Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ davalarının şekillenmeye başladığını söyleyerek, 'OHAL'in çok da uzak olmayan bir gelecekte kalkması mümkün' açıklamasını yaptı.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yabancı Sermayeli Yatırımcılar ile Toplantıda konuştu. OHAL üzerinden kendilerini eleştirenlere cevap veren Terörle mücadeledeki ihtiyacı ortadan kalktığında OHAL'in de sona erdirileceğini söyleyen Erdoğan, FETÖ davalarının şekillenmeye başladığını ve PKK ile mücadelede de önemli mesafe katedildiğini ifade etti ve ekledi: Her ne kadar sınırlı bir alanda uyguluyor olsak da Olağanüstü Hal'in çok da uzak olmayan bir gelecekte kalması mümkündür.
Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
"TÜRKİYE'Yİ DİĞER ÜLKELERLE KARIŞTIRMAYIN"
Türkiye'yi lütfen çevresindeki ülkelerle kıyaslayıp onlarla karıştırmayın. Türkiye bu noktada çok farklı ve güçlü bir ülke. Yaşadığımız coğrafyadaki bin yıllık varlığımız ve geleceğe ilişkin iddialı hedeflerimizle biz farklı bir ülkeyiz.
Uluslararası Enerji Kongresi var... Her şey çok açık ve net. Dostlarımızla yaptığımız görüşmelerde iyi niyet mesajlarını kendilerinden dinliyoruz. Artık dünyada en önemli güç, potansiyel enerji ve bu enerjide de İstanbul adeta bir İpek Yolu'dur. Böyle bir güce böyle bir potansiyele sahip olan Türkiye yeni arayışların içerisindedir. 3T olarak ifade ettiğim yani tedarik, transik, tüketim bu noktada Türkiye bu üçünü de yakalar duruma gelmiştir.
"ANTALYA BAMBAŞKAYDI DİYORLAR"
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi ekonomimizi de hedef alıyordu. Ekonomimizin geleceğini güvence altına almalıydık. YASED'in değerli yöneticilerine bir şeyi hatırlatmak fayda görüyorum;
G20 Zirvesi için Hamburg'daydık, Hamburg yanıyordu.. Yüzlerce güvenlik görevlisi her yerde tetikteydi. Bizim G20'de gürültü patırtı olmadı. Aynı anda bir taraftan G20 yaparken bir taraftan da Kadın 20 yaptık, Gençlik 20 yaptık, hepsini huzur ve mutluluk içerisinde yaptık.
Tüm dostlar da "Antalya bambaşkaydı" diyorlar. Değerli dostlar, biz attığımız adımlarda dürüst ve samimi olduk. Şimdi de tüm dostlarımıza şunu söylüyorum ki; "Sizler de temsilcisi olduğunuz ülkeler ve firmalar adına "Türkiye güvenli bir limandır" demelisiniz"
"DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN KORKUYORLAR"
Hamburg G20'de soydaşlarımızla salon toplantısı yapalım dedik. Hamburg şart değil başka bir yerde yapalım dedik izin vermediler. Nerede özgürlük? Siz gelin, biz burada istediğiniz yerde izin verelim, konuşturalım. Hepsi öyle... Niye? Düşünce özgürlüğünden korkuyorlar?
Biz düşüncemize güvendiğimiz için düşünce özgürlüğünden korkmuyoruz. İşte buyrun 25 gün yürüdüler. Vatandaşlarımız herhangi bir şey yaptılar mı? Mitinglerini de yaptılar mı? Yaptılar. Bu OHAL olmamış olsaydı, bu yürüyüş ve adımlar bu kadar rahat ve huzurlu atılmamış olurdu.
İş dünyasında herhangi bir sıkıntınız aksamanız var mı? Biz göreve geldiğimizde OHAL vardı. Şimdi grev tehdidi olan yere OHAL'den istifade izin vermiyoruz. Bunun için kullanıyoruz OHAL'i. Fotoğraf oldukça net. Bir yanda 80 milyon vatandaş, diğer yanda ruhunu ve bedenini şarlatana adamış terörist vardır.
"SORUN YAŞAYANLAR BANA BAŞVURSUN"
Değerli arkadaşlar, çevremizde olup bitenler ve içimizde yaşadığımız sorunlar, odaklandığımız asıl çalışmalarımızın önünde bir engel değildir. Türkiye'nin 15 yılda 3 kat büyümesini gerçekleştirdiğimiz reformlar sayesinde gerçekleştirdiğimizi çok iyi biliyoruz. O yüzden reformları, yatırımları kesintisiz devam ettireceğiz.
Ne kendi vatandaşlarımızdan ne de uluslararası yatırımcılarımızdan OHAL sebebi ile mağduriyet yaşaması söz konusu değildir. Bu sorunları yaşayanlar ilgili arkadaşlara hatta bana başvursun. OHAL'i bahane ederek Türkiye'nin büyümesini, gelişmesinin ilerlemesinin önüne takoz koyan kimsenin gözünün yaşına bakmayız.
"OHAL'İN KALKMASI MÜMKÜN"
FETÖ davaları yavaş yavaş şekillenmeye başladı, PKK ile mücadele önemli mesafeler aldık. OHAL'in çok uzak olmayan bir gelecekte kalkması mümkündür. Yeni teşvik paketlerimiz başta olmak üzere birçok reform mahiyetindeki kanunu meclisten çıkardık. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz ekonomi alanındaki reformlarımızla en yakın çalıştığımız kurumumuzdur.
Ekonomi, önceliklerimizin başında yer almaya devam edecektir. Dünya ekonomisindeki gelişmelere paralel olarak ülkemizde de devam ediyoruz. Gelişmekte olan ülkeler arasından gelişmiş ülkeler statüsüne geçmek için her zamankinden daha çok çalışacağız.