ANKARA'da eski MİT mensubu Enver Altaylı, Türkiye'de CIA istasyon şefliği yapan Duane Ramsdell Clarridge olan ilişkisiyle ilgili suçlamalara "Clarridge, güçlü bir ABD-Türkiye ilişkisine inanıyordu. Bu kişi sayesinde Türkiye F-16 savaş uçaklarını kazandı." diye yanıt verdi.
Abone olAnkara 16'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde aralarında Enver Altaylı'nın da bulunduğu 4 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada tutuklu sanıklar Enver Altaylı, Altaylı’nın damadı Metin Can Yılmaz, Mehmet Barıner ile tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou ile avukatları hazır bulundu.
Pandemi süresince görülen duruşmalara katılmayan ve savunmasını yapmayan sanık Enver Altaylı, savunmasını yapacağını belirtti. Hakkındaki, 'FETÖ/PDY yöneticiliği', 'örgüt üyeliği', 'siyasi ve askeri casusluk' suçlamaları hatırlatılan Altaylı, FETÖ'cü olmanın belli kriterleri olduğunu ve bunların hiç birisinin kendisinde bulunmadığını iddia etti.
CIA istasyon şefliği yapan Duane Ramsdell Clarridge olan ilişkisi için ne dedi?
İddianamede, 1980 öncesi bir dönem Türkiye'de CIA istasyon şefliği yapan Duane Ramsdell Clarridge olan ilişkisinin CIA ajanı olduğunu kanıtladığı yönündeki iddialar hatırlatan Altaylı, "ABD'de çok farklı anlayışlar vardır. Clarridge, güçlü bir ABD-Türkiye ilişkisine inanıyordu. Bu kişi sayesinde Türkiye F-16 savaş uçaklarını kazandı. Türkiye ve ABD, bu uçakları ortak üretti. Bu sayede Türkiye gece operasyon yapabilme kabiliyetine sahip bir ülke oldu" dedi.
"Bu dönemde tabii ki ABD ile işbirliği yapmıştır"
Altaylı, yine Türkiye'de CIA adına görev yapan Ruzi Nazar ile olan ilişkisinin de suçlamalara dayanak yapıldığını belirterek, "Türkmenistan Türkü olan Nazar, Ruslara karşı ülkesinin çıkarları için büyük işler yapmış bir Türk kahramanıdır. Bu dönemde tabii ki ABD ile işbirliği yapmıştır. Ancak bu işbirliğini ülkesinin çıkarları için yapmıştır" dedi.
Altaylı, hakkındaki iddiaların tamamının Rus İstihbaratı ile Doğu Perinçek'in iddiaları olduğunu tekrarlayarak, "Benim ilişkide olduğum kişiler arasında tek bir Türk düşmanı yok. Bu iddianameye Rus istihbaratının iddiaları nasıl girer? Doğu Perinçek’in iddiaları nasıl girer?" ifadelerini kullandı.
Kimin emri ile istihbarata girdiğini, kimin emri ile Orta Asya'da çalışmaya başladığını daha sonra gerekirse anlatacağını belirten sanık Altaylı, "‘90’lardaki faaliyetleri casusluğunun kanıtı’ deniyor. Ben 90’larda Turgut Özal’la, Süleyman Demirel’le çalıştım. Özal ve Demirel’in Orta Aysa Cumhuriyetlerine yaptıkları ziyaretlerde resmi heyetlerde yer aldım. Şimdi bu adamlarda mı FETÖ’cü? 76 yıllık ömrüm boyunca ülkeye hizmet ettim. Bana karşı kumpas kurulduğuna inanıyorum. Sayın Başkan Allah rızası için; ben yakın tarihin tanığıyım, benden FETÖ'cü olmaz, benden casus olmaz" dedi.
Altay’lı, PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile de yakın ilişkileri olduğu yönünde iddialar olduğunu belirterek, "Ben daha bu örgüt eyleme geçmeden Türkiye’nin başına büyük bela olacağını söyledim. Bununla ilgili raporları gönderdim; ancak ciddiye alınmadım. Ben o dönem bunları yaparken, birileri Abdullah Öcalan’ın yanına gidip çiçek alıyor" ifadelerini kullandı.