BIST 9.448
DOLAR 34,42
EURO 36,38
ALTIN 2.832,58
HABER /  GÜNCEL

Ermeni Meselesi'nin iç yüzü!

Uzun yıllardan beri Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri olan "Ermeni Meslesi"ne ABD'li bir bilim adamı ışık tuttu. Yapılan araştırmalar, haklıyı haksızı ortaya koydu.

Abone ol

ABD'li tarihçi Prof. Dr. Justin McCarthy, ''Yüzlerce belge var Osmanlı'da. 'Yasayı uygulayın. Ermeni mülkünü ve canını koruyun' diye. Ama 'Ermenileri öldürün' diye bir belge yok. Ermeni belgelerine kıyasla Osmanlı belgeleri gerçek belgeler. Kim kimi kandırıyor'' dedi. CHP'nin davetlisi olarak konferanslar vermek için Türkiye'ye gelen Prof. Dr. Justin McCarthy, Marmara Üniversitesi'nin Sultanahmet'teki Rektörlük Binası'nda yaptığı ''Ermeni Sorununun Gerçek Yüzü'' başlıklı konuşmasında, Türklerle Ermeniler arasındaki sorunun propaganda tarihini anlatacağını söyledi. Prof. Dr. McCarthy, Osmanlı'da yaşayan Ermeni nüfusu konusunda Osmanlı'nın istatistikleri ile Ermenilerin açıkladıkları bilgiler arasında büyük farklar bulunduğunu ifade ederek, bu bilgilerin, Ermenilerin açıkladıkları rakamların ''düzmece'' olduğunu gösterdiğini kaydetti. Ermenilerin, ''Osmanlı'nın 1.5 milyon Ermeni'yi öldürdüğü'' yönündeki iddialarına da işaret eden Prof. Dr. McCarthy, ''1.5 milyon sayısı Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Ermeni sayısının toplamından bile fazla. Buna göre Ermenilerin 2 kez ölmesi gerekiyor'' dedi. Bu rakamların ''kasti yanıltmalar ve siyasi propaganda amacıyla söylenen yalanlar'' olduğunu dile getiren Prof. Dr. McCarthy, Osmanlı'nın 1. Dünya Savaşı sonrasında soykırım yaptığını ispatlamak için ortaya konan belgeleri de ''düzmece'' olarak nitelendirdi. Prof. Dr. McCarthy, ''Talat Paşa telgrafları diye bilinen belgelere'' işaret ederek, Talat Paşa'nın ''Ermenilerin öldürülmesini emrettiğine'' ilişkin hiçbir belgenin bulunmadığını söyledi. Talat Paşa dışında ''Naim Bey'' diye birinin varlığından da bahsedildiğini, ancak araştırmalarda ''Naim Bey'' diye birinin yaşadığının bile bulunamadığını anlatan Prof. Dr. McCarthy, ''Naim Bey de bence düzmece bir kişi. Bence yaşamıyordu'' diye konuştu. Prof. Dr. McCarthy, soykırım iddiaları konusunda yanlış nüfus bilgileri ve düzmece belgeler dışında imzada sahteciliğin de söz konusu olduğuna dikkati çekerek, ''Talat Paşa telgrafları hakkındaki Ermeni iddiaları yalandır. Artık onların 'Bunlar hakkında yalan söyledik' demesinin zamanı geldi'' dedi. 1. Dünya Savaşı sonunda bu konuda açılan davalara işaret eden Prof. Dr. McCarthy, ''Ermenilerin Trabzon, Harput ve Elazığ'da öldürülmesine ilişkin bilgiler doğruydu. Savaş zamanında böyle şeyler olur'' dedi. ''MAVİ KİTAP'' Prof. Dr. McCarthy, konuşmasında, Mavi Kitap'a ilişkin de bilgiler vererek, ''Mavi Kitap'ı İngiliz Propaganda Ofisi hazırladı. Bu, bir savaş propaganda kitabıdır. Ve kitap büyük bir yalanla başlıyor. Türkleri kötü göstermek istiyorlar. O, bir düşmanlık kitabıdır'' dedi. Kitapta