Birinci Ergenekon davasında, '1 Numara' sorusu yeniden gündeme geldi...
Abone olAvukat Vural Ergül, "1 Numara" ile ilgili somut hiçbir gelişmenin dosyaya konulmadığını belirterek,Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'ndan sorulup, çalışmaların istenmesini talep etti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 25'i tutuklu 108 sanıklı Birinci Ergenekon Davası'nın 205. duruşmasının görülmesine devam ediliyor.
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin içinde bulunan duruşma salonunda yapılan duruşmaya, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ile Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 22 tutuklu sanık katıldı.
"1 NUMARA NE OLDU?"
Davanın tutuklu sanığı Sevgi Erenerol'un avukatı Vural Ergül, mahkemeye sunduğu dilekçede, Ergenekon soruşturmasını yürüten özel yetkili savcılıktan iddia edilen örgütün tepe yöneticisi konumunda bulunan "1 numara"ya ilişkin yapılmış tüm işlemleri içeren dosyanın mahkemeye gönderilmesini talep etti.
Avukat Ergül'ün dilekçesinde, "Savcılık tarafından hazırlanan güya Ergenekon şemasında örgütün tepe yöneticisinin 1 numara olduğu belirlenmiş ancak bugüne kadar kamuoyunda ki tartışmalarda çok farklı isimler telaffuz edilmiş ise de 1 numara ile ilgili somut hiçbir gelişme ilerleme dosya içeriğinde ortaya konulamamıştır" denildi. Dilekçeye şöyle devam edildi:
"Savcılık tarafından hazırlanan güya Ergenekon şemasında doğrudan 1 numaraya bağlı örgüt üyelerinin dahi varlığı tespit edilmiş ancak hala kendisine ulaşılamadığı gibi kim olduğu dahi tespit edilememiştir. Güya Ergenekon örgütü tepe yöneticisi 1 numara ile ilgili olarak uzunca süredir sessiz kalan ve hiçbir çalışma gerçekleştirmeyen İstanbul Özel Yetkili Savcılığa müzekkere yazılarak, güya Ergenekon örgütünün 1 numarasının kim olduğunu tespit çalışmalarından vazgeçilip geçilmediğini, vazgeçilmedi ise en son yapılan işlem ile birlikte 1 numaraya dair yapılmış tüm işlemleri de gösterir mevcut dosya içeriğinin mahkemenize gönderilmesine karar verilmesini talep ederim."
"DANIŞTAY SALDIRISINDAN 2-3 GÜN ÖNCE SİLAHLARI VERDİM"
Duruşmada Danıştay saldırısı tetikçisi Alparslan Arslan'a saldırıda kullanılan silahı temin ettiği iddia edilen sanıklardan Kenan Özay'ın savunması alındı. Tutuksuz sanık Kenan Özay, Danıştay saldırısından iki gün önce Eminönü Mercan Yokuşu'nda glock marka iki tabancayı, adını hatırlamadığı bir kişiden aldığını söyledi. Özay, bu silahların daha sonra sanıklardan Aykut Mete Şükre tarafından Alparslan Arslan'a ulaştırıldığını belirtti.
Alparslan Arslan ile aynı mahallede oturduklarını ancak kendisini kesinlikle tanımadığını ifade eden Özay, "Aykut Mete Şükre, bir avukat tanıdığı için, Selçuk Özkan'a silah lazım olduğunu söylemiş, o da bana söyledi. Ben Selçuk'a 'avukatmış, kanuni yollardan ruhsatlı silah alabilir, neden ruhsatsız silah istiyor' diye sordum. Bana Silah isteyen avukatın, yakın zamanda avukatı öldürülen Sedat Şahin'in avukatlığını üstlendiğini, yanında gezdireceği korumalar için silah istediğini' söyledi. Ben de tanesi 2 bin 700 liradan iki glock marka tabancayı adını bilmediğim ancak 'Dayı' diye hitap ettiğim şahıstan alarak Selçuk'a verdim. O da silahları Aykut'a vermiş. Bu olay Danıştay saldırısının gerçekleştiği 16 Mayıs 2006 tarihinden 2-3 gün önce oldu" şeklinde konuştu.
SANIK İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ?
Özay'ın savunmasının tamamlanmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in daha önce verdiği ifadelerdeki çelişkilerin hatırlatılması üzerine, "Emniyette alınan ifademde bana silahı kimden aldığımı yönünde bir isim vermem konusunda baskı yapıldı. Ben de Erkan Ayyıldız'ın adını verdim. Erkan silah tamircisiydi. Aramızda borç alacak yüzünden bir kırgınlık vardı. O sıralarda ortalarda olmadığı için onun adını verdim. Ancak o ifademi kabul etmiyorum. Şu an verdiğim ifade doğrudur" diye konuştu.
REDDİ HAKİM TALEBİ
Bu arada davanın Cumhuriyet Gazetesi'ne molotof atılması olayına ilişkin tutuklu sanıklarından Bedirhan Şinal, söz alarak reddi hakim talebinde bulunmak istediğini belirterek hazırladığı dilekçeyi Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese'ye sundu. Şinal, talebinin gerekçesini sözlü olarak beyan edeceğini söyledi. Başkan Özese, talebinin gerekçesini de yazılı olarak vermesi gerektiği belirtti. Şinal, duruşma devam ederken talebinin gerekçelerini de yazarak mahkemeye sundu.