BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,30
ALTIN 2.842,56
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan'dan Obama'ya İsrail cevabı

Başbakan Erdoğan'ın gündeminde İsrail'in Gazze saldırısı ve bu ülkeye ses çıkarmayan Batı dünyası vardı.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM- Başbakan Erdoğan, "İsrail savunma hakkını kullanıyor" diyen ABD Başkanı Obama'ya isim vermeden cevap verdi.

Erdoğan, "İsrail savunma hakkını kullanıyormuş. Bu nasıl adalet? Bunu bu şekilde ifade edebilmek mümkün mü?" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Hilton Oteli'nde düzenlenen VIII. Avrasya İslam Şurası'nda konuşma yaptı.

İsrail saldırılarını mazur gören Batılı güçlere tepki gösteren Erdoğan, İsrail'i savunan Obama'ya mesaj gönderdi:

"İsrail Gazze arasındaki -artık çatışma demiyorum- savaş 5. gününde ne hale geldi. Gazze'deki son durum: bugün 17 kişi daha şehit edildi toplam 94 kişi hayatını kaybetti. Egemen güçler nerede? Batılı güçler nerede? Hiç birisinin ne yapıyorsun dediği yok. İsrail olduğu için. Görüştüğümüz liderlerin savunması çok enteresan. Savunma haklarını kullanıyorlarmış. Bu nasıl bir adalettir. Bunu bu şekilde ifade etmek mümkün mü?"

HALA BAYRAMLARIMIZI AYNI GÜNDE YAPAMIYORUZ

Konuşmasında İslam dünyasındaki dağınıklığa dikkat çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle dayanışmamız, ortak kararlar çok önemli. Biz hala İslam dünyasında bayramlarımızı aynı günde yapamıyoruz. Birçok meselede, hükümlerde farklı bir durum var. Kaynağımız Kur'an ve sünnet ortadaysa niçin darmadağınık durumdayız."

DİK DURACAĞIZ, OMURGALI OLACAĞIZ

İsrail'de öldürülen 3 kişi için dünyanın 3 bin kişi dediğini belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Biz başı öne eğik durmayağız, tam aksine dik duracağız. Ve omurgalı olacağız. Biz bu yardımın bizimle beraber olduğuna inananlardanız. Bu yardımın da yakın olduğunu biliyoruz."

İSRAİL BİR TERÖR DEVLETİDİR

Gazze'de sivilleri öldüren İsrail, Erdoğan'ın hedefindeydi:

"Bosna savaşında Hristiyan ve terör kavramları yan yana getirilmedi. Filisin'de Yahudilik ve terör kelimelerini yan yana anmadık. Dinin mensubu tarafından yapılan bir hatanın bütün dini bağlamayacağını biliyoruz.

Aynı hassasiyetin Müslümanlardan esirgenmesini büyük bir çifte standart olarak görüyoruz. Masum çocukların katledilmesine göz yumuyorlar. İsmail Haniye kardeşimizin ellerindeki yavruyu gördünüz. Bu katliamı yapanlar insanlıktan nasibini almış olabilir mi?. İsrail bir terör devletidir. Çünkü bu estirilen bir terördür.

Kendileri için demokrasiyi doğuştan hak görenler mesele Müslümanlar olunca bu hakkı onlardan esirgeyerek tutarsızlığa giriyorlar."

BM'YE GÜVENMİYORUM

Erdoğan, Avrasya İslam Şurası'nda, İslamofobyaya karşı uluslararası önleyici tedbirler alınması gerektiğini belirterek çağrısını yineledi:

''Biz öncelikle BM'nin bu doğrultuda bir çalışma başlatmasını, ülkelere bu konuda yol gösterecek olan gerekli hukuki alt yapıyı bir an önce oluşturmasını bekliyoruz. Ha şunu söyleyeyim. Uluslararası toplantılarda gündeme getiriyorum ve bundan sonra da getireceğim. Burada da getiriyorum. Peki 'BM'ye ne kadar güveniyorsun?' dediğiniz zaman, onu da söyleyeyim, güvenmiyorum. Çünkü; savaş şartlarının oluşturduğu bir yapının bugünkü tezahürü adil değildir. Yapı, adil değildir."

ARAP LİGİNİN DURUMU İÇLER ACISI DEĞİL Mİ?

İslam dünyasındaki kurumların etkisizliğinin altını çizen Erdoğan, hem İslam dünyasına hem de batı dünyasına tepki gösterdi:

"Bunun mücadelesini biz kendi aramızda veremiyorsak İslam İşbirliği Teşkilatı çok daha etkin olmalı. Arap liginin durumu içler acısı değil mi? Bir ülkede petrol olduğu için enerji kaynakları olduğu için hassas davrananların Filistin Myanmar karşısında susmasının bir kara leke olarak tarihe geçeceğini herkese hatırlatmak isterim"

BM SURİYE'DE SEYREDİYOR

Suriyeli göçmenler konusunda BM Güvenlik Konseyi'nin üzerine düşeni yapmadığını belirten Erdoğan, eleştiri oklarını bir kez daha BM'ye yöneltti:

'' Peki Güvenlik Konseyi ne yapıyor? Sadece seyrediyor, sadece  nasihat ediyor. Netice var mı? Yok. Peki bu kurum niye kuruldu? Dünya barışını tesis için. Dünya huzuruna katkıda bulunmak için. Eğer bunu başaramıyorsa, bunu sağlayamıyorsa, o zaman ne anlamı var.''

BİRBİRİMİZİ ALLAH İÇİN SEVMELİ MEZHEP İÇİN DEĞİL

Mezhepçiliği fitne olarak niteleyen Erdoğan, Müslümanlara işte bu çağrıyı yaptı:

"Mezhepçiliğin tarih boyunca ne kadar büyük yıkımlara yol açtığını biliyoruz. Biz sünnilik, Şiilik bu tür tabular içinde İslam'ı gölgeleyemeyiz. Bizim için tek belirleyici İslam olmalıdır. Mezhepler değil. Mezhepleri tabu haline getirmek suretiyle birbirimize düşemeyiz. Şuan Suriye'deki gidiş maalesef o yönedir ve acımasızca Suriye'de yapılan bu katliamların altında da bu yatmaktadır. Bizim bu fitneye başka ülkelerde düşmememiz lazım. Biz birbirimizi Allah için sevmeliyiz mezhep için değil. Esed rejimi kanlı vahşeti meşrulaştırmak için mezhepsel bir nitelik atfetmeye çalışıyor."