kişilerin rumuzlarla verildiğini, aynı kişilerin üç ayrı kişi gibi sunulduğunu ifade eden Prof. Dr. McCarthy, kitapta kanıtların da uydurulduğunun görüldüğünü söyledi. Prof. Dr. McCarthy, kitapta ''Ermeni kadınların hepsinin tecavüze uğradığının'' iddia edildiğini de anlatarak, ''Bakıldığında tehcire tabi tutulan nüfusun yüzde 80'i hayatta kalmıştır. Evet öldürülen, tecavüz edilen kişiler vardır. Tek bir örnek bile bize burada soykırım olduğunu göstermez'' dedi. Ermeni milliyetçilerin tarihine göre o dönemde ihtilalci Ermenilerin eylemlerinden, Taşnak ve Hınçak ayaklanmalarından bahsedilmediğini de kaydeden Prof. Dr. McCarthy, ''Bir iç savaşta sadece öldürülen bir taraftan bahsederseniz, o zaman ortaya 'bir soykırım var' sonucu çıkar'' şeklinde konuştu. Prof. Dr. McCarthy, ''Osmanlı Ermenileri neden soykırıma tabi tuttu'' sorusuna Ermenilerin vereceği bir cevap bulunmadığını da dile getirerek, ''Buna cevap veremiyorlar. Türklerle Ermeniler 900 yıl barış içinde yaşamış'' dedi. ''Ermenilerin, 'sadık Osmanlı tebası' olarak nitelendirildiğini'' ifade eden Prof. Dr. McCarthy, ''Hakikaten sadık olsalardı niye ortadan kaldırılmak istensinler? Hem sadık, hem sadakatsiz olabilirler mi? Bunlar da uydurmaca'' diye konuştu. Yine Ermenilerin, soykırım iddialarına ilişkin ''Hıristiyan düşmanlığı ve Türklerin milliyetçi önyargılarını'' da öne sürdüklerini belirten Prof. Dr. McCarthy, Osmanlı'da Ermenilerin en üst yönetim kademelerinde görev aldıklarına işaret ederek, ''900 yıla yakın Türklerle Ermeniler birarada yaşadı. Bu kadar uzun süre bir nefretle yaşanabilir mi?'' dedi. Türkler tarafından öldürülen Ermenilerin varlığına da dikkati çeken Prof. Dr. McCarthy, bunların Taşnak partisi üyeleri ve liderleri olduğunu, Türklerin de zaman zaman yanlış yapabileceğini söyledi. Prof. Dr. McCarthy, tehcir konusuna da işaret ederek, ''Osmanlı, bu yaptığı işlem konusunda da haklıydı'' dedi. Osmanlı arşivlerine bakıldığında, Ermeni belgelerinin aksine bilgilerin ''tutarlı'' olduğunun görüleceğini anlatan Prof. Dr. McCarthy, ''Yüzlerce belge var Osmanlı'da. 'Yasayı uygulayın. Ermeni mülkünü ve canını koruyun' diye. Ama 'Ermenileri öldürün' diye bir belge yok. Ermeni belgelerine kıyasla Osmanlı belgeleri gerçek belgeler. Kim kimi kandırıyor'' diye konuştu. ''TÜRKİYE'NİN KORKACAK BİR ŞEYİ YOK. ARŞİVLERİNİZİ AÇIN" ABD'li tarihçi Prof. Dr. Justin McCarthy, Ermeni iddialarıyla ilgili olarak, ''Dünyada insanlar onlara inanıyor. Türkler neden gerçekleri anlatmakta bu kadar zorlanıyor? Dünyada hiç kimse bu konuda doğruları bilmiyor, tarihi bilmiyor'' dedi. CHP'nin davetlisi olarak konferanslar vermek için Türkiye'ye gelen Prof. Dr. Justin McCarthy, Marmara Üniversitesi'nin (MÜ) Sultanahmet'teki Rektörlük Binası'nda yaptığı ''Ermeni Sorununun Gerçek Yüzü'' başlıklı konuşmasında, Osmanlı arşivlerinin tüm araştırmacılara açık olduğunu, ancak Ermeni arşivlerinin kapalı olduğunu söyledi. Prof. Dr. McCarthy, Ermenilerin