Ergenekon davasına bakan 8 eski hakim ve savcının, 'suç uydurma ve görevi kötüye kullanma' suçlarından yargılandığı davaya devam edildi.
Abone olFetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) kumpas davalarından 'Ergenekon'a bakan 8 eski hakim ve savcının, 'suç uydurma ve görevi kötüye kullanma' suçlarından yargılandığı davaya devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesince, Yargıtay Konferans Salonunda görülen duruşmaya, FETÖ üyeliğinden tutuklu bulunan eski hakimler Hüsnü Çalmuk, Fatih Mehmet Uslu, Hasan Hüseyin Özese ve eski savcı Mehmet Ali Pekgüzel, tutuksuz sanık eski hakim Ercan Fırat, avukatlar ile bazı mağdurlar katıldı.
Duruşmaya, dün savunmasına başlayan sanık Ercan Fırat'ın savunmasıyla devam edildi. Fırat'ın savunmasını tamamlamasının ardından salonda bulunan müştekilere ve müşteki avukatlarına söz verildi.
Müşteki avukatlarından Zeynep Küçük, bazı FETÖ sanıklarının yurt dışına kaçmaya çalıştıklarını, tutuksuz sanık Ercan Fırat'ın kaçma şüphesi bulunduğunu söyledi. Avukat Küçük, bu nedenle Fırat'ın tutuklanmasını talep etti.
Salondaki müştekiler de sanık Fırat'a, "İddianameyi okudunuz mu? Kaç sayfaydı?", "Nutuk'u neden suç delili yaptınız?", "Teröristbaşı Şemdin Sakık'ı nasıl tanık yaptınız?", "FETÖ sizce terör örgütü mü?" gibi sorular yöneltti.
İddianameyi okuduğunu ancak kaç sayfa olduğunu hatırlamadığını, Nutuk'un suç delili sayılmasının mümkün olmayacağını söyleyen Fırat, Şemdin Sakık'ın tanık olarak dinlenmesiyle ilgili de 'yargılamalarda tanıkların kişiliklerine bakılmayacağını' belirtti.
Sanık Fırat, "FETÖ sizce terör örgütü mü?" sorusunun ise yargılamayla ilgisinin bulunmadığını öne sürdü.
Fırat'ın savunmasını tamamlamasının ardından Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, Ankara dışından duruşma için gelen mağdurların talebi üzerine bu kişilere söz vererek, şikayetlerini dinledi.
Mağdurların beyanları
Ergenekon davasında 6 yıl 9 ay tutuklu kalan Mehmet Demirtaş, tüm sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, "Bu davanın özü Zekeriya Öz'dü. Bu davanın sanıklarından da ikisi firari. Çok akıllı olanlar kaçtı zaten. Ben sıradan bir iş adamıydım, kendi halimde ticari hayatım vardı. Şimdi otobüs şoförlüğü yapıyorum. Malımız gitti, canımız gitti, ağabeyim süreçte intihar etti ama memleketin bunlar yüzünden kaybettikleri yanında benim kaybettiklerim feda olsun" diye konuştu.
"Fetullah Gülen denen şaklabanın ağzına göre hareket ettiniz"
Davanın mağdurlarından Ergenekon sanığı Erol Ölmez de sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, davaya katılma talebinde bulundu.
Ölmez, ilkokul mezunu olduğunu, maddi durumu yerinde olmadığı için Kuvayı Milliye Derneğinde iş bulduğunu ve burada barındığını anlattı.
Ergenekon davasında 'terör örgütü üyesi ve tetikçi' olmakla suçlandığını belirten Ölmez, sanıklara, "Fetullah Gülen denen şaklabanın ağzına göre hareket ettiniz. Biz ne yaptık, suçumuz neydi? Sizin asıl derdiniz biz değildik. Devletin komutanlarını, hocalarını, devletini ve milletini sevenleri aldınız, bizi de arada tetikçi diye dosyaya dahil ettiniz. Asıl operasyonu bizden sonra Recep Tayyip Erdoğan'a yapacaktınız. Şimdi bari biraz cesur olun. Söyleyin, korkmayın, o Pensilvanya'daki şaklaban bize bunları yaptırdı deyin" şeklinde konuştu.
"Kuddusi Okkır'a koğuşta baktım, öldü ölecekti"
Erol Ölmez, tutuklu bulunduğu süre içinde "Ergenekon terör örgütünün kasası" denilen Kuddusi Okkır ile aynı koğuşta kaldığını belirterek, şunları anlattı:
"Adam hastaydı, öldü ölecekti. Belediyenin cenazesini kaldırdığı, bu 'kasa' dedikleri adama bakmaya başladım. O sırada Zekeriya Öz beni çağırdı. Kuddusi Okkır'ı anlattım, ölmek üzere olduğunu söyledim. 'Devletin hastanesi, doktorları var, bakarlar' dedi. Bana, 'Seni tanık koruma programına alacağız, cezaevine geri dönmezsin' diyerek, çekmecesinden çıkardığı Veli Küçük ve Muzaffer Tekin ile ilgili hazırlanmış bir ifadeyi imzalatmak istedi. Kabul etmedim. Kabul etmeyince sert yaptı. Cezaevine geri gönderdi. Birkaç gün sonra Kuddusi Okkır'ı bizim koğuştan götürdüler. İki gün sonra vefat ettiği haberi geldi."
Mahkeme Başkanı Haydar Metiner'in, "Kuddusi Okkır, son günlerinde sana bir şey söyledi mi, ailesine bir mesaj vermeni istedi mi?" sorusu üzerine Erol Ölmez, "Hep niye suçlandığını bilmediğini anlatıyordu. Kaldığımız günler boyunca, 'Sana İngilizce öğreteyim, bol bol kitap oku' derdi" şeklinde konuştu.
Ergenekon davası sanıklarından Erdal Şahin de 'terör örgütü üyesi ve tetikçi' olmak suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası aldığını, İbrahim Şahin'in yeğeni olması nedeniyle dosyaya dahil edildiğini söyledi. Şahin de sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, davaya katılma talebinde bulundu.
Diğer mağdurlar da sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek, davaya katılmayı talep etti.
Sanıklar ise Ergenekon davasının devam etmesi nedeniyle mağdurların suçtan zarar görmesinin söz konusu olmadığını ileri sürerek, katılma taleplerinin reddine karar verilmesini istedi.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, dinlenen mağdurların suçtan zarar görme ihtimalleri bulunduğundan katılma taleplerinin kabulüne karar verdi.