BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,35
ALTIN 2.842,54
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Erdoğan'dan sert mesajlar

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP, PKK, BDP ve bir kısım medyaya yüklendi.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, parti genel merkezinde genişletilmiş il başkanları toplantısında konuştu.

Başbakan Afyonkarahisar'daki patlama ile ilgili, ''Her olay, her acı hadise arkasından ortaya konan tavır maalesef eleştiri boyutunu aşıyor, olayı aydınlatma, olayla ilgili doğru soruları sorma boyutunu aşıyor, tam anlamıyla bir linç kampanyasına dönüşüyor'' dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

BU TEHDİTLERE PABUÇ BIRAKMAYIZ


CHP'li milletvekili kaçırıldığı zaman sürekli yazdılar, çizdiler fakat AK Parti'li İl Başkanı kaçırıldığı zaman gazetelerin kenar köşelerinde haber yaptılar. Onlar siyaset yapmıyor mı? Hem de siyasetin tam göbeğinde. Belediye Başkanların siyasetin içinde geldi. Aynı şey yapıldı.

EYÜP SABRINDAYIZ 

Terör örgütü ve uzantısının bölgede karşısında olan tek siyasi parti AK Parti. Bugün teröristbaşlarından bir tanesi tehditler sallıyor. AK Partili milletvekilleri bölgeye giremeyebilirler. AK Parti'nin yöneticileri bu tehditlere pabuç bırakmaz. Bu yaptıklarınız hayra alamet değil. Biz şuan Eyüp sabrındayız. Ama şapkaları değişiriz.

Bizim bütün güvenlik güçlerimiz ellerinden geleni yapıyorlar. Bu noktada kimse bize farklı bir akıl vermesin. Bizim güvenlik güçlerimiz operasyonlarını bu şekilde gittikçe durdurmayacak. Bedeli bize ağır oluyor ama devam ettirmek durumdayız. Bunların hedefleri bellidir.

TOPYEKÜN LİNÇ KAMPANYASI

5 Eylül çarşamba akşamı Afyon'dan elim bir haber aldık. Akşam mühimmatın sayımı sırasında büyük bir patlama vuku buldu. 25 canımızı, Mehmedimizi orada şehit verdik. Şehitlerimize allahtan rahmet, ailelerine sabır diliyorum.

Olayın ardından hükümetimiz, yerel yetkiller harekete geçti.Orman ve Su İşler Bakanımız, Milli Savunma Bakanımız, Genelkurmay Başkanımız incelemelerde bulundu. Olayla ilgili adli işlemler devam ediyor.

Afyon'da meydana gelen olaydan dolayı hepimizin yüreği yanıyor. Hiç kimse eleştriden azade değildir. Medya gerekli soruları sormakta ve cevap aramaktadır. Toplum daha şeffaf bir noktaya ilerlerken, bizdeki bu doğru bilgilenme anlayışı yenilenmeli. Olayı araştırma boyutunu aşıyor, tam anlamıyla bir linç kampanyasına dönüşüyor.

Önce sosyal medyada, ardından yazılı ve görsel basında haber aktarmak niyeti aşıyor. Sansasyonel boyutlara ulaşıyor. Muhalefet de her hadiseyi siyasi bir ranta dönüştürüyor.

Olayla ilgili doğru soru sormak yerine, hükümete yönelik linç hareketine dönüşüyor. Topyekün bir karalamaya dönüşüyor.

AĞIR KONUŞACAĞIM

Biz hükümet olarak 10 yıldır devlet kurumlarını şeffaf hale getirirken şunu dile getirdik. Bir kişinin hatası bir kurumu bağlamaz dedik. Ama medya ve muhalefet bunu bütün kurumu sorumlu tutuyor.

Şimdi Beytüşşebap'ta jandarma personelinin Türk bayrağını indirdiği haberler yapıldı. Halkımız da reaksiyon gösteriyor. Halbuki birkaç erimiz bayrağımızı korumak niyetiyle oradan alıyorlar.

Bu beyfendiler Boğaza karşı içkilerini yudumlarken askerimiz canlarını siper ediyor. Onlar kan kusuyor kızılcık şerbeti içtim diyorlar... Ama burada beyfendiler konfor içinde milleti galeyana getiriyor.

Biri kalkıyor Genelkurmay Başkanını, ÖSYM Başkanını ehliyetsizlikle suçluyor. Senin ehliyetin ne? Sen utanmadan kalkacaksın Genekurmay Başkanına, "hükümete yalakalık yapıyor" diyeceksin.

ÖSYM'nin başındaki değerli bir bilim adamı, hataları olabilir. Kalkıp yalakalık yapıyor diyemezsin... Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır biz şeytan olamayız.

Biz bu millete sevdalıyız. Bir gün atlamıyoruz ki bu ülkede hizmetlerimiz vücut bulmasın. Yurt içi ve yurt dışında da terörü rant kapısına çevirmiş olanlar var. Teröre karşıymış gibi durup, teröre yardım edenler var.

O KADAR DÜŞTÜK MÜ BAŞBAKANIM?

