Başbakan Erdoğan grup toplantısında medyaya ve muhalefete yüklendi. İşte Erdoğan'ın konuşması...
Abone olBaşbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, başkalarına kara çalarak kimsenin kendisini aklayamayacağını ifade ederek muhalefete gözdağı verdi. Erdoğan,"Bunlar da öncekilerin uğradığı akıbete uğrayarak siyasi mefta haline gelecekler" dedi.
Başbakan Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hafta sonu Kızılcahamam'da AK Parti 6. milletvekilleri istişare toplantısını yaptıklarını hatırlatarak toplantının verimli ve olgunluk içinde geçtiğini söyledi. Türkiye'deki bazı çevrelerin, beklediklerini bulamamanın hüznü içinde olduklarını ifade eden Erdoğan, bunun, bir yerde AK Parti'yi tanımamanın ve anlamamanın da bir neticesi olduğuna işaret etti. Bu çevrelerin siyasetin işleyişinde iktidarın yürüyüşüne kenardan göz ucuyla baktıklarını belirten Erdoğan, "Zaman zaman kasıt da görüyoruz. Zaman zaman siyaseti ne kadar bildiklerini uygulamada anlama fırsatı yakalıyoruz. Teori sadece kuru kuruya köşelerde yazı yazmakla olmuyor. Yaşamakla oluyor. Siyaset bir yerde damdan düşenlerin işi. Bunu yaşamadıysanız siyasetin de hakkını vermekte zorlanırsınız. Kızılcahamam çalışmamızın neticesindeki yorumlara baktığımızda bunu görüyoruz. Birisi diyor ki bir kişi konuşabildi. Bir tanesi çıkıyor hiç kimse konuşmadı diyor.
Sadece benim katıldığım oturumlarda söz alanların sayısı 81. Abdullah beyin katıldığı oturumlarda söz alan milletvekillerinin sayısı 27. 108 arkadaşımız söz alıp konuşmuş. Ben 81 arkadaşımın ifadelerine tek tek cevap verdim. Abdullah Bey 10-15 kadarına cevap verdi" diye konuştu.
Toplantılarda, ifade edildiği gibi anti-demokratik uygulamalar şeklinde bir havanın olmadığının bir kez daha ortaya çıktığını ifade eden Erdoğan, bu sürecin böyle devam edeceğini kaydetti. İktidarın son 2 yılına girdikleri bu süreçte muhalefetin içine düştüğü zafiyetin ortaya çıktığını anlatan Erdoğan, söz konusu olanın sadece parlamento içi muhalefet olmadığını bildirdi.
Erdoğan, siyasi partilerden sivil toplum örgütlerine, medyaya kadar hepsinin, bu muhalefetin içinde olduğunu vurguladı. AK Parti iktidarıyla Türkiye'de artık yan gelip yatarak para kazanma, çıkar sağlama döneminin bittiğini dile getiren Erdoğan, bunu hazmedemeyen çevrelerin, AK Parti iktidarının bu yürüyüşünü milletin iktidarı olarak göremeyenlerin hazımsızlık içinde olduklarını söyledi.
"MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR"
Başbakan Erdoğan, "Onlar ne kadar bu işi hazmedemeseler de millet AK Parti ile beraber bu onurlu yürüyüşünü sürdürmektedir. Bunlar dönüp dönüp aynı nakaratı okuyorlar. Daha çok okuyacaklar. Biz de yolumuza emin adımlarla yürüyeceğiz. Biz hizmetteyiz, onlar lafta. Farkımız bu. Sizin heybenizde başka birşey yok mu? Varsa çıkarın da millet görsün. Veya bize bir tavsiyede bulunun, şu ilde şöyle bir ihtiyaç var deyin. Biz bunu bilelim. Bugüne kadar böyle bir şeyle bize gelmediler. Ya da şöyle birşey yapmıştık, yarım kaldı.
Bunun tamamlayın deyin. Bu yok. Nerde bir hizmet varsa bu hizmetin önünü nasıl keseriz, gayeleri bu. Meyve veren ağaç taşlanır. Ortada bir eser var. Bu eseri bunların hazmetmesi mümkün değil. Karalayarak, çamur atarak siyaset yapma bunların işidir. Ama bunun devri geçmiştir Türkiye'de. Kendilerine tavsiye ediyorum. Kamuoyu araştırması yapsınlar, kendilerine çeki düzen versinler. Ülkemizin kalkınmasına katkıları olsun. Tam tersi süreci olumsuz etkiliyorlar. Biz daha hızlı yürümek istiyoruz. Parametreler ortada. Bunların hiçbirisi bizim gücümüzde bir zafiyet meydana getirmiyor.
Bizim aşkımızı, sevdamızı daha da artırıyor. Bizim milletimize, vatanımıza vaadimiz var. Bu vaat yerine gelecek ve bunlar da öncekilerin uğradığı akıbete uğrayarak siyasi mefta haline gelecekler. Başkalarına kara çalarak kendinizi aklamanız mümkün değil. Sadece müfteri olduğunuzu gösterirsiniz o kadar.
