Yaşadığımız yüzyılın önemli hastalıklarından biri olan meme kanseri, sadece bayanlarda görülmüyor....
Abone olRadyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Emine Akyazıcı, meme kanserinin her 100 kadına karşılık sadece 1 erkekte de meme kanseri görüldüğünü söyledi.
Türk Kızılayı Samsun Kadın Kolları Başkanlığının Gazi Sahnesi'nde düzenlediği bayanlarda görülen kanser türleri hakkında konuşmacı olarak katılan Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Emine Akyazıcı, meme kanseri hakkında bilgiler verdi. Akyazıcı, "Meme kanseri dünyada kadınlarda en sık görülen ve en sık ölümüne sebep olan kanser türüdür. Bunun için önlenmesi ve erken teşhis edilmesi çok önemlidir. Meme kanserine bağlı bazı risk faktörleri var. Cinsiyet olarak meme kanseri kadın cinsiyeti için büyük bir risk faktörüdür. Her 100 kadına karşılık sadece 1 erkekte meme kanseri görülebiliyor. Yaş arttıkça meme kanseri olma riskimiz daha çok artıyor. Her 8 kadından 1 tanesi meme kanserine yakalanıyor. Eğer adeti yaşına göre erken olursa, gebeliği 30 yaşın üstünde geç yaşlarda yaşarsa, 55 yaşın üstünde menopoza girersek, kısa süreli emzirirsek meme kanserine daha çok yakalanma riskimiz var. Annesinde ve kız kardeşinde meme kanseri olanlarda daha fazla görülüyor. Meme kanseri erken teşhis edildiğinde yüzde 90 oranında tedavi edilme şansına sahiptir" dedi.
Kadın kanserleri ile ilgili genel bilgiler veren Dr. Akyazıcı, "Kanser önlenebilir bir hastalıktır. Kanserin görülme sıklığı giderek artıyor. Kanser kalp hastalıklarından sonra en önemli ölüm nedenidir. Fakat bu hızla artmaya devam ederse gelecekte birinci ölüm nedeni olarak kanser karşımıza çıkacak. Kadınlarda en sık görülen kanserler meme kanseri, rahim ağzı kanseri, yumurtalık kanseri ve rahim kanseridir. Kanser insan vücudunu oluşturan hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Kanser tedavi edilmezse mutlaka ölümcül oluyor. Her gün dünyada 10 milyon kişi kanserden etkileniyor. Eğer kanser önlenemezse Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 2020 yılında 17 milyon, 2050 yılında ise her yıl 24 milyon insan kanserden etkileneceği tahmin ediyorlar" diye konuştu.
Kanserlerin en önemli nedeninin sigara olduğunun altını çizen Akyazıcı, "Kanser aynı zamanda aşırı alkol tüketimi, dengesiz beslenme, hareketsiz yaşam, çevre kirliliği, radyasyon ve şişmanlıkta en önemli nedenlerindendir. Kanserden egzersiz yaparak, sigara içmeyerek ve beslenmemize dikkat ederek büyük oranda önleyebiliyoruz. 1960 ve 1980 yılları arasında yapılmış çalışmalarda sigara tüketim hızı dünyanın nüfus artış hızından daha fazla ve yılda yüzde 2.1 oranında sigaranın artış tüketim hızı var. Sigarakansere bağlı ölümlerin yüzde 30'undan sorumludur. Akciğer kanserlerinin yüzde 85'i sigaraya bağlıdır. Bir çalışmaya göre pasif sigara içiminin de akciğer kanseri riskini yüzde 25 arttırdığı bulunmuştur. Günde 1 paket sigara için kişilerin içmeyenlere oranla 10 kat daha fazla akciğer kanserine yakalanma riski bulunmaktadır. Günde 5 sigaradan fazla içersek ölüm riskimiz artıyor. İçilen sigara miktarı arttıkça da ölüm riskimiz artıyor. Orta yaşlarda ölenlerin arasında sigara içenlerin sayısı içmeyenlere göre 2 kat daha fazladır. Kanserlerin yaklaşık yüzde 80-90'ı çevresel ve davranış faktörleri tarafından meydana gelir ve önlenebilme potansiyeli vardır. Kalıtım yoluyla kanser meydana gelme olasılığı çevresel faktörlere oranla çok daha azdır" şeklinde konuştu.