Erdoğan, küresel bir tehdide, ancak küresel ölçekte bir cevap verilebileceğini söyledi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel bir tehdide, ancak küresel ölçekte bir cevap verilebileceğini, bunun da Medeniyetler İttifakı olduğunu bildirdi. Erdoğan, Çırağan Sarayı'nda devam eden ''Medeniyetler İttifakı Projesi Toplantısı''nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ortak evrensel değerlerin güçlü bir savunucusu olmaya devam edeceğini belirterek, zaten Medeniyetler İttifakı girişiminin de aynı amaca hizmet ettiğini söyledi.
Medeniyetler İttifakı girişiminin, ''Türkiye AB'ye üye olduktan sonra da devam edeceğini'', gelecek nesilleri de kuşatacak, uzun soluklu bir proje olduğunu vurgulayan Erdoğan, tarihin herhangi bir dönemine bakıldığında etkin kültürler, inançlar ve toplumlar arasındaki ilişkilerin, insanlığın genel konumu hakkında daima temel bir gösterge oluşturduğunu anlattı. Başbakan Erdoğan, bu ilişkilerde işbirliğinin refahı, çatışmanın ise yokluğu getirdiğini de dile getirerek, insanlık tarihinin, önde gelen kültürler arasında uyum, işbirliği ve beraberce kalkınmanın söz konusu olduğu dönemlerle dolu olduğunu belirtti. Erdoğan, karşılıklı anlayış ve işbirliği ile gelişmelerin yaşandığı bu dönemlerin, tarihin akışı içinde altın çağlar olarak anıldığını ifade ederek, ''Ancak bugün bizler, maalesef bir altın çağ içinde olduğumuzu söyleyemeyiz. İşte Irak'ta olanlar, Filistin ve İsrail arasında olanlar...'' dedi.
GİDEREK ARTAN HAKSIZLIK VE EŞİTSİZLİKLER
Giderek artan haksızlık ve eşitsizlikler, büyütülen korku ve şüphelerin, tüm dünyada karşılıklı nefret, ön yargı, öfke ve hoşgörüsüzlüğü beslediğini de anlatan Erdoğan, bu kısır döngünün, küresel çaptaki kopukluklarla birleştiğinde tehlikeli bir karışıma dönüştüğünü, bunun da duygu, düşünce ve eylemlerde aşırılıklara yol açtığını vurguladı. Başbakan Erdoğan, küreselleşmenin, insanlık tarihinin en hızlı teknolojik gelişmelