Başbakan Erdoğan, 2005 yılı bütçesini ayakları yere basan bir bütçe olarak nitelendirirken, memurlara verilen yüzde 10'luk zamma ilişkin de şunları söyledi.
Abone olBaşbakan Erdoğan, 2005 yılı bütçesini ayakları yere basan bir bütçe olarak nitelendirirken, memurlara verilen yüzde 10'luk zamma ilişkin de "Gönlümüzden geçen rakamları vermemize Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu imkanlar el vermiyor" yorumunu yaptı. Dün akşam "Ulusa Sesleniş" konuşmasını yapan Erdoğan, ekonomi gündemine ilişkin şu açıklamaları yaptı: "2005 Mali Yılı Bütçesi, dinamik, akılcı, ayakları yere basan ve disiplinli bir ekonomi yönetiminin izlerini taşımaktadır. Makroekonomik dengeleri gözeten, bunu hiçbir zaman gözardı etmeyen yönetim anlayışımızın, ülkemizin ve dünyanın gerçekleriyle örtüşen, insanı ve sosyal politikaları merkeze alan, disiplinden taviz vermeyen bir bütçe oluşturmanın gayreti içinde olduk. 2005 bütçesi hedefleri iddialı ama gerçekçi hedeflerdir. El kesesinden harcayanlar Hükümet olarak biz bu yıl da, bu mali disiplini sürdürmeye kararlıyız. Bugüne kadar milletin bize emanet ettiği her kuruşun, mutlaka amacına uygun kullanılması için kılı kırk yaran bir hassasiyet içinde olduk. Bu hassasiyetimiz bundan sonra da devam edecektir. Artık, sağlam kaynaklara dayanmayan bir israf ve göz boyama ekonomisinin nasıl geri teptiğini milletçe çok iyi öğrendik. Bakın bugün hala, el kesesinden hesapsızca harcama yapmayı marifet zannedenlerin kucağımıza bıraktıkları borçlarla, faizlerle boğuşuyoruz. Onun için, biz hiçbir zaman, sağlam kaynağı olmayan popülist vaatlere ve uygulamalara tevessül etmedik. Gönlümüzden geçene imkan yok Biz memurlara kendi cebimizden bu paraları vermiyoruz. Bu belirlediğimiz ücretler sizin yine bizlere tasarruf etmek için emanet ettiğiniz imkanlardır. Biz, sizin adınıza bu makamdayız. Eğer biz bunları hesaba kitaba tam uygun olarak yapmaz da politik çıkarlarla bu adımları atacak olursak sevgili memur kardeşim; yarın bu maaşları bile ödeyemez hale gelen yönetimle karşılaşırız. Maalesef gönlümüzden geçen rakamları vermemize Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu süreç ve bütçe imkanlarımız elvermiyor."