Ertan Uygun'u uğurlarken
DYP'liydi Ertan Uygun.. Ama hiçbir zaman siyetçi değildi,
istemesine rağmen siyasetçi olamadı.
Rakipleriyle dosttu çünkü...
Hep dost kaldı dostlarıyla, kırmadı kırılmadı...
Celal Adan'la ters düştü birgün...
O gün lanet okudu siyasete...
Ağar'ı kırmamıştı, DYP'de "Abi" görevini yapıyordu. Mevki, makam,
koltuk umurunda değildi. Protokole tahammül edemezdi, Ağar'ın
yakınında oturması gerekirken, arkalarda bir yerlerde olmayı tercih
ederdi.
Burhan Felek Spor Salonu'ndaydık birgün...
İl Başkanı Ertan Uygun protokolü aşıp, uzakta bir yerde oturdu.
Uygun'un bu tavrını eleştiren bir yazı yazmıştım Tercüman'da.
Ertesi gün aradı:
-Sen bilmez misin beni, şimdiye dek oturmak isteseydim en kral
yerlerde otururdum bilmez misin. Sevmiyorum protokolü o gün de
içimden gelmedi oraya oturmak.
Hastaneye üç kez gittim... Ertan Abi'nin kızı Ebru Uygun ümidini
hiç yitirmemişti. Babasının dirayetli olduğunu söyledi her
defasında. Ama Ertan Abi, bayram sevincimizi kursağımızda bıraktı,
çekti gitti.
Nasıl üzüldüm bilemezsiniz...
Çok severdim kendisini...
Siyasetçilerin içinde bir tek O'na "Baba" demiştim...
Nasıl sevmişti bu "Baba" deyişimi...
"Oğlum" diye tanıştırırdı beni...
Allah rahmet eylesin...
Mekanı cennet olsun...