İl başkanım kaçırılıyor. CHP evini arıyor. Sonra hemen AK Parti aramadı biz aradık bizden yardım istedi. Arayınca aldığım cevap şu 'başbakanım burada terörün uzantısı bir parti ile kol kola miting yapan bir partinin başkanından ben yardım alacak kadar düştüm mü diyor''

Bizim kaçırılan kardeşlerimizin içerisinde 56 gün, 2 ay, 3 ay kaçırılan kardeşlerimiz var. Şu anda hala bölücü terör örgütünün elinde olan öğretmenlerimiz, hemşirelerimiz, askerimiz var. Bakıyorsunuz bir kısmını bırakıyorlar bir kısmını elinde tutuyorlar. Bunlarda zerre kadar onur olsa, zerre kadar kişilik olsa. Senin hesabın kiminle arkadaş? O kaymakam adayının seninle ne işi var. Sen yolda gideni kaçırıyorsun. Onur bu değil, kişilik bu değil, şahsiyetli duruş bu değil. Gerek dağın, gerek uzantısının onurlu bir duruşu yok. Bunlar onursuzdur. Biz bu onur mücadelesinin bu milletinin onuruna yakışır bir şekilde verdik, veriyor ve vereceğiz.

YA KANDİL YA TBMM

Dün Sarıyer'de yaklaşık 432 milyon tl'lik tünel açılşında söyledim terör örgütü ve uzantısı iki tercih yapacak ya Kandil ya da TBMM.

Bu parlemento yol geçen hanı değildir. Biz her zaman şunu söyleyin dedik Terör örgütüyle aranıza mesafe koyun dedik. Bu siyasi parti, kendisine oy verenlerin partisi değil terör örgütünün güdümünde hareket etmeyi tercih etti. Bu parti isminin aksine barışı isteyen değil barışı engelleyen parti oldu.

Silahlı efendilerine karşı cesur bir tavır sergileyemedi.

Eğer böyle devam edecekseniz, hiç kusura bakmayın gitmek istediğiniz yere kadar yolunuz var.
Siz silahı efendilerinize uşaklık etmeye devam edin, siz olsanız da olmasanız da biz milletin hizmetkarı olmaya devam edeceğiz.

Eğer doğu hizmet aldıysa, Ak Parti iktidarıyla almıştır. Ak Parti iktidarının ülkemde Kürt kardeşiyle bir sorunu yok ki. El ele hizmete devam ediyor, onlar Kürt kardeşini vurabiliyor, kaçırabiliyor.

Hizmet edeceksin sene 94 temel atılmış havaalanı yerinde duruyor. Bitirdik açılışını yaptık. Yüksekova'da temel attık engel olmak istediler, zaman zaman iş makinalarını yakıyor, işçileri kaçırıyorlar.

Yollar, konutlar yapıyoruz tehdit ediyorlar. Yüksekova ilçe teşkilatımızı bombaladılar. Aynı şeyi Hakkari'de yaptılar. Ak Parti orada yer kiralamak istiyor, kiraya vermek isteyeni tehdit ediyorlar. Gücünüzü Kandil'den alıyorsunuz. Sonra utanmadan barışa soyunduk diyorsunuz.

Er ya da genç bu ülkede halk kazanacak, hiç endişeniz olmasın.

CHP ZİHİNLERİ BULANDIRIYOR

Bu hafta ders zili çalıyor. Uyumun kolay olması için 1. sınıf çocuklarımız bir hafta erken başlayacak. TBMM'de yoğun müzakerelerin ardından ciddi değişiklikler yaptık. Okula başlama yaşını birkaç ay erkene aldık, seçmeli dersleri hedefe aldık. Kademeli eğitimle ilgili tasarı görüşülürken, CHP o bildik reflekslerle karşı çıktı. Şu anda da kayıtlar yapılırken CHP zihinleri bulandırıyor.

CHP lideri her konuda olduğu gibi bunda da arkadaşlarımız üstüne çalışıyor diyor. Kademeli eğitim sistemi ile ilgili bir pedagogla görüşün diyen CHP lideri kendisi bir uzmana danışsın.

DERSHANECİLİK OLAYINI KALDIRACAĞIZ 

Derslik sıkıntımız, öğretmen sıkıntımız aşırıcı derecede yok, biraz var. Bu yıl deneme sürecidir.

Açık lise ile ilgili şikayetler aldım. Ortayı bitiren açık liseye kayıt yaptırabilir.

Dershanecilik olayını kaldıracağız, kim gücenirse gücensin. Bu halkımın ortak talebidir.

Üniversite sınavı soruları ortaöğretim bağlı değildi, dershane müfredatına bağlıydı. Benim parası olmayan parası olmayan vatandaşım yavrusunu dershaneye göndermiyordu. Biz de diyoruz ki, bu ülkede eğitime hizmet vereceksen bu okula dönün. Bedeli neyse biz verelim, sınıflarını bize ver diyoruz, beğenmiyorlar.

ÖĞRETMENLER YARINI BEKLİYOR

Bir defa şunu iyi bilmemiz lazım biz hizmet kervanıyız, inşallah yarın yapacağımız atamayla 40 bin öğretmen istihdam edecek. 10 yılda eğitime kazandırdığımız derslik 181 bin 316'ya ulaştı.

Bu ülkede ne zaman hayırlı bir iş yapsanız, hep aynı tipler meydanlarda. Fotoğraflarına bakın hep aynı tipler.

Ulaşım hizmetleri için köprüler kapatıldı isyan ettiler. İzni ne zaman vereceksin kışın mı? Okullar şimdi tatil, izin vakti şimdidir.

Dün tünel açtık bakın manşetlere, bir teşekkür göremezsiniz. Bir teşekkürünüz yok mu hadi koyun onu manşete... Bunların cibilliyeti budur.