Sabah Gazetesi'nden Ergun Babahan'dan gazetecilik mesleğindeki 'ilk ustası'na övgü dolu satırlar. Babahan, Erdal Şafak'la aynı çatı altında yazmaktan onur duyuyor.
Abone olSabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan, gazetecilik mesleğinde 'ilk ustam' dediği Erdal Şafak'a övgüler yağdırdı. Babahan adlı yazısında 'ustası'na vefa örneği sergiledi:
- Türk basınının keşfedilmiş, ama hakkı çok geç verilmiş bir kalemidir. İzmir'de onunla birlikte başladığım gazetecilik serüvenini şimdi onun başyazar olduğu bir gazetede sürdürmek, benim için müthiş bir keyif kaynağı.
Onu 1984'te Yeni Asır'a genç bir gazeteci adayı olarak girdiğim sene tanıdım. Gazetenin iç, dış, ekonomi haberlerini bir karınca çalışkanlığıyla izliyor, Yeni Asır'ın o dönem yakaladığı inanılmaz başarıya büyük katkıda bulunuyordu.
Sabah erkenden geliyor, gecenin geç saatlerine kadar gazetede kalıyordu. Öğle yemeği bile yemezdi, hâlâ yemiyor.
Tıpkı bugün yaptığı gibi, sigarasını almak için çıkar Kordon'da bir tur atar yeniden gazeteye dönerdi.
Yazı işlerindeki ilk hocam o oldu. Spot çıkarmayı, başlık atmayı, detaylara dikkat etmeyi ondan öğrendim.
Çalışkan, dürüst, titiz bir gazeteci olarak bu mesleğe yıllarını verdi. Şimdi gazetemizin başyazarı.
Erdal Şafak'tan söz ediyorum.
Her gün birbirinden ilginç konular bulup gündeme getiren, dış politikayı bir diplomat ustalığıyla izleyen ve bu dönemde birbirinden ilginç portreleriyle Aktüel Pazar'a ayrı bir lezzet katan ustamdan.
Kendi çabasıyla öğrendiği mükemmel Fransızcası ile ülkemizin önde gelen Fransız liselerinden birinden mezun olduğunu düşündürür size.
Masasının üstü internetten alınmış yüzlerce sayfayla doludur. Her yazısının arkasında inanılmaz bir emek, inanılmaz bir araştırma vardır.
Türkiye'den alıp Fransa'da bir gazeteye koysanız, hiç yadırganmayacak bir kültür birikimi, çalışkanlığı vardır Erdal Ağabey'in.
Zaman zaman görüşlerimiz çatışır, ama ona saygımız sonsuzdur.
Pazar günleri yazdığı portrelerde müthiş bir üslup, müthiş bir araştırmacılık vardır. Tıpkı günlük yazıları gibi.
Türk basınının keşfedilmiş, ama hakkı çok geç verilmiş bir kalemidir.
İzmir'de onunla birlikte başladığım gazetecilik serüvenini şimdi onun başyazar olduğu bir gazetede sürdürmek, benim için müthiş bir keyif kaynağı.
Yeni Asır'da omuz omuza geçirdiğimiz günlerde büyük mücadelelerden geçtik, İzmir adına büyük kavgalar verdik. Ekibin önemli bölümünün İstanbul'a gittiği bir dönemde Yeni Asır bayrağını onun kaptanlığında daha da yükselttik.
Kaderin cilvesi, SABAH'ın ekibinin bir başka gazeteye göç ettiği 2002'den beri yine birlikte SABAH'ın bayrağını daha da yükseltme mücadelesi veriyoruz.
Erdal Ağabey, bilgeliği, çalışkanlığı, araştırmacılığı ile bu mücadelemize renk, kalite ve detay katıyor.
Hafta sonu ekleri
SABAH, 2005'te istikrarlı bir tirajı yakaladı. 9-10 kupona kadar düşen promosyon kampanyalarından etkilenmeden tercih edilen gazete olma özelliğini sürdürdü.
Hafta içi tirajındaki yükseliş cumartesi ve pazar satışlarına da yansıdı. Bunda Cumartesi SABAH ile Aktüel Pazar'ın katkısı çok büyük elbette.
Balçiçek Pamir ve arkadaşları her hafta büyük emek harcayarak size hafta sonunda keyifle okuyacağınız ekler hazırlıyorlar.
Hafta sonu eklerinin kalite ve farkı, okur kadar reklamveren tarafından da fark ediliyor. Ekten çok bağımsız bir dergi gibi özenle hazırlanan, tasarımından haber seçimine, köşe yazarlarından fotoğraflarına kadar, elden düşmeyecek bir ürün çıkıyor ortaya.
Balçiçek ve arkadaşlarının bu çabası, hafta sonu tirajımızda ciddi bir artış olarak dönünce hem onlar hem biz çok mutlu oluyoruz.
SABAH Ailesi, gerek Günaydın ile gerek hafta sonu gazeteleri ile rakiplerinden farkı ve üstünlüğüyle göze çarpıyor. Hepsinin ellerine sağlık.
Yazı: Ergun Babahan
Kaynak: