Parlamento'da basın toplantısı düzenleyen Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen, Koray Aydın'ın bakanlığına yönelik ileri sürdüğü iddialara yanıt verdi.
Abone olBayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, ''Bakanlığının tertemiz, pırıl pırıl olduğunu, yolsuzluk ve rüşvetin bulunmadığını'' belirterek, geçmiş dönemlerde yapılan ihalelerle ilgili olarak 146 trilyon liranın devletin kasasına girdiğini söyledi. Parlamento'da basın toplantısı düzenleyen Ergezen, Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın'ın dün akşam TBMM Genel Kurulu'nda kendisiyle ilgili soruşturma komisyonu raporu üzerinde konuşurken bakanlığına yönelik ileri sürdüğü iddialara yanıt verdi. Ergezen, savunma hakkının kutsal olduğunu, ancak Aydın'ın rapordaki tespitleri ve kendisine yönelik suçlamalara yanıt vermek yerine, panik havası içinde bakanlığını suçladığını ifade etti. Aydın'ın, Gölcük deprem konutlarıyla ilgili iddiasına yanıt veren Ergezen, kendilerinden önceki hükümetin Gölcük'teki inşaata yüzde 252 keşif artışı verdiğini, oysa yasaya göre yüzde 30'un üstendeki keşif artışlarının temel, tünel, tabii afet gerektirdiğini söyledi. ''Bunların verdiği keşif artışı ne temelden ne tünelden kaynaklanıyor. İhale edildikten sonra afet de olmamış'' diyen Ergezen, göreve geldikten sonra ''ihalesiz ihalelerin üstüne gideceği'' açıklamasının ardından bu konuda şikayetlerin ardı arkasının kesilmediğini anlattı. Müteahhitlerin kendisine gelip (yanlış olanları iptal edin ya da bize de keşif artışı verin) dediğini aktaran Ergezen, teknik heyetler oluşturarak bunları incelediklerini ve kanuna aykırı olanlardan henüz başlanmayanları iptal ettiklerini söyledi. Bunlardan birinin de Gölcük inşaatı olduğunu, yüzde 91 keşif artışını iptal ettiklerini belirten Ergezen, bunun karşılığının 12.8 trilyon lira olduğunu bildirdi. Ergezen, Gölcük inşatıyla ilgili gelişmeleri şöyle anlatı: ''Gölcük'te iş yapılıyor, Şile'ye asfalt dökülüyor. Şile'de dökülen sıcak asfalt, Gölcük'te keşif artışı oluyor. Normal kavşak düzenlemeleri, iş ihale edildikten sonra köprüye dönüştürülüyor. Biz Gölcük'te 24 trilyon liralık imalatı iptal ettik. Bunun 12.8 trilyonu keşif artışı, 6.2 trilyonu ise tenzilatların yükselmesinden dolayıdır. Böyle bir onaya imza koymaktan kendimi mutlu hisediyorum, iftihar ediyorum. Bizden önceki hükümetin koyduğu usul ve esasları devam ettirseydik, 24.5 trilyon lira fazladan müteahhite para ödemiş olacaktık.'' ''AYNI İŞE 2 KEŞİF ARTIŞI VERMİŞLER'' Ergezen, Akşehir-Yalvaç projesine de değinerek, kendilerinden önceki hükümetin yüzde 494 keşif artışı verdiğini, bunun yüzde 337'sini iptal ettiklerini, başlatılan imalatın ise durdurulamadığını söyledi. Afyon Çevre Yolu'na ilişkin iddialara işaret eden Ergezen, aynı iş için Abdülkadir Akcan ve Koray Aydın döneminde 2 keşif artışı verildiğini, bunlardan yüzde 187 keşif artışı içerenin iptal edildiğini, yüzde 230'unun ise başladığı için iptal