Reza Zarrab ondan 'Reisim' diye söz ediyor. Operasyondan son anda kurtuldu. Peki kim bu Babek Zencani...
Abone olİşadamı Reza Zarrab'ın 17 Aralık'ta başlatılan rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla gözaltına alınmasının ardından gözler 'Reisim' diye söz ettiği Babek Zencani'ye döndü.
Operasyordan son anda kurtulduğu iddia edilen Babek kim? Koyun postu satarken 39 yaşında nasıl İran'ın en zengin işadamı oldu?
İran'ın en zengin adamlarından biri sayılan Zencani, dünyanın çok da yabancı olduğu bir kişi değil.
13 MİLYAR DOLARLIK SERVET
Özellikle New York Times'ın ekim ayında yayınladığı bir profil haber dikkat çekici.
Varlıklarının toplam 13,5 milyar dolar olduğunu ifade eden Zencani, siyah Mercedes SL 500'ü ve 30 bin dolarlık kol saatiyle tam bir zenginlik timsali. İran İslam Devrimi'nin koruyucusu paramiliter gruba atıfla kendisini "ekonomik besic" olarak nitelendiriyor.
YENİ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
39 YAŞINDA POSTTAN ZİRVEYE
39 yaşında ve kariyerine 1980'li yıllarda koyun postu satarak başlamış. İran'ın ABD'ye uyguladığı petrol yaptırımlarının etrafından dolanmasında en kritik aktör olarak görülüyordu. Dolayısıyla zenginliği ve gücü hem ülkesinde hem de dışarıda büyük dikkat çekiyordu.
Örneğin ABD Hazine Bakanlığı nisan ayında Zencani'nin varlıklarını dondururken Avrupa Birliği de kendisini kara listeye aldı. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Hasan Ruhani hükümeti de Zencani'nin Ahmedinejad döneminin ileri gelenleriyle karanlık ilişkileri olduğu iddiasıyla kendisini mercek altına aldı.
TÜRKİYE'DE DE ŞİRKETLERİ VAR
New York Times'taki haberin yazarı Thomas Erdbrink, Zencani'yi tanıyan birçok isimle görüşmüş, iş adamının daha önce verdiği röportajları taramış.
Örneğin 2010 yılında Zencani reformcu dergi Aseman'a ve ISNA haber ajansına iki ayrı röportaj vermiş.
Burada söylediklerinde şu nokta dikkat çekiyor: Zencani, Dubai, Türkiye ve Malezya'daki 64 şirketten oluşan bir "örümcek ağı"nı kullanarak milyonlarca varil petrol satmış. Buradan elde edilen 17,5 milyar dolarlık gelir de uluslararası yaptırımlar nedeniyle nakit sıkıntısı içinde kıvranan İran Petrol Bakanlığı, Devrim Muhafızları ve Merkez Bankası'nın döviz rezervi ihtiyacının karşılanmasına aktarılmış. Tüm yaptığı alışverişlerden ise en fazla yüzde 0.007 faiz aldığını iddia ediyor.
Röportajda şunları söylüyor Zencani: "Merkez bankası parasız kalmıştı. Benden petrol parasını İran'a getirmemi böylece sistemin bu parayı kullanabilir hale gelmesini istediler. Yaptığım şey buydu. Benim işim bu; yaptırım karşıtı operasyonlar. Ben işini iyi yapan bir iş adamıyım. Beni de yaptırım altına aldıklarından beri 3 milyon varil petrol bile satamadılar."
SİSTEM NASIL İŞLİYOR?
Bir Türk havayolu şirketinin, çok sayıda mali kurumun ve bir filo petrol tankerinin kontrolünü elinde tutan Zencani tüm bu sistemi yaptırım baskısı altındaki İran petrollerini yurtdışına satmak için kullanıyor.
Avrupa Birliği'nin 2012'de aldığı yaptırım kararına göre milyonlarca varil dolusu petrol Malezya'nın adı sanı bilinmeyen Labuan Limanı'nda tankerden tankere aktarılıyor. Kendi ifadeleriyle toplam satış 24 milyon varil, alıcılar ise Singapur, Malezya ve Hindistan. Buradan elde edilen gelir de yine yaptırım listesindeki, Zencani'ye ait Malezya bankası First Islamic Bank üzerinden dolaşıma giriyor.
BAĞLANTILARI ÇOK GÜÇLÜ
Aslında her şey 2010'da Devrim Muhafızları'nın mühendislik kolu Hatem el Enbiya'nın kendisine başvurmasıyla başlamış. Zencani kendi bankası aracılığıyla Hatem'e birkaç gün içinde 40 milyon dolar tedarik etmiş. O günden sonra da devlet kurumları doğrudan Zencani'ye başvurmaya başlamış. Doğrudan kabine toplantılarına katılıp işleri petrol bakanı Rüstem Kasımı ile birlikte yürüttüğü de söyleniyor.
İranlı gazeteci Reza Zandi'nin yorumu ise durumu özetlemek için yeterli: "Yaptırımlar İran ekonomisini kaosa sürükledi. Babek Zencani de bu durumun bir sonucu, bu süreçte inanılmaz bir zenginlik kazanan bir insan."