BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,82
ALTIN 2.971,10
HABER /  POLİTİKA

Erdoğandan İsraile sert tepki

Erdoğan'dan, İsrail'e sert tepki: "Bombalara atmak insanlıktan nasibi alanların işi değil".

Abone ol

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önlerinde iki önemli seçim bulunduğuna işaret ederek, "Yan gelip yatamayız. Çok çalışmalıyız" dedi.

Erdoğan, Filistin'de sivillerin ölümünde yol açan saldırılarından dolayı İsrail yönetimine sert tepki göstererek, "Bunlar insanlıktan nasibini alanların yapacağı iş değil" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, Atatürk'ün yurtta sulh cihanda sulh ilkesi doğrultusunda Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada barışın korunmasında aktif rol oynadığını ifade ederek, "Artık düşman üreten değil dost üreten bir Türkiye var" diye konuştu.

Türk askerlerinin bugün Kıbrıs'ta, Bosna Hersek'te, Kosova'da, Afganistan'da, Lübnan'da, Kafkasya'dan Afrika'ya uzanan bir coğrafyada Türkiye'nin insani değerlerini temsil etmek ve çıkarlarını korumak için görev yaptığını anlatan Erdoğan, dünyanın artık o eski dünya olmadığını, bir şeyler verirken, bir şeyler aldıklarını kaydetti. Türkiye'nin dünyaya açık bir toplum olduğunu, dünyaya açık bir ekonomiye sahip olduğunu ve bunu tam anlamıyla başarması gerektiğini dile getiren Erdoğan, özgür ve müreffeh dünyanın bir parçası olabilmek için bunun mecburi istikamet olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin AB sürecinde çok önemli bir noktaya geldiğine işaret eden Başbakan Erdoğan, Türkiye ile ilgili son dönemde 'Acaba rehavet mi var? Türkiye acaba bu işi farklı mı ele alıyor?' şeklinde değerlendirmeler yapıldığını hatırlattı. Erdoğan, "Hepsi yalan, yalan, yalan. Biz tuttuğumuz işi sıkı tutarız. Bu ülke evlatlarına yakışan şekilde tutarız" diye konuştu.

"KIBRIS KONUSUNDA VERİLECEK RÜŞVETİMİZ YOK"
Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde de bulunan Erdoğan, Türkiye'nin Kıbrıs konusunda verilecek rüşveti ya da komisyonu olmadığını vurguladı. 1974 ve öncesini unutmayacaklarını kaydeden Erdoğan şunları söyledi:
"Bizimle masaya oturanlan oturdukları zaman sözlerinde duracak şekilde oturmalıdır. Annan Planı referandumunda Kuzey Kıbrıs vatandaşlarına evet dedirtti. Söz vermişti sözünün gereğini yerine getirdi. Birileri gelip şunu verin bunu verin diyorlarsa kusura bakmasınlar önce KKTC'ye uygulanan izolasyonlar kalksın, ondan sonra biz havalanlarını ve limanları açalım. İç politikada da bunu politika malzemesi yapmaya çalışanlar var. Millet olarak şunu bilelim ki biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Kuzey Kıbrıs'a, bizim dönemimizde, hiçbir dönemde kazandırılmayan itibarı kazandırdık. Hiçbir dönemde yapılmayan yatırımlar son 2-3 senede yapıldı. Altyapı, üstyapı noktasında Kuzey Kıbrıs değişiyor. KKTC'nin milli geliri 10 bin dolara ulaştı. Şimdi hangi yüzle Kuzey Kıbrıs peşkeş çekildi diyorsunuz. İnsaf. Ne olmuş da Kuzey Kıbrıs'ta biz kayba uğramışız. Bir tane belge gösterin. Türkiye bizim için neyse Kuzey Kıbrıs da odur".

İSRAİL'E SERT ÇIKTI
Medeniyetler İttifakı Projesine ilişkin değerlendirmelerde bulanan Erdoğan, medeniyetler arasında son dönemde yaşanan çatışmaların insanlığı yaraladığını ifade etti. Filistin'de yaşanan son hadiyesi kimsenin tasvip edemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, İsrail yönetimine sert tepki gösterdi. Erdoğan, "İsrail'in takındığı tavra kim evet diyebilir? Zerre kadar insan olan, sorumluluk alan bunu yapmaz. O yavrulara, o kadınlara o bombaları atmak insanlıktan nasibini alanların yapacağı iş değildir. Çünkü bizim bu noktada gönlümüz yaralı. Barış arzumuz var, biz buna hazırız dedik ama cevap vermediler. Güç bende öyleyse her şeyi yaparım. Bu iş değil. Bu, terörü teşvik eden, barışı değil. Ondan sonra biz barış istiyoruz derseniz kimseyi inandıramazsınız" şeklinde konuştu.

Medeniyetler İttifakı projesinin son toplantısının İstanbul'da yapılacağına işaret eden Erdoğan, insanlığa güçlü bir mesaj verecek, küresel barışa değerli bir katkı sağlayacak diye bu ittifakın içinde yer aldıklarını söyledi. Bölgesel, küresel gerilimlerin temel kaynaklarından biri olan Filistin-İsrail ihtilafının mutlaka kalıcı bir çözüme kavuşturulması gerektiğini kaydeden Erdoğan, toplantıda bu konunun da görüşüleceğini belirtti.

