Eşrefpaşa imamı Fethullah Gülen mi?
Vizyona giren 'Eşrefpaşalılar' filmi gündeme oturdu. Erdoğan'ın da izlediği filmin oyuncusu meslektaşlarına patladı.
Abone olİNTERNETHABER- 'Eşrefpaşalılar' filmini izleyen Başbakan Erdoğan "Bana yabancı gelmedi. Ben Kasımpaşalıyım" şeklinde değerlendirdiği film ekibinden iki önemli isim Can Dündar'ın programındaydılar..
Film vizyona girmeden birçok salondandan ön satış almıştı. İlk üç günde 218 bin 246 kişi izledi. Filmin yapımcısı Yusuf Kulaksız ve oyuncusu Sinan Albayrak, NTV'de yayınlanan Canlı Gaste'ye konuk oldu.
Can Dündar: Birçok şey çıktı filme ilişkin. Oradaki imam aslında Fethullah hocadır. Mahalleyi tanıtıyor diye. Siz ne kadar bu tartışmaları bekliyordunuz?
Sen de mi cemaattensin
Filmin konusu |
İzmir Eşrefpaşa’dan gelip İstanbul’a yerleşmiş iki dosttan biri olan Tayyar, büyük bir mafya lideri olurken; Davut, namusuyla kahvesini işletmektedir. İkisi de aynı kadını sevmiştir, fakat Madam Eleni, Davut’u sevmesine rağmen Tayyar ile evlenmek zorunda kalmıştır. Tayyar, gönlünün Davut’ta olduğunu bildiği Madam’ı ortada bırakır. Tayyar, Davut’un evlâtlığı Nusret’i kendi yoluna çekerek intikam almayı düşünür. Nusret iki dünya arasında bocalarken mahallenin metruk camisine bir Hoca tayin olur ve olayların seyri değişmeye başlar. |
Sinan Albayrak: Fethullah Gülen'i oynadığımı filmi bitirdikten sonra öğrendim. Ben önüme konan senaryonun güzeliliğine baktım ve hocanın güzelliğine baktım ve canı gönülden oynamak istedim. Ama film bittikten sonra Fethullah Gülen, cemaat, 'sen de mi cemaattensin' gibi suallerle çok karşılaştım. Enteresandır ki kendi camiamdan bu anlamda ciddi yargılamalara maruz kaldım. Ben de şiddetle söylüyorum ki buradan be de cemaat mensubu değilim. Ama bir insan doğru bir iş yaparsa, ben o insaın manevi olarak o insanın önünde arkasında yanında, bir şekilde etrafında olmayı tercih ederim. Önyargılarla giden bir toplumuz, demokrat geçiniyoruz. Özgürlük diyoruz ama fikir anlayışı ya da bu anlamda karşımızdaki insana saygımız yok maalesef. Ben de gururla söylüyorum ki çok güzel insanlarla çalıştım. Ben bir oyuncuyum projenin güzelliğine bakarım. Arkasında kim vardır yoktur diye düşünmem bu anlamda.
Can Dündar: Küfürsüz komedi şiddetsiz aksiyon.. Özellikle arındırılmış bir sanat eseri mi? Seyirciyi kollamak adına mı yoksa sanat anlayışı mı?
Sinan Albayrak: Farklı bir şey yapılmak istendi. Sıcak bir mahalle hikayesi anlatılmak istendi. Elbette şiddet sahneleri var. Kulak kesilme ve çay devrilme sahnesi var. Ama bir kişinin kötüden güzele yönelişinde bir şekilde gösterebilmek için gerekiyor. Her şey çok dozunda ve gerektiği kadar var.
Can Dündar: Başbakanı nasıl galaya ikna ettiniz?
Klişeleri yıkmak istiyoruz
Yusuf Kolsuz: Biz tiyatrodayken de çok istemiştik katılması. Düzeyli bir romantizmin olabileceğini illa cinselllikle aşkı anlatmayabiliriz. Komedi de bizde böyleydi. Güldürüyordu ama belaltı hiç bir şey yoktu. Hepsi zekice üretilmiş esprilerdi. Bu filme nasip oldu. Başbakanımızın da orada söylediği gibi kendisinin bulduğu bir şeydi. Kasımpaşa itibariyle bulduğu bir şeydi. Uzun bir süreç oldu. Biliyorduk ama deklare etmedik.
Kendisine gönderdiğimiz davetiyede de bunu yazmıştık. "Ha Kasımpaşa ha Eşrefpaşa" hepsi bizim mahalle. Bizim mahallede hakikaten baskının olmadığını yazdık ve söyledik. Bir takım klişeler var. Özellikle sinemada da var. Onlar birazcık zarar görürse çok mutlu olacağım. İşte komedi istiyorsanız illa bol küfür olmalı.. Aşk anlatacaksak yastık muhabbetleri.. Biz bunun da olmayabileceğini göstermek istedik.
Cün Dündar: Cemaat filme gitsin, herkesin izlemesi tavsiye edildi mi?
Eğer insanlar işadamları, dersane yöneticileri okul yöneticileri, öğrencilerini topluca götürmelerini tavsiye ediyorsa aslında bu bu mutluluk verici bir aktivite. Bazı yerlerle görüştüğümüzde de 'başka filmlerde de bu tarz sosyal aktivite yaptık' diyorlar. Fabrikası olan işadamı işçilerine sinema bileti hediye edebiliyor. Önemli olan sinemaya ne kadar insanın kazandırılabileceği.
FİLMİN FRAGMANINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN