Eski Maliye Bakanı Ekrem Pakdemirli, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’e 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a suikast iddiasıyla ilgili zaman aşımına...
Abone olEski Maliye Bakanı Ekrem Pakdemirli, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’e 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a suikast iddiasıyla ilgili zaman aşımına bir gün kala dava açılmasının doğru bir hamle olduğunu söyledi.
Turgut Özal döneminde başbakan yardımcılığı görevini de yürütmüş olan Pakdemirli, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a suikast iddiasıyla ilgili zaman aşımına bir gün kala dava açılmasının doğru bir hamle olduğunu söyledi. Pakdemirli, olayla ilgili sadece Ersöz’ün değil organize bir grubun olduğunu düşündüğünü kaydederek, “Bir şeyi organize ettiler. Bana göre yüzde 90 ihtimalle Turgut Özal katledildi” dedi.
‘Özal’ın Mirası’ adlı kitabında Türkiye’nin yakın tarihinde önemli kişi ve kişiliklerine dair analizlerini kaleme alan Pakdemirli, Turgut Özal’ın ölümünün mutlaka çözülmesi gerektiğini söyledi. Pakdemirli, “Maalesef derin devlet var. Ve biz hep inkar etme, yani hayır devlet tektir, derin devlet diye bir aygıtın olmaması lazım dedik. Rahmetli Adnan Kahveci bir cihaz geliştirdi. Telefonlarımıza değdiriyordu kırmızı ışık yanıyorsa dinleniyoruz, yanmıyorsa dinlenmiyoruz diye. Biz telefon arardık başbakanlıkta, devlet planlamada. Hatta ben bazen telefonda kırmızı ışık yandığında konuyu anlatmaz, işte beni dinleyenlerin diye başlardım. Dolayısıyla bir derin devlet vardı ama bunu ben çözemedim. Rahmetli Özal’ın da tam çözdüğünü zannetmiyorum ama suikast üzerine gidilmemesi üzerine çok ısrar etti. Derin devletle yüzleşmeye ve onu yok etmeye hazır değildi herhalde.”
Pakdemirli, Süleyman Demirel ve Turgut Özal arasındaki gerilimle ilgili olarak da şunları söyledi:
“Hakka yürüdü dedik rahmetli Özal. 66 yaşındaydı, çok yorgundu, iki ameliyat geçirmişti. Kendi kendimizi böyle ikna etmeye çalıştık. Ertesi gün rahmetliyle Yusuf Özal bana Başbakan ile Cumhurbaşkanının bir gün önceki telefon konuşmasını aktardı. Dedi ki, ‘Ben bu telefon konuşması üzerine mosmor kesilen ağabeyimin inme geçireceğinden çok korktum.’ Ve ertesi gün de bu ölüm vuku buldu. Aralarında geçen konuşmayı Yusuf Özal bana şöyle anlattı; telefonun başında Yusuf Özal da var. Turgut Bey, ekonominin doğru gitmediğini görüyor ve diyor ki Demirel’e, ‘Bana teknik arkadaşları gönderirseniz iyi olur’ diyor. Süleyman Bey, ‘Sen onu bunu bırak. Arkadaşlar seni vatana ihanetten Yüce Divan’da göndermeyi planlıyorlar, sen ona bak’ diyor ve telefonu kapatıyor. Rahmetli Özal, özenle kimseyle kavga içine girmemek isterdi. Demirel ile aralarında 2-3 yaş vardı. Ondaki potansiyeli mi gördü Süleyman Bey. Ama Turgut Bey Süleyman beye karşı hasımane bir tutum içine girmedi. İktidar olunca Turgut Bey, bunu hazmedemedi Süleyman Bey. Süleyman Bey gerilim politikasıyla ayakta duruyordu. Farklı bir mantalitenin gelmesi gerekiyordu.”