BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.961,49
HABER /  MEDYA

Ertuğrul Özkök 'paralel'e nasıl baktığını yazdı

Paralel yapılanmaya karşı tavır almamakla eleştirilen Ertuğrul Özkök, suçlamalara böyle cevap verdi.

Abone ol

"Paralel" zulmün 17 Aralık'ta değil 2008'de Ergenekon davalarıyla başladığını savunan Ertuğrul Özkök, o günlerde iktidara yakın medyanın o yapılanmayla kol kola yürüdüğünü yazdı.

Özkök, "Paralel" yapılanmaya tepki göstermediği için kendisini eleştiren iktidara yakın bir köşe yazarına bugünkü yazısında yanıt verdi.

"Amacın samimi mücadeleyse varım, intikamsa yokum" diye karşılık veren yazar, devlet içinde "paralel" yapılanmanın asla kabul edilmeyeceğinin altını çizdi.

Özkök, Hürriyet gazetesinin geçtiğimiz yıllarda tek başına paralel yapılanmaya karşı nasıl bir mücadele verdiğini madde madde anlattı:

SEN O 'PARALEL'LE KOL KOLA YÜRÜRKEN HÜRRİYET NE YAPMIŞ

BİR: O günlerde malum polis tarafından gazetelere servis edilen uydurma haberlere itibar etmemişim. Hürriyet de etmemiş.
İKİ: O uydurma deliller, o iğrenç "gizli tanık" pespayelikleri, iddianamelerdeki o inanılmaz, fahiş hataları, fabrikasyon delilleri, gizli mahfillerde önceden verilmiş infaz kararlarını uygulayan mahkemelerin Yassıada'yı bile aratan sefaletini hep çalıştığım bu kurum ve onun gazetecileri ortaya çıkarmış.
ÜÇ: O dönemde haksızlıklara uğrayan, ezilen, hakları çiğnenen, hayatlarını kaybeden insanlara hep çalıştığım kurum ve onun gazetecileri sahip çıkmış.
DÖRT: İllegal dinlenmiş telefonlar ortalığa dökülünce, çıktığım televizyon canlı programlannda, köşemde açık ve net ifadeyle "Ben kanunsuz dinlenmiş telefonlar üzerinden görüş bildirmem" demişim.
Çalıştığım gazete de o tapeleri yayınlamamış.
Benimki böyle; şimdi gel bir de senin siciline bakalım arkadaş. O günlerde sen ne yapmışsın. Bugün Paralel diye çullandığın o çevrelerle, insanlarla el ele, kol kola bize her gün "Darbeci, Ergenekoncu, Balyozcu, şucu bucu" diye hakaret üstüne hakaret etmişsin, iftiralar atmışsın.
O da yetmemiş, bizleri de içeri attırmak için Türk basın tarihinin en şerefsiz kampanyasını başlatmışsın.
Şimdi de hiçbir nedamet duygusu olmadan, inanılmaz bir pişkinlikle bize "Paralelci" diyecek kadar alçalabiliyorsun...