Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı olaylarında molotof kokteyli kullananlarla, yakıp yıkanlarla, kamu mallarına zarar verenlerle ilgili yargıyı gö...
Abone olBaşbakan Erdoğan, Gezi Parkı olaylarında molotof kokteyli kullananlarla, yakıp yıkanlarla, kamu mallarına zarar verenlerle ilgili yargıyı göreve davet etti. Erdoğan, "Biz yürütme olarak üzerimize düşeni yapacağız. Yargıdan da üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz" dedi.
Başbakan Erdoğan, Büyükşehir Belediye Kanunu’nda yapılan değişikliğin ardından kapanan belde belediyelerinin AK Partili başkanlarıyla bir araya geldi. Rixos Otel’de düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili değerlendirmeler yaptı. Hukuk devletinde herkesin hukuk kurallarına uygun olarak hareket etme mecburiyeti bulunduğuna vurgu yapan Başbakan Erdoğan, polisin biber gazı kullanmasına ilişkin eleştirileri cevapladı. Erdoğan, "Biber gazını güvenlik güçleri kullanabilir. Gerek AB müktesebatı, gerek ileri demokrasilerde, ABD dahil hepsinde, biber gazı kullanılabilir. Bu suydu, hatta boyalı suydu. Biber gazını yeri geldiğinde güvenlik gücü kullanır. Bu onun en tabi, hukuki bir hakkıdır. Bunu kimse saptırmasın" diye konuştu.
"600’Ü AŞKIN POLİS YARALANDI, NEDEN KONUŞMUYORSUNUZ"
Bu süreçte 600’ü aşkın polisin yaralandığını, bir komiserin şehit olduğunu hatırlatan Erdoğan, bunların niye konuşulmadığını sordu. Erdoğan şunları kaydetti:
"Yatıyorlar kalkıyorlar polis de polis. Bunların sorgulanması lazım da, bu illegal örgütlerin, yakıp yıkanların sorgulanmasını niye gündeme getirmiyorsunuz? Açıklama yapıyorlar. ’Gözaltına alınanlar bırakılsın’. Emriniz olur hemen bırakacağız zaten. Biz yürütme olarak üzerimize düşeni yapacağız. Yargıdan da üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz. Molotof kokteyli kullanmak, yakıp yıkmak suçtur. Kamu mallarına zarar verilmiştir. Şu anda 100 trilyonu aşkın zarar var. Kim ödeyecek bunu? Vergilerden elde edilen imkanlarla devlet ödeyecek. Esnafımız, tüccarımız iş yapamaz hale geldi. Bu sadece Taksim meydanıyla ilgili değil, Türkiye genelinde. Taksici, minibüsçü bunlar da... Belediye otobüsünü yakıp yıkıyorlar, şoförün makamına geçip poz veriyorlar. Bu bir vatansevere, bu ülkenin evladına yakışır mı? Bunun adı özgürlük mücadelesi, bir hak arama mücadelesi olamaz. Ben o samimi, çevreci kardeşlerime diyorum ki bizi daha fazla üzmeyin, siz çekilin, o uç olanlarla bizi karşı karşıya bırakın, biz o Gezi Parkını temizleyelim ve orayı sahiplerine teslim edelim. Oranın sahipleri İstanbullulardır, yurt içinden, yurt dışından gelen turistlerdir."
"-PLESİBİT YAPAILIM- DEDİM"
Erdoğan, dün akşam Gezi Parkı heyetiyle görüştüğünü hatırlatarak, "Ben akşam gelenlere dedim ki bu konuda o kadar hassas mısınız, o zaman bir plebisit yapalım. Plepisit referandumun değişik şekli. Belediyenin yapabileceği bir uygulamadır. Dar çerçevede Beyoğlu’nda da yapabilir, İstanbul genelinde de yapabilir. YSK ile ilgili bir iş değil. Yerel Yönetimler Kanunu’nda belirlenmiş bir şey. Bu adımı bu şekilde atabiliriz. Gelen arkadaşların bir kısmı sevindi, bir kısmı sıcak bakmadı. Ya buna evet diyeceksiniz, ya da bizim uygulamamıza evet diyeceksiniz. Ben Topçu Kışlası projesinin kamuoyu araştırmasını 2011 öncesinde yaptım. Bunu açıkladığımda 3 bin kişi ayakta alkışladı. O günden bugüne olumsuz bir yaklaşım duymadım" diye konuştu.
(İHA)