Başbakan Erdoğan, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu'ya iki ayrı dava açtı.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları, ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu'nun partisinin grup toplantılarında yaptığı konuşmalarda ''müvekkillerinin kişilik haklarına tecavüz niteliğinde, haksız ve hukuka aykırı beyan ve isnatlarda'' bulunduğu gerekçesiyle, toplam 50 bin YTL'lik iki ayrı manevi tazminat davası açtı.
Başbakan Erdoğan'ın avukatları Fatih Şahin ve Muammer Cemaloğlu tarafından açılan davaların dilekçelerinde, Mumcu'nun, 14 ve 28 Haziran tarihlerindeki ANAVATAN Partisi Grup toplantılarında yaptığı konuşma metinlerine yer verildi. Dilekçede, ANAVATAN Genel Başkanı Mumcu'nun, 14 Haziran 2006 tarihindeki partisinin grup toplantısında, ''Benim vatandaşıma kim sahtekar diyorsa sahtekarın daniskası odur'' ve ''milletin hissiyatını, milletin en samimi din duygularını köküne kadar sömür, rızkını çal, çalınmasına alet ol, çalınmasını bizzat organize et'' gibi ifadeler kullandığı dile getirildi.
Dava dilekçesinde, Mumcu'nun 28 Haziran 2006 tarihindeki konuşmasında da Başbakan Erdoğan'a yönelik olarak, ''Bunlar muhafazakar falan değil, bunlar sahtekar. Muhafazakarlık soylu işidir'' ve ''Çıkın deyin ki; 'Biz muhafazakar falan değiliz, biz sadece tamahkarız' deyin bu millet sizi affedecektir'' sözlerini kullandığı ifade edildi. Mumcu'nun, Başbakan Erdoğan'ı karalamaya çalışmasının eleştiri ve ifade özgürlüğünün hak ve görev sınırlarını aştığı belirtilen dava dilekçelerinde, ''Erdoğan'ın hakarete maruz kalmasını ve bütün bunları bir siyasi rant ve çıkar amacı olarak kullanmak arzusunu siyasi ahlakla, siyasetin temel ilkeleriyle ve etik kurallarıyla bağdaştırmak mümkün değildir'' denildi.
Dava dilekçelerinde, Mumcu'nun sarf ettiği haksız ve hukuka aykırı isnat ve ithamların Başbakan Erdoğan'ın toplum önünde küçük düşürülmesine ve şahsiyet haklarının ihlal edilmesine sebebiyet verdiği ve bu durumun Erdoğan'ın manevi şahsiyetinde telafisi güç zararlar meydana getirdiği savunuldu. Erdoğan'ın avukatları Şahin ve Cemaloğlu, Mumcu'nun dava konusu konuşmaları nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesinin tüm şartlarının oluştuğunu savunarak, Mumcu'nun değişik tarihlerde yaptığı konuşmaları için ayrı ayrı 25'şer bin YTL olmak üzere, toplam 50 bin YTL manevi tazminatına mahkum edilmesini talep ettiler.