuyor. Gerçekte "açık istihbarat" yöntemleri ve "analiz" dışında benim için geleceği koklamada en iyi işaretleri okuyucularım verir. PKK'nın yeniden saldırmaya başlayacağına dair haberlerin ucu görünmüşken, samimiyetine inandığım bir okuyucum şu uyarıyı gönderdi: "Bir Kürt olarak gelinen süreçte kaygı duyuyorum. Doğuda yeniden bir savaş başlamak üzere ve bunun tek sebebi devletin inkâr ve imha politikasına devam etmesi. Türkiyenin kaybedecek yılları yok.bu savaş bizi onlarca yıl geriye gütürecektir. Yüzlerce masum insan ölecektir. Ve de en önemlisi Kürt-Türk kardeşliği onarılamayacak yaralar alacaktır. Bu konuya eğilmenizi ve aydınları uyarmanızı istiyorum..." AK Parti iktidara geldiğinden bu yana Avrupa Birliği reformları ile birlikte özellikle PKK olayının iç güvenliğimizi ilgilendiren boyutları ile de ilgilenmeli ve militanları dağlardan indirecek inandırıcı tedbirler almalıydı. Bunu yeterince becerebildiklerini söyleyemeyiz. Bu konudaki başarısızlık "eve dönüş" yasasında uğranılan hüsranla da belgelendi. O halde AK Parti İktidarının acilen bu konuyu yeniden düşünüp sonuç alıcı kararlar alması gerekiyor. Kuzey Irak'taki Kandil Dağı'nda bulunan 4 bin militanın Murat Karayılan'ın talimatıyla geçtiğimiz ay içinde Türkiye'ye girdiğine dair çok önemli bilgiler var. PKK'nın örgüt içindeki kopuş ve farklılaşmalara çare olarak yeniden eyleme geçme kararı aldığı biliniyor. Silahlı mücadele yanlısı Murat Karayılan 4 bin militanı Türkiye'ye soktu ve 5 Nisan'da da, yayınladığı bir bildiri ile artık eylemlerde bulunacaklarını açık açık belirtti. Ayrıca Med TV'ye sık sık telefonla bağlanan Karayılan, gençleri silahlanmaya çağırıyor. Karayılan'ın bu çağrısından sonra kırsalda ve şehir merkezlerinde PKK militanları ile güvenik güçleri ve korucular arasında onlarca çatışma yaşandı. Kayıplar oldu. Son günlerde şehir merkezlerinde yaşananan çatışmaların sayısı arttı. Cezaevindeki lider Abdullah Öcalan'ın "PKK'nın demokrasi mücadelesi verirken yeniden silahlı çatışmaya girilmesini istemediği" biliniyor. Öcalan mesajlarında çatışma yanlısı grupları "demokrasi mücadelesininin ne olduğunu bilmemekle" suçluyor. PKK ile çatışma yeniden kapımızda. Örgütün çatışma yanlıları 1 Haziran'ı yeniden başlamak için seçilmiş gün ilan etti. PKK'nın gerçek lideri elimizde ve biz ondan çatışmaları durdurmak ve barışı sağlamak için hiçbir şekilde faydalanmıyoruz, veya faydalanamıyoruz!