Ülkeye anahtar deliğinden bakmaktadırlar. Ne kadar bakıyorlarsa o kadar görüyorlar. Biz ülkemize en geniş açıdan bakmak suretiyle nerde bir sıkıntı var bunun gidermenin gayreti içindeyiz" açıklamasında bulundu.
Başbakan Erdoğan, 3 tane kırmızı çizgilerinin bulunduğunu ifade ederek bunlardan birinin bölgesel milliyetçiliğin ortadan kaldırılması olduğunu hatırlattı.
Bölgesel milliyetçiliği ortadan kaldıracaklarını dile getiren Erdoğan, geçmiş iktidarların bugüne kadar ülkenin belli bölgelerini gördüklerini, Türkiye'nin Doğu Karadeniz'e, Doğu'suna, Güneydoğusu'na gerekli yatırımları yapmadıklarını, bu bölgelerin ihmal edildiğini anlattı. Teşviklerin verildiğini, takip edilmediğini kaydeden Erdoğan, paraları alanların gidip batıda yatırım yaptıklarını söyledi.
Erdoğan, 49 ilde teşvik uyguladıklarını ifade ederek, hedeflerinin, ülkenin geri kalmış illerini kalkındırmak olduğunu söyledi. Erdoğan, "Yatırımlar adeta başlamış, kalmıştı. Bunları süratle bitiriyoruz. Türkiye şu anda bir şantiye halinde. Köydes'i başlattık. Yolu olmayan, suyu olmayan bir tek köy kalmasın istiyoruz. Yol medeniyettir, su medeniyettir. Bunu başaracağız. Halkımız zaten ayağına giden hizmeti görüyor. Biz Türkiye ile büyüyoruz. Türkiye'ye anahtar deliğinden bakanlar erimeye devam ediyor, buharlaşıyor, geniş açıdan bakanlar halkıyla beraber büyüyor" dedi.
Uluslararası kredi kuruluşlarının, daha önce kendi söylediklerini şimdi açıklamaya başladıklarını anlatan Erdoğan, hedeflerinin 10 bin dolar milli geliri yakalamak olduğunu söylediklerini hatırlatarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında Türk ekonomisinin en büyük 10 ekonominin içinde olacağını ifade etti.
Erdoğan, "Onlar varsın ebedi muhalefete yeminli olsunlar. Beyazın siyah olduğuna halkımızı inandırmaya çalışsınlar. Varsın eski günlerini özlemeye devam etsinler. a.
"MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR"
Türkiye istikametini bulmuştur. Ebedi muhalefete yeminli olanlar ebedi muhalefete mahkum kalacaklardır" değerlendirmesini yaptı.
"HUZURUNA ÇIKACAĞINIZ HALKA NE SÖYLEYECEKSİNİZ?"
AK Parti'nin Kızılcahamam Kampı'yla ilgili yazılıp çizilenlerin çok enteresan olduğunu söyleyen Erdoğan, bunları okuduğunda hayrete düştüğünü ifade etti. Bunun nasıl bir gazetecilik anlayışı olduğunu anlamakta zorluk çektiğini kaydeden Erdoğan, bu işin böyle yapılmaması gerektiğini dile getirdi. Kızılcahamam'da bu konuda sorumlu olan partililerin gazetecilerin sorularını cevapladıklarını, kendisinin de açılış ve kapanış konuşmalarında gerekli açıklamaları yaptığını anlatan Erdoğan şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bir bakıyorsunuz bir başlık. AK Parti bölündü, parçalandı. Bir başkasında bakıyorsunuz, Kızılcahamam'dan bütünlük çıktı. Bu kadar tezat olmaz ki. Birisinden bütünlük çıkıyor, birisi parçalanıyor. Nasıl bakarsanız öyle görürsünüz anlayışı var ya, bunu gösteriyor. Bunlar hep niyet okuyucu oldukları için bunlara başka türlü bakışımız olamaz. Bu niyet okumayı da doğru yapamıyorlar. Teknolojileri fazla gelişmemiş. Medyaya soruyorum, siyasete soruyorum, sivil toplum kuruluşlarına soruyorum. Türkiye'nin milli geliri göreve geldiğimizde neredeydi, bugün nerede? İkiye katlandı mı katlanmadı mı? 180 milyar dolardan 2005 sonu itibariyle 350 milyar dolara çıktı mı çıkmadı mı? Bunu başarmak bir ülkenin büyümesi, kalkınması değil mi? Kişi başına milli gelirin 2 bin 500 dolardan 5 bin dolara çıkması değil mi?
Türkiye'nin imkan ve kaynaklarının ikiye katlanmasına sevinemiyorsanız, huzuruna çıkacağınız halka söyleyecek neyiniz var? Seviniyorsanız söyleyin biz de bundan onur duyalım. Muhalefetseniz beyaza siyah demeyi meslek haline getirdiğinizi söyleyin. Türkiye'nin kazancından sizin nasıl bir kaybınız var. Türkiye kazanıyorsa 73 milyon vatan evladının hepsi kazanıyor.
