Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal, bir takım kurmanın ve kendi anlayışını sahaya yaymanın bir maçla yıkılmaması gerektiğini belirtti. İşte ayrıntılar...
Abone olErsun Yenal, "Ülke futbolunda birtakım eksiklikler yaşıyoruz. Türk futbolunda bugün bir Ersun Yanal, bir Ahmet, bir Mehmet sorunu yoktur. Sorun istikrarı devam ettirebilmektedir" dedi. 10. Uluslararası Spor Kongresi Antalya'nın Kemer İlçesi'nde düzenlendi. Mirage Park Resort Hotel'de düzenlenen kongreye Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal konuşmacı olarak katıldı. 'Türkiye'de sporun bir bilim dalı olarak gelişmesini ve tüm insanlara yayılarak daha da geliştirilmesini sağlamak' ana temasıyla düzenlenen kongrede yurtdışından 40 akademisyen de hazır bulundu. Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal, kongrede akademisyenler, beden eğitimi öğretmenleri ve üniversite öğrencilerinin sorularını cevapladı. Soyut kavramlar yerine bir takım somut kavramlarla uğraşmakla daha çok yarar sağlanacağını ifade eden Yanal, "Ben de sizin yüzünüze bakıp sen çok hastasın diyebilirim. Biz bir takım söylevlerin büyüsüne katılarak yanlışlar yapıyoruz. İnsanları tanıyıp anlayıp felsefelerini ve vizyonlarını bilerek konuşmanın çok daha mantıklı olacağı düşüncesindeyim. Şimdi siz bir takım ortaya çıkartıyorsunuz. Bu takımın oyuncuları ile oynatmak istediğiniz bir tarz benimsemeniz gerekiyor. Bunu ortaya koyarken de kafanızda olan bu tarza uyumlu oyuncular bulmak zorundasınız. Şunu çok net söylemek istiyorum ki, ülke futbolunda bir takım eksiklikler yaşıyoruz. Mevkisel olarak da yaşıyoruz. Milli takımdaki bütün oyuncuların arkasındayım. Çünkü bu takımın sorumlusuyum. Takımın bütün performansının sorumluluğu bana ait. Bir takım kurmak ve anlayışınızı sahaya yaymak bir maçla yıkılmamalıdır ve bir maçla yıkılmayacaktır. Bu oyuncular değerli birer oyunculardır. Başarılı oyunculardır. Diğer maçlarda da olağanüstü performansları vardır. Bir karşılaşma ile maç sonrası yorumlardan kaynaklanan söylevleri çıkartmak doğru değil. Biz kendi gerçeğimizi yaşayarak yorumlar yapmak zorundayız" dedi. Futbolun bugün geldiği noktanın çok tartışılır olduğunu ifade eden Ersun Yanal, "2002 Dünya Kupası'nda Brezilya'nın şampiyon olduğu Türkiye, Kore ve Japonya'nın sıralamada olduğu bir turnuva izledik. Daha sonra da 2004 Avrupa Şampiyonası'nda şampiyonluğa ulaşan bir Yunanistan örneğini izledik. Ancak baktığınızda Şampiyonlar Ligi ve UEFA daha farklı boyutlarda ele alınıyor. Onun için Milli takım maçları yorumlarında biraz anlayış farklılıkları doğmaya başladı. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Yunanistan oynadığı her maçta motivasyonunu en üst düzeyde tutarak ve rakiplerini oynatmamayı becererek galip geldi. Ancak şimdi bu sonuçları alamıyor. Bunun sürekliliği ve devamlılığı konusunda bir problem yaşıyor. Doğru olan ise takımın üstünlüğünü uzun süre kabul ettirebilecek ve bu süre içerisinde bir potansiyel yakalayabilecek, o potansiyeli de arttırarak devam ettirebilecek bir futbol anlayışının benimsenmesi ve kabul edilmesi taraftarıyım" diye konuştu. Futbolun bir takım oyunu olduğunu kaydeden Ersun Yanal, "Oynamak istenilen futbolda bir gökyüzü var, ama yıldızlar gökyüzü varsa vardır. Yani takım var. Takımda yıldızlar da var. Ama o yıldızlar takım içindir. Futbol bir takım oyunu ve o yıldızlar bu takım oyununa katkıda bulunmalı. Baktığınız zaman Galatasaray'ın UEFA şampiyonu olduğu dönemde bütün oyuncular Bülent'in dışında hücum oyuncularıydı ve bu oyun tarzı çok zevk veriyordu. Bu durum bizim milli takımımıza da yansıdı. Futbolu bir şov haline getirmeliyiz. Futbol, herkese zevk veren bir hale gelmeli. Türk futbolunda bugün bir Ersun Yanal, bir Ahmet, bir Mehmet olayı ile ilgili bir sorun yoktur. Sorun istikrarı devam ettirebilmektedir" ifadelerini kullandı.