AKP kurmayları toplumsal kalkınmanın ve ekonomik gelişmenin temelinde işbirliği olduğunu düşünüyor. Kurmaylara göre seçimler öncesinde hasta bir Türkiye vardı.
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Ergün, ''Türkiye'nin problemlerini daha hızlı çözmesi isteniyorsa, 'armudun sapı üzümün çöpü' demeden, işbirliğini, güç birliğini artırmak mecburiyetindeyiz'' dedi. Ergün, AK Parti İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında,''Türkiye'nin 3 Kasım seçimleri öncesinde yoğun bakımda kalan bir hasta olduğunu, ancak AK Parti'nin iktidara gelmesiyle büyüyen, yaşayan ve iyileşen bir Türkiye oluştuğunu'' belirtti. İyileşme sürecinde birtakım sıkıntıların yaşandığını, yine de ilerlemenin sağlandığını kaydeden Ergün, Türkiye'nin sorunlarını çözen bir ülke konumuna geldiğini bildirdi. Şehirlerin 28 Mart tarihinden itibaren tablosunun değiştiğini ifade eden Ergün, kentlerde önceki yönetimlerin hiçbir şey yapmadığını söylemenin doğru olmadığını, ancak yapılan işin pahalıya mal edildiğini savunarak, ''Her ülkenin imaj şehirleri vardır. Bazı iller kendi özellikleriyle öne çıkarlar, Gaziantep de kendi iç dinamikleri olan bu illerden biridir'' diye konuştu. Son zamanlarda bazı muhalif çevrelerin, ''devlet'' kavramını haksız yere dejenere etmeye çalıştığını savunan Ergün, devlet ve millet kavramının başka yöne çekildiğini vurguladı. Bürokratlara ''Siz hükümetlerin değil, devletin görevlisisiniz'' denildiğini, bunun yanlış olduğunu belirten Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hükümetler yürütme organıdır. Kamu hizmetlerinin yürütülmesinde, hükümetler sorumludur. Hükümetin mahalli ve merkezi nitelikteki bürokratları, bu politikaların uygulanmasından sorumludurlar ve görevlidirler. Bu nedenle hükümet ve devlet ayrımına kulak verilmemesi gerekmektedir. Türkiye'nin lüzumsuz itiş-kakışlara, yanlış kafa karıştırmalara ihtiyacı yoktur. Bununla kaybedecek zamanı da yoktur. Bu nedenle hepimiz için işbirliği-güç birliği zamanıdır. Eğer Türkiye'nin problemlerini daha hızlı çözmesi isteniyorsa, şehirlerimizin problemlerini daha hızlı çözmesi isteniyorsa 'armudun sapı üzümün çöpü' demeden, işbirliğini-güç birliğini artırmak mecburiyetindeyiz.''