dünyayı ''Ermeni soykırımı'' yapıldığı konusunda ikna etmede başarılı olduklarına dikkati çekerek, ''Dünyada insanlar onlara inanıyor. Türkler neden gerçekleri anlatmakta bu kadar zorlanıyor? Dünyada hiç kimse bu konuda doğruları bilmiyor, tarihi bilmiyor'' dedi. Ermeni milliyetçi tarihçilerin arşivleri açmamalarının nedenini de dile getiren Prof. Dr. McCarthy, şunları söyledi: ''Biliyorlar ki başka belgeler ortaya çıkınca insanlar onlara inanmayacak. Tartışma ortamında kaybetmekten korkuyorlar. Siyasi olarak davalarına zarar geleceğini düşünüyorlar. Dünya bir gün gelecek yalancının kim olduğunu görecek. Sizin göreviniz belgeleri herkese açmak. Kesin inandığım bir şey var. Türklerin gerçekten korkacakları hiçbir şey yok.'' Prof. Dr. McCarthy, konuşmasında bazen Türkler, bazen Müslümanlar ifadesini kullanmasının nedeninin dinleyiciler tarafından sorulması üzerine, Osmanlı'da istatistiklerin ''Müslümanlar ve diğerleri'' şeklinde tutulduğunu, bu nedenle bu şekilde konuştuğunu anlattı. ''Teşkilatı Mahsusa''nın Ermenilere ilişkin eylemleri konusunun sorulması üzerine de Prof. Dr. McCarthy, bu teşkilat üyelerinin Doğu'da Osmanlı'ya karşı olanlarla gerilla savaşı yaptığını, Ermeniler'in de onların da öldürdüğünü, bunun da katliam olarak nitelendirilemeyeceğini söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in ''İngiliz hükümetinin 90 yıldır Mavi Kitap'ın yayınlanmasına izin verdiğini'' hatırlatması üzerine Prof. Dr. McCarthy, ''Artık bu kitap var. Ne yapabilirler? Bunun bir propaganda kitabı olduğunu itiraf edebilirler. Niye yapmıyorlar? Çünkü hükümetler hata yaptığını itiraf etmek istemez. Kitabın propaganda kitabı olduğunun açıklanmamasının nedeni; yeterince baskı altında olmamaları. Şu anda ilişkiler iyi. İngiliz hükümeti böyle bir açıklama yapabilir'' diye konuştu. ''DÜNYAYA ANLATMALISINIZ" ''Ermeniler bizimle masaya oturup geçmişi konuşmaya razı olmadıkça dünyaya kendimizi nasıl inandıracağız?'' sorusu üzerine de Prof. Dr. McCarthy, Türklerin 10-15 yıl önce Ermeni konusunu konuşmadığını ifade ederek, ''Türklerin önce kendi tarihlerini bilmesi ve anlaması önemli. Bu konuda çok iyi çalışan Türk tarihçiler var. Bunları dünyaya anlatmalısınız. Ben tarihçi olarak doğru olduğunu düşündüğümü söylüyorum. Ermeniler yüzyıldır dünyayı haklı oldukları konusunda inandırmaya çalışıyorlar. Gerçek eninde sonunda kazanacaktır. Mucize beklemeyin, ama umutsuz da olmayın. Türkiye'nin korkacak bir şeyi yok. Arşivlerinizi açın.'' Türkiye'de hükümet ve muhalefetin biraraya gelerek, ''Ermeni soykırımı'' konusunu tarihçilerin incelemesini istediğini de kaydeden Prof. Dr. McCarthy, ''Ermeniler buna razı olmuyor. Duyduğumda şaşırmadım. Siz de 'bunlar korkuyor' deyin'' dedi. MÜ Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem, konuşmasının ardından Prof. Dr. McCarthy'e bir plaket sundu. Prof. Dr. McCarthy'i dinleyenler arasında, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin de yer aldı.