"UÇLARIN DEĞİL, MERKEZİN PARTİSİYİZ"
Bu süreç içinde Irak'ta yaşanan gelişmelerin olumsuz olduğunu ifade eden Erdoğan şunları söyledi:

"Günde ortalama 60 ölüm var. Nereye gidiyoruz? Hani buraya barış için gelinmişti? Nerde? Şu ana kadar ABD'nin 27 bin yaralısı, 3 bin kaybı var. Bizim de 150'ye yakın kaybımız var. Bizimkiler lojistik yardım götürüyorlardı. Bunu götürürken orada öldürüldüler. Koalisyon güçleri içinde aynı rakamda kayıp yok. Biz bu konuda ABD'yi defalarca uyardık. Bu gidişin doğru olmadığını söyledik. Başkan'a da Dışişleri Bakanı'na da söyledik. Şimdi en son bölücü terör örgütüne yönelik olarak özel temsilcilerimizi görevlendirdik. Uzun süreli bir oyalamaya tahammülümüz yok, netice almak zorundayız".
Türk milletinin karakterinden, vicdanından çıkan AK Parti'nin, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da toplumsal merkeze yaslanarak siyasetini yürüteceğini, hiçbir uca savrulmayacağını kaydeden Erdoğan, AK Parti'nin uçların değil merkezin partisi olduğunu vurguladı. Erdoğan, "AK Parti'nin ortaya koyduğu yeni siyaset modeli halkın temel değerlerini, Cumhuriyet'in kazanımlarını uzlaşma zemini olarak ele alın bir siyasettir. Uçlar ve aşırılıklar yerine orta yolu önermektedir. AK Parti her türlü köktenciliği, aşırılığı, radikalizmi reddeden, dine dayalı veya din eksenli bir parti değil insan eksenli bir parti, toplum mühendisliğini reddeden, orta yol, uzlaşma ve itidali esas alan bir partidir. AK Parti kimlik siyaseti yerine kimlikli siyaseti tercih eder. Biz bu yola böyle koyulduk" dedi.

"YAN GELİP YATMAYACAĞIZ"
Belediyelerde dinamik ve vizyon sahibi bir anlayışı kurumsallaştırarak yerel kalkınmayı sağlamak zorunda olduklarını vurgulayan Erdoğan, belediyelerde dürüstlük ve şeffaflığın kurumsallaşması, temsil ve katılımın en ideal şekilde sağlanması, şehir halkını topyekün nazara alacak bir vizyonun geliştirilmesinin esas alınması gerektiğini dile getirdi. Erdoğan, "Tüyü bitmemiş yetimin hakkı sizde. Bunu kılı kırk yararak tasarruf etmelisiniz. Halkımızın gönlüne girmeli, halkımıza da gönlünüzdeki özel yere yerleştirmelisiniz. AK Parti geçici bir rüzgarın, dönemsel bir yönelişin, tesadüflerin eseri değil, kökleri milletin vicdanında olan ve uzun yıllar içinde milletin ruh kökünde mayalanan bir temel arayışın partisidir. AK Parti'nin oturduğu bu adreste ev sahibi kim diye sorabilirsiniz. Ev sahibi milletin ta kendisidir. AK Parti şu anda evsahibi Türk milleti olan bu adreste oturuyor ve burada hizmet üretmeye çalışıyor. Millete rağmen değil milletle birlikte büyüyeceğiz" diye konuştu.

Erdoğan, AK Parti'nin önümüzdeki dönemde de çok çalışması gerektiğini dile getirerek, gelecek yıl için seçim yaşanacağına işaret etti. Erdoğan, "Önümüzde iki önemli seçim var. Cumhurbaşkanlığı seçimi ve milletvekili seçimleri var. Yan gelip yatamayız. Çok çalışmalıyız. Yaptıklarımızı sürekli anlatacağız. Nereye gidersek anlatacağız" dedi.

"BİZİ IMF İLE YENMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümünü hükümetin eğitim, sağlık, ulaşım, sosyal güvenlik ve ekonomi alanındaki icraatlarına ayırdı. Muhalefetin AK Parti'yi IMF ile yenmeye çalıştığını dile getiren Erdoğan, bazı çevrelerin 'Türkiye'nin borcu çok' aldatmacası içerisine girdiğini söyledi. "Borç yiğidin kamçısıdır" diyen Başbakan Erdoğan, "Hep IMF, IMF diyorlar. Bunlarla bizi yenmeye çalışıyorlar. Türkiye, IMF'nin kurucu ortaklarından biridir. Sonradan katılmadı. Bundan önce gelen tüm hükümetler IMF ile masaya oturdu, stand-by anlaşması yaptılar. Bunun içinde CHP, Anavatan, MHP, DYP'si de var. Bunların hepsi de IMF'ye borçlandı. Biz göreve geldiğimizde Türkiye'nin IMF'ye borcu 23 milyar doların üzerindeydi, şimdi 9.7 milyar dolara düştü. Nereden nereye. Halep ordaysa arşın burada. IMF ile yaptığımız müzakereler dünya piyasalarında kredibilitemizi arttırıyor" şeklinde konuştu. Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğlu'nun çalışmalarını son aşamaya getirdiği bir hazırlığı da açıkladı. Erdoğan artık geçici işçi diye bir şey olmayacağını belirterek, "Çalışma tamamlandıktan sonra kadrolu daimi işçi ve mevsimlik işçi olacak. Geçici kadro yok. Bunu da bitiriyoruz" dedi.