AK Parti iktidarında Türk parası kaybettiği itibarına kavuşmuş mudur kavuşmamış mıdır? Türk parasının üzerine koydukları yükler vardı ya, dünyada en değersiz banknot haline bizim paramızı bizden önceki iktidarlar getirmedi mi? Bu sıfırları paramızdan kazıyıp atan bu iktidar değil mi? Sıfırları atamazlar diyenler vardı. 15 ay geçti. Bol sıfırlı paralar tarihe karıştı. Şimdi artık Yeni Türk Lirası'nın adının yeniden Türk Lirası olacağı günlere gidiyoruz. 9 ay sonra YTL demeyeceğiz, TL diyeceğiz.
Ama dikkat edin onların yüzünde bir kızarma, mahcubiyet var mı? Demek ki olabiliyormuş dediler mi? Hayır. Uluslararası toplantılarda, özellikle ekonomiyle ilgili olan toplantılarda gerek bana gerek arkadaşlarıma bu nasıl oldu diyorlar. Bunlar bu ülkeyi böyle başarılara yıllar yılı hasret bıraktılar. Onun için başka telden çalmaya devam ediyorlar. Gözlerinizi kapatarak sadece kendinize gece yaparsınız. Gerçekler gün gibi ortada duruyor. Aldanan, aldattığını zannedenin ta kendisidir aslında. Türkiye artık radyodan, ajanstan haber alan 60'lı, 70'li yılların Türkiye'si değildir. Halkımız gerçekleri görüyor ve bizzat yaşıyor."
"İKİ KERE İKİNİN DÖRT ETTİĞİNİ KABUL ETMEYECEK KADAR MATEMATİKTEN UZAKLAR"
Erdoğan, kendilerine yönelik eleştirilerin iki noktada yoğunla a.
"MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR"
ştığına işaret ederek bunlardan birinin cari açık, diğerinin ise işsizlik olduğunu ifade etti. Cari açığı kontrolleri altında götürdüklerini belirten Erdoğan, bunun zamanla yerine oturacağını vurguladı. Erdoğan, dünyanın en gelişmiş ülkelerinde de cari açık olduğuna dikkat çekti. Göreve geldiklerinde Merkez Bankası'nın döviz rezervinin 20 milyar dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, şimdi ise 55 milyar Dolara ulaştığını açıkladı.
Erdoğan, "Bu bir şeyi gösteriyor. Daha önce acaba bir sıkıntı olursa ne yapacağız diye bir sıkıntı içindeydi bazı çevreler. Devlet bankalarında zarar var mı? Yok. Özel bankalarda var mı? Yok. Kredi batıkları duyuyor musun? Yok. Fona devredilen bankalar var mı? Yok. Niçin bunları yazmıyorsunuz. Niçin bunları konuşmuyoruz. Konuşamazlar. Bu konuda hazırlıkları yok. Bunlar iki kere ikinin dört olduğunu kabul edemeyecek kadar matematikten uzak. Bunlar iki kere iki beş diyor. Türkiye'yi buraya millet getirdi. Sizin başarılarınızı gölgeleyenleri görüyorum" ifadelerini kullandı.
İşsizlikte devraldıkları oranın üstüne çıkmadıklarını anlatan Erdoğan, özellikle bahar ve yaz aylarında bu oranın düşeceğini çünkü hizmet sektöründeki istihdam alanlarının genişlemesinden dolayı işsizlik oranında düşüş olacağını bildirdi. Bu büyük kadronun hangi düşünceden olursa olsun 73 milyon vatandaşın hukukunu koruma amacında olduğunu dile getiren Erdoğan, dayatmayla totaliter anlayışla bir makineden çıkmış gibi tek ses olma iddiasında olmadıklarını bildirdi.
İdeolojik temeller üzerinde siyaset yapmayacaklarını söylediklerini hatırlatan Erdoğan, yaptıkları işlerle anlatılmak istediklerini vurguladı. Erdoğan, "Bu parti grubu, bu hizmet kadrosu istişare yapıyor. Milli irade adına karar alıyor. Türkiye'yi girdaptan çıkaracak AK Parti kadrosunun bir tek önceliği vardır, o da Türkiye'dir. Biz milletsiz ve halksız siyasete inanmıyoruz. Sorunların çözüm adresi milli iradenin tecelligahı olan Meclis'tir. Kızılcahamam'dan çıkan sonuç doğrultusunda yasama ve yürütme uyumlu çalışmalı. Bürokrasi hükümetin ritmine ayak uydurmalıdır. Adaletten sağlığa kadar tüm reformları uygulama kararlılığındayız. Ekonomik büyüme ve kalkınma hedefinden sapmadan sosyal politikalara ve toplumsal kalkınmaya öncelik vereceğiz. AK Parti'nin hızını kesmeye yönelik suni gündemlere prim vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.