Kabataş olayının görüntüleri herkesi hayrete düşürdü. Ertuğrul Özkök bugün bu konuyu yazdı.
Abone olHürriyet si yazarı bugün Kabataş olaylarını yazdı ama öyle böyle değil! "Kimin suratına tüküreceğiz" başlıklı yazısı oldukça sert!
O iddialar ortaya atıldığında yazdığı yazıyla bugünkü yazısına başlayan yazar, o gün, "Şehrin orta yerinde başı örtülü bir kardeşimizi gerçekten dövmüşse, suratına sizden önce ben, bizler tükürmezsek namerdim, namerdiz...” diye yazdığını hatırlatan yazar, Kanal D'de ortaya çıkan görüntülerden sonra "Ne yapacağız şimdi, kimin suratına tüküreceğiz?" diye sordu.
Özkök, bu yalanı ve iftirayı anlatanların da bir an önce ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi...
İşte Özkök'ün o yazısı...
O GÜN ŞUNLARI YAZMIŞTIM
4 Temmuz 2013 günü Gezi’ye katılanlara atılan iğrenç iftira ile ilgili şunu yazmıştım:
“Şehrin orta yerinde başı örtülü bir kardeşimizi gerçekten dövmüşse...
Yerlerde sürüklemişse, onurunu kırmışsa...
Ve o kadın gerçekten utancından ortaya çıkamıyorsa...
Sana sesleniyorum: Ey, bu ülkenin her şeye muktedir devleti.
O muktedir devletin 11 yıllık en muktedir yeni sahibi.
Sana sesleniyorum...
Sen ki, olmayan suçu yaratmaya muktedirsin. Sen ki yatak odalarımıza kadar burnunu sokacak kadar mahirsin. Sen ki gerçek ölülere, meçhul failler yaratacak kadar derin...
Meçhul ölülere ise aleni failler yaratacak kadar komplo üstadısın. Bul o başörtülü kadına o zulmü yapan güruhu.
O üstü çıplak, göğsü deri askılı olduğu söylenen, Cirque du Soleil kaçkını zalim soytarıyı...
Bul ve çıkar mahkemenin önüne, yargıla, mahkûm et.
Sonra geri çekil...
İşi bize bırak.
Gezi’ye katılan çocuklara bırak. Bak şurada yazıyorum...
Kuran’a el basıyorum. Eğer o kadını tekmeleyen, ayakları altına alan, onuruna el ve dil uzatan mahluk varsa...
Suratına sizden
önce ben, bizler tükürmezsek namerdim, namerdiz...”
NE OLACAK ŞİMDİ?
Tarih 13 Şubat 2014...
Aradan 7 ay geçti...
Ve Kanal D, o gün o yere ait görüntüleri yayınladı.
Ne bir taciz var. Ne üstü çıplak deri eldivenli Cirque du Soleil kaçkını...
Ne hamile kadına uzatılan bir el var.
Ne itişip kakışma var. Ne küfür...
Ne olacak şimdi?
BU İĞRENÇ İFTİRAYI ATANLARI BULUP SURATLARINA TÜKÜRMELİ
Ben söyleyeyim.
Ben, bizler, o gün bu pisliği yapan biri varsa onun suratına tükürmeye hazırdım, hazırdık.
Camide içki içtiler iftirası ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin en iğrenç iki yalanından biriydi.
En aşağılığı, en pespayesi, en tehlikeli provokasyonuydu.
Bu yalan, günlerce meydanlarda, mitinglerde, televizyonlarda bu ülkenin vatandaşlarına söylendi.
Allah göstermesin provokasyona gelen olabilirdi.
Kötü, çok kötü olaylar meydana gelebilirdi.
Şimdi soruyorum.
Bu iğrenç iftira, bu aşağılık provokasyonu yapanlara, dağıtanlara ne yapılacak?
Biz böyle bir şey olsaydı, onların yakasına yapışıp suratlarına tükürmeye hazırdık.
Şimdi sıra, bu ülkenin dürüst, adil, makul muhafazakârlarında. Vicdanlı Müslümanlarında...
Bu tükürük havada kalmamalı.
Onlar bu iftirayı atanları, yayanları bulup suratlarına tükürmeli...
Tükürmeli ki, bir daha böylesine iğrenç şeylere tevessül etmesinler.