Erdoğan dünkü 'durursa durur' açıklamalarına bugün açıklama getirdi. Erdoğan yine gönderme yaptı!
Abone olAK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Hem bir Başbakan, hem bir Genel Başkan olarak bir şey söyleyeceğim.Karakterimin, inancımın gereği şudur: Bilsem ki her şeyi kaybedeceğim, doğru neyse onu söylemeye mecburum'' dedi.
Erdoğan, partisinin, Giresun 19 Eylül Spor Salonu'nda yapılan İl Kongresi'nde bir konuşma yaptı. Partililerin ''fındıkla'' ilgili sorunlarını dile getirmeleri üzerine Erdoğan, bu konuda duygusallığı kenara koyarak, dürüst bir yaklaşım içerisinde değerlendirme yapmak gerektiğini söyledi.
Fındıkla ilgili yaşanan bazı sorunlar bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, bu sorunu bu hale getirenlerin halkı istismar etme gayreti içerisine girdiklerini kaydetti.
Erdoğan, ''Hem bir başbakan, hem bir genel başkan olarak bir şey söyleyeceğim. Karakterimin, inancımın gereği şudur: Bilsem ki her şeyi
kaybedeceğim, doğru neyse onu söylemeye mecburum'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, göreve geldiklerinde Fiskobirlik'in devlete borcunun 1.5 katrilyon lira olduğunu anımsatarak, şöyle konuştu: ''Bakınız, bu parayı kimse konuşmuyor ve bu bütün kayıtlarda var. Bunun da yaklaşık 300 trilyonu bankalara aitti. Biz göreve geldik, bir anlaşma yaptık. Anlaşmayla ilgili sayı, tarih, hepsi şu anda çantamda mevcut. Ve bu 1.5 katrilyon liraya çizgiyi çektik. Fiskobirlik'i devlete borçlu olmaktan kurtardık. Fiskobirlik'in bütün mal varlıklarına el koyabilirdik. Ama niye koymadık?'' Partililerin ''el koyun, el koyun'' diye bağırması üzerine Erdoğan, ''Durun biraz sabırlı olun. Böyle ayak üstü yolda giderken 'el koy' demekle bu iş olmuyor ki...'' dedi.
BEKARA KARI BOŞAMAK KOLAY
Üreticilerin delegeleri seçtiğini, delegenin de bir yönetim oluşturduğunu anlatan Erdoğan, ''Maalesef bu yönetim (Fiskobirlik yönetimi) farklı anlayışla, farklı mantıkla, faturayı hükümetimize kesmeye çalışıyor'' diye konuştu.
Fiskobirlik yöneticileriyle görüşme yaptığını ifade eden Erdoğan, ''Burada meydana gelip konuşanlar, söz verenler, siyasi liderlere söylüyorum; bekara karı boşamak kolay... Milleti aldattılar. 1.5 katrilyon lira kimin cebinden çıkıyor? Bu da bir hortumlama metodu değil mi?'' dedi.
Millete söz verdiklerini ''ne aldatan ne de aldanan olacaklarını'' belirten Erdoğan, ''Ben şimdi tüyü yetmemiş yetimin hakkını nasıl yedirteceğim. Buna hakkım var mı? Buna hakkım yok. Şu anda el koyun, yasal olarak buna yetkiniz olursa yaparsınız'' dedi.
Bakanlar Kurulu olarak atılması gereken adımları atacaklarını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: ''Ama kalkalım 'biz devlet olarak para verelim' diyecek olursanız. Arkadaşlar bizim bu parayı verme yetkimiz, hakkımız, imkanımız yok. Şimdi biz nasıl verelim bu parayı? Sen geleceksin bir fiyat
açıklayacaksın ondan sonra da bu açıkladığın fiyatın altında kalacaksın. Niye böyle kalkıp da havadan... Yasaları uygulaman gerek. Yapmaman gereken yatırımlara niye giriyorsun? Bütün mesele bu. Ama tüm bunlara rağmen ilgili bakan arkadaşlarım kendileriyle konuşurlar. Biz göreve geldik çayda da aynı durum vardı. Çay, Fiskobirlik gibi tamamen ayrıştırılmamıştı. Çay zarardaydı, göreve geldik hamdolsun çay zararda değil, tam aksine üyelerinin parasını takır takır zamanında ödüyor. Biz bütün bunlara rağmen arkadaşlarımızla bu konuları görüşeceğiz. Fiskobirlik yönetimi ile karşılıklı konuşularak bitirilmesi gereken bir konu. Aksi takdirde bu yükün altına biz giremeyiz. Yine 1.5
katrilyon lira bir para ödemeye niyetimiz yok.'' Başbakan Erdoğan, bu yıl Köy-Des Projesi'ne ayırdıkları paranın 2 katrilyon lira olduğunu anımsattı.