edilmediğini bildirdi. Kendisinden önceki bakanların verdiği keşif artışının iptal edilmesine onay verdiğini dile getiren Ergezen, şöyle konuştu: ''Bu şekilde yaptığımız icraatlar sonucunda iptal edilen keşif artışlarının tutarı 177 trilyon liradır. Bunlar için yeniden ihale yapılıyor. Bunlar daha devam edecek. Bitmiyor ki, ardı arkası kesilmiyor. Hepsini inceliyoruz. Karadeniz Sahil Yolu dahil iptal edilen keşif artışları ve iptal edilmesi mümkün olmayan projelerde yüzde 30-35 tenzilatı yükselttiğimiz için 146 trilyon lira devletin kasasına para girmiştir. 146 trilyon lira devletin kasasına para girmiştir, 177 trilyonluk da iş iptal edilmiştir.'' Ergezen, müteahhitlerin tenzilatlarını yükseltilmesinde hiçbir sorunla karşılaşmadıklarını, kendilerini mahkemeye veren 2 kişinin ise davayı kaybettiğini bildirdi. Ergezen, ''Burada çok ince bir siyaset izlenmiştir, başarı sağlanmıştır. Devletin kayıpları önlenmiş, ihalesiz ihaleler önlenmiş, müteahhitlerle mahkemelik olmadan işlerimizin önü açılmıştır'' dedi. Kamu İhale Yasası'nın verdiği imkanla acil iş olarak görülen Bingöl, Doğubeyazıt ve Erzurum deprem konutları için davetiye usulüne başvurulduğunu belirten Ergezen, ''Söylenenin aksine her iş başına 3 firma çağrılmadı. Yağma Hasan'ın böreği değil. Her iş için en az 10 firma davet edildi. 101 firma çağrılmıştır. Bu işler başarıyla yapılmıştır'' diye konuştu. Ergezen, İstanbul'da Milli Eğitim Bakanlığı'na ait okullarla ilgili ihalelerin bakanlığıyla ilgisi olmadığını, iş sahibinin Valilik olduğunu söyledi. Ergezen, Eskişehir Bayındırlık İl Müdürü'nün oğlunun ticaretle uğraştığı ve bazı müteahhitlerle ilişkisi olduğunu iddialarının araştırıldığını belirterek, ''Ayaküstü iddialar var, hiçbir resmi belge, bilgi yok. Herkes birbirini suçluyor. Dün Aydın da bizi suçladı'' dedi. ''BAKANLIKLAR ÖZEL ŞİRKETLERİN CİRİT ATTIĞI YER DEĞİL'' Genel Kurul'da dün akşam iddialara yanıt vermek üzere söz istediğini ancak İçtüzük gereği böyle bir hakkı olmadığı için konuşamadığını anlatan Ergezen, şunları kaydetti: ''Bakanlığımız tertemiz, pırıl pırıl. Hiçbir yolsuzluk yok, rüşvet yok, tertemiz. Bu milletin bir tek kuruşunun zayi olmaması için gece gündüz çırpınıyoruz. Geçmiş ihalelerden 146 trilyon lira devletin kasasına girmiştir. Bu çalışmalar devam ediyor. Bir sürü yanlışlıklarla dolu olduğunu da görüyoruz.'' Kendi döneminde keşif artışının kanuna uygun olması halinde verildiğini anlatan Ergezen, kanunların doğru uygulanmasının önemine işaret etti. Ergezen, ''Kanunları lastik gibi çekerek, istismar ederek, 1-2 maddesini çalıştırıp diğerlerini rafa kaldırarak ülke yönetmek, geçmiş hükümetlerin başına gelenlerin kendi başına gelebileceğini bilincinde olmak lazım. Şirketlerin menfaatlerini değil, 70 milyonun menfaatini gözetmek lazım. Bayındırlık veya diğer bakanlıklar, özel şirketlerin cirit attığı alanlar değil, kamuoyunun menfaatinin hakim olduğu alanlar olmalıdır. Biz bunu oturtmaya çalışıyoruz'' diye konuştu.