BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

Esed çıldırdı! Bakın nereyi bombalattı

Esed ordusu şimdi de İslam tarihinin en önemli komutanlarından Halid Bin Velid'in mezarını bombaladı.

Abone ol

Halep'te Emevi Camii ve içinde bulunan Hz. Zekeriya Peygamber mezarının tahrip edilmesinin ardından bugün de Esed ordusunun Humus'ta kahramanlığı ile bilinen ünlü İslam komutanı Halid Bin Velid'in mezarını bombaladığı bildirildi.

Yayınlanan görüntülerde Hz. Halid Bin Velid'in mezarı ve yanında bulunduğu caminin isabet eden roketler sebebiyle tahrip olduğu görülüyor.

Sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan görüntülerde isabet eden roketler sebebiyle mezarın çevresindeki demir korkuluların büyük ölçüde tahrip olduğu görülüyor. Görüntülerde konuşan bir şahıs Müslümanlara çağrıda bulunarak saldırıların önlenmesini istiyor. Şahıs, "Müslümanlar neredesiniz? Ünlü Sahabe Halid Bin Velid'in mezarı bombalanıyor. Hizbulah milislerinin gelip burayı tamamen yıkmasını mı bekliyorsunuz?" diyerek tepki gösteriyor. Görüntülerin çekildiği sırada cami çevresinde yer yer bombalama ve silah sesleri duyulmaya devam ediyor.

İki yıldan fazladır devam eden çatışmalarda Suriye'de tarih adeta yok ediliyor. Çatışmalarda tarihi mekanların yanı sıra cami ve ünlü sahabilerin mezarları da isabet eden roketlerden nasibini alıyor.



HALİD BİN VELİD KİMDİR?

Allah’ın Kılıcı (Seyfullah) olarak anılan Arap komutan. Kureyşliler’in saflarında Müslüman’lara kök söktürmüş müthiş bir savaşçı olan Halid bin Velid, Uhud Savaşı’nı Kureyşliler’in kazanmasına yol açmış, İslam’ın erken dönemindeki en büyük yenilgisini sağlamıştır. Hudeybiye Antlaşması sonrasında Müslüman olan Halid bin Velid, kılıcını Hz. Muhammed’in hizmetine sunmuş ve hayatının sonuna kadar İslam adına savaşmıştır. Savaştığı 100’ü aşkın muharabenin hiçbirisinde yenilmemiş olan Halid bin Velid, tarihteki en büyük komutanlardan birisi olarak anılmaktadır.

Halid bin Velid, 628 yılında gerçekleşen Hudeybiye Antlaşması sonrasında, 31 Mayıs 629 tarihinde Medine’ye ulaştı ve burada İslam’ı kabul etti. Bu olaydan kısa bir süre sonra gerçekleşen Muta (Mute ya da Mu’tah olarak da anılır) savaşı, Halid bin Velid’in İslam orduları arasındaki yerini belirleyen olay oldu.

Müslümanlarla Rum’lar arasında gerçekleşen ilk ciddi savaş olan Mute savaşı, 629 yılında gerçekleşti. Bizans İmparatorluğu’na bağlı bir vassal olan Gassanile’in İslam elçinisi öldürmesi üzere toplanan 3.000 kişilik bir ordunun vassal üzerine yürümesiyle başlayan savaşın ilk anları Müslümanlar açısından pek iyi gitmedi. Ard arda atanmış komutanlarını kaybeden Müslüman güçler bir süre sonra komutansız kalmışlardı; askerler neredeyse çözülmek üzereydi. Bu durumda askerlerin isteğiyle komutayı ele alan Halid bin Velid, askerlerinin saflarını ön-arka, sağ- sol olarak sürekli değiştirerek aynı düşman askerinin karşısına farklı askerlerini çıkartıp, düşmanı takviye aldığına inandırdı. Umutsuz bir savaşın gidişini değiştiren Velid, askerlerini kontrollü bir şekilde geri çekmeyi başardı. Askeri düzen dağılmadan geri çekilmeyi başaran Halid bin Velid, söylentiye göre o gün savaşırken dokuz kılıç parçaladı. Savaşın sonucunda başarılı komutan Hz. Muhammed tarafından Allah’ın Kılıcı adıyla onurlandırıldı.

Hz. Muhammed’in vefatının ardından Hz. Ebu Bekir’in güçlerinin kumandanı olan Halid bin Velid, ayrıca halifenin şahsi danışmanıydı da. Ebu Bekir’in yönetiminin ilk dönemlerine isyancılar, sahte peygamberler, kabile mücadeleleri gibi iç sorunlarla ilgilenen Velid, 633 yılında ise 18.000 gönüllüden oluşan büyük bir ordunun başında Pers İmparatorluğu’na saldırdı. Kısa süre içerisinde üç hızlı galibiyet kazanan başarılı kumandan, Pers’lerle istediği koşullarda bir antlaşma yapmayı başardı. Ard arda gelen zaferlerle Pers’leri köşeye sıkıştıran ve aşağı Mezopotamya bölgesinin hakimiyetini ele geçiren Velid, Pers başkenti Ctesiphon’a karşı bir sefere çıktığı sırada Ebu Bekir tarafından geri çağırıldı ve Roma cephesine yönlendirildi.

Bizans Cephesi’nde büyük başarılar kazanan Halid bin Velid, Ebu Bekir’in ölmesi üzerine 2. Halife ve aynı zamanda kuzeni de olan Hz. Ömer’in başa geçtiği dönemde de ordunun başındaydı. Bu dönemde Yarmouk, Kudüs ve Kuzey Suriye’yi ele geçiren başarılı kumandan, Ermenistan ve Anadolu üzerine de başarılı seferler gerçekleştirdi.

Hz. Ömer’in hükümdarlığı döneminde Anadolu’ya yaptığı akınlardan birisinde Maraş’ı ele geçiren Halid bin Velid, burada dönemin en önemli Pers savaşçı ve ozanlarından birisi olan Ash’as ile tanıştı. Velid’i öven görkemli bir şiir yazan şair, bu hizmeti karşılığında 10.000 dirhemlik bir ödül aldı. Bu ödülün devletin kasasından gittiği şüpheleri üzerine Ömer tarafından yollanan bir mektupla hakkında bir soruşturma açılan Velid, burada parayı kendi cebinden verdiğini söyledi. Gene de görevinden alınan Halid bin Velid, Medine’ye giderek Hz. Ömer ile konuşu. Bu görüşmeden de bir sonuç alamaması üzerine görevinden ayrılmak zorunda kaldı.

Görevden alınmasından sonra 4 yıl Emesa’da yaşayan Velid, 642 yılında burada hayata gözlerini yumdu. Mezarı şu anda Khalid ibn al-Walid Camisi’nin içerisindedir. Ölmeden önceki son sözlerinin;

Çok fazla savaşta yer aldım, hep şehitliği arzuladım. Vücudumda hançer, mızrak ya da kılıçla yaralanmamış hiçbir yer kalmadı; ama genede savaş alanında değil, yaşlı bir deve gibi yatakta ölüyorum
Olduğu söylenir. Şehit olamadan yatağında ölecek olduğu için son zamanlarını büyük bir üzüntü içerisinde geçirmiştir.