Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 28 Şubat soruşturması devam ederken, o döneme ait belgeler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Abone ol28 Şubat döneminde muhafazakar eğitim kurumları ve başörtülü öğrencilere yönelik başlatılan cadı avını doğrulayan belgeler ortaya çıktı.
Özellikle yurt, dershane ve okullarda inanılmaz baskı ve uygulamalara gidilmiş. Zaman gazetesi ulaştığı o belgeleri manşetine taşıdı. Öğrenciler yatakhanelerde başörtülü dolaştığı için yurtların kapatıldığı belirtilen haberde müfettişlerin okul koridoru, bahçe ve sınıflarda hafiye gibi dolaşıp başörtüsü raporları tuttğuna dikkat çekiliyor. İşte o haberden bir bölümle sizleri başbaşa bırakıyoruz:
Müfettiş, sınıfın ortasında 'peruk' kontrolü için bayan öğretmenin saçını çekti
28 Şubat'ta özel okul ve dershanelerde öğretmenlerin maruz kaldığı davranışlar 'bu kadar da olmaz' dedirtiyor. O dönem İstanbul'daki özel bir okulu teftişe gelen müfettiş, bir bayan öğretmenin dersine giriyor. Uzun süre izledikten sonra dışarı çıkmak için kalkıyor. Kapıya yönelirken bir anda öğretmenin saçını tutup çekiyor. Bu sırada canı yanan öğretmen çığlık atıyor. Müfettiş, pişkin pişkin "Sadece peruk mu diye kontrol ettim." diyor. Öğretmen, hıçkırıklarla ağlamaya başlıyor, daha sonra psikolojik sorunlar yaşadığı için öğretmenliği bırakıyor.
Erkek öğretmene 'Niçin başörtüsü taktın?' cezası
Milli Eğitim'in açtığı stajyer öğretmenlerin katıldığı kursa kolejden iki öğretmen katılıyor. Kursa takım elbiseleriyle devam eden öğretmenlerin ardından Milli Eğitim Teftiş Kurulu'ndan okullarına yazı geliyor. Sınava katılan 4 stajyer öğretmenin kılık kıyafete uymadıkları için ifadesi isteniyor. İsmi İbrahim Halil olan öğretmene "Niye başörtülü girdin?" diye soruyorlar. Öğretmen şaşırıyor. Öğretmenin isminin İ. Hilal diye yazıldığı ortaya çıkıyor.
Türkiye birincisine ÖSYM başkanından tehdit: Dershane öğretmenlerinin reklamını yapma yoksa seni 11. yaparım
1996 yılında imam hatip öğrencisi Selim Tuzci, ÖYS sonuçları kamuoyuna açıklanmadan önce ÖSYM başkanından telefon alıyor. ÖSYM başkanı, ilk 10'a girdiğini ve uçak biletinin hazır olduğunu, hemen Ankara'ya gelmesini söylüyor. Dershane hocaları da Tuzci'yle birlikte gidiyor. ÖSYM'nin koridorunda karşılaştıkları ÖSYM başkanı, Tuzci'yi kolundan tutup bir odaya götürürken, öğretmenleri binadan dışarı çıkartıyor. Tuzci'yi otele yerleştirip kimseyle görüştürmüyor. Başkan, Tuzci'ye şu şantajı yapıyor: "Bak oğlum. Sınavda ilk 10 arasına girdin. Bu dershanecilerle görüşmeyeceksin, onların bu başarıyı reklam etmesine izin vermeyeceksin. Söylediklerimi yapmazsan seni ilk 10 içinden alır, 11. yaparım." Sonuçlar açıklandıktan sonra Tuzci'nin Türkiye birincisi olduğu anlaşılıyor.