Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos’ta eski Türkiye’nin kapılarını kapatarak yeni Türkiye’nin kapılarını açacak...
Abone olCumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos’ta eski Türkiye’nin kapılarını kapatarak yeni Türkiye’nin kapılarını açacaklarını söyledi.
Eşi Emine Erdoğan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş ve Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım ile birlikte Sakarya’ya gelen Başbakan Erdoğan, kent meydanında halka hitap etti.
CHP ve MHP ittifakının yıkıldığını belirten Erdoğan, "Bu ittifak artık yıkılıyor. Çünkü CHP’ye oy vermiş kardeşlerim bu ittifaktan rahatsızlar. Kendilerine çatı aday diye sunulan sanal, ithal adaydan rahatsızlar. Ne diyor Kılıçdaroğlu tıpış tıpış gidip bu adaya oy vereceksiniz diyor. Böyle bir zorlama olabilir mi? Dün Kılıçdaroğlu çıkmış benim kızımın yatak odasına astığım pusulayı örnek veriyorum bazen. Benim kızım akşam eve geldiğinde beni görmüyordu. Biz çalışıyorduk. Bunlar öyle değil bunlar sabah 8 akşam 5. Biz günde 16 saat 18 saat çalışıyorduk. Biz bugünlere böyle gelebildik. İstanbul Belediye Başkanı olmak Türkiye’nin başbakanı olmak kolay değil. Biz bugünlere böyle geldik. Kılıçdaroğlu kendine göre hesap yapıyor. 12 Eylül’den önce diyor. Hani gazilere gidecektiniz şu tarihte bu tarihte diyor. Biz bir başbakan olarak söylediğimiz yere gideriz o önemli değil. Ama sen kalk bakalım şu İsrail’i bir kına. Şu Esed’i bir kına. 200 bin insan öldürdü. 7 milyon insan şu anda ülkesinin dışında mülteci durumunda hadi kınasana. Kınayamazsın çünkü kendisinin arkasında CHP yönetimi var. Yapamaz. Çünkü bu uzaktan kumandalı. İstanbul’u nasıl bir CHP belediyesinden alarak ne hallere getirdiğimiz ortada. Öbür tarafta MHP tabanındaki rahatsızlık daha da büyüdü. MHP tabanı edilgen pasif bir duruma getirildi" dedi.
Merkez Bankası’nda 135 milyar döviz rezervi olduğunu ifade eden Erdoğan, "Merkez Bankası bizim milli bankamızdı. Kasada 27 buçuk milyar dolar vardı. Kardeşlerim IMF’ye olan borcu biz sıfırladık. Milli bankamız Merkez Bankası’nın döviz rezervi geçen sene Gezi olaylarında 135 milyar dolarlara çıkmıştır. O olaylardan sonra 120 milyar dolara kadar indi. Şimdi tekrar 135 milyar dolara çıkardık. Ey Bahçeli sen bu hükümette ANAP’la birlikte 5 yıllığına iktidar değil miydin? Niye bırakıp kaçtın? Sakarya depreminin Düzce depreminin Gölcük depreminin altında kaldı bunlar. Baktılar yapamayacaklar kaçıp gittiler. Yolsuzluklarla buraya kadar işte. Ama biz Van depremi yaşadık. Ama bir yılda ayağa kaldırdık. 79 senede 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılan Türkiye de biz 12 yılda 17 bin kilometre bölünmüş yol yaptık. 2 bin 500 derslik yaptık bu sayı cumhuriyet tarihinin yarısından fazla. Göreve geldiğimizde 76 üniversitemiz vardı şimdi 150’den fazla. 81 vilayetin tamamında üniversitemiz var. Türkiye’de 26 tane havaalanı vardı. Şimdi 52 tane havaalanı var. İstanbul’da şimdi yıllık yolcu kapasitesi 150 milyon olan bir havalimanı yapıyoruz. Türkiye’ye bu yakışır. Eğer milliyetçiysen bunu yapacaksın. Öyle lafla milliyetçi olunmaz. Bunlar kafatası milliyetçisi. Millete hizmet yarışında Bahçeli maalesef çok çok geride kaldı. Nal topluyor. Milleti sevenlerin inanıyorum ki çatısı altında toplanacağı hareket bu hareket. Biz yeni Türkiye mücadelesi veriyoruz. Karşımızda eski Türkiye’yi arzulayanlar, eski Türkiye’yi isteyenler var. Göreve geldiğimizde milli gelirimiz 230 milyar dolardı. Şu anda 820 milyar dolar oldu. Biz göreve geldiğimizde 100 liranın 72 lirası borçtu. Şimdi 100 liranın 35 lirası borç. Borç yiğidin kamçısıdır. Ama hem ödeyeceksin hem yatırım yapacaksın. Biz bunu başardık. Enflasyon yüzde 30’du şimdi tek haneli. Devletin borçlanma faizi yüzde 63’tü şimdi tek haneli. Paramızın yanında 6 sıfır vardı. Biz geldik bu 6 sıfırı attık ve paramıza uluslararası değer kazandırdık" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, 10 Ağustos’ta yeni Türkiye ile eski Türkiye arasında tercih yapılacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Yeni Türkiye diyenler Erdoğan diyecek eski Türkiye diyenler diğerleri diyecek. Eski Türkiye’de yolsuzluk var, yasak var. Eski Türkiye’de başörtüsü yasağı var, kimlik yasağı var. Benim hanım kardeşlerim üniversiteye başörtüsü ile girebiliyor muydu? Biz bu yasakların tümünü kaldırdık. İşte yeni Türkiye bu. Yeni Türkiye’de özgürlükler var. Yeni Türkiye’de toplumsal bakış var. Yeni Türkiye’de büyük ama daha da büyüyen ekonomi var. Eğer dünyanın en büyük 17. ekonomisiysek biz buraya yatarak gelmedik. Yeni Türkiye’de istikrar var. Yeni Türkiye’de alan değil veren el olan Türkiye var. Şimdi artık kabuğunun içine sıkışan bir Türkiye yok. Nerede bir mazlumun sesi var orada Türkiye var. Mısır, Libya, Suriye, Irak hepsine el uzattık. Son günlerde bazı yerlerde Suriye’den buraya gelen kardeşlerimize yönelik provokatif eylemler var. Ben bunları kimlerin yaptırdığını biliyorum. Ama şu anda bunu açıklamayacağım. Biz bombalardan kaçan, evlerini kaybeden kardeşlerimize kapımızı kapatamayız. Şimdi burada yaşama mücadelesi veren, bizden yardım isteyen 1 buçuk milyon insan var. Biz bunları bombalara mı terk edelim? Ben vatandaşlarıma bu kardeşlerimize sahip çıkmayı tavsiye ediyorum. Bazıları karanlığı severler. Sadece bataklıkta yaşayabilirler. İşte bu bazıları eski Türkiye’ye geri dönmek istiyorlar. Ama aynı zamanda da birbirlerinden bağımsız olarak hareket ediyorlar. Tek bir ortak yanları var. Bunların hepsi statükodan yanalar. Ama siz buna izin vermeyeceksiniz biliyorum. 10 Ağustos’ta eski Türkiye’nin kapılarını kapatıp yeni Türkiye’nin kapılarını ardına kadar açmaya var mıyız?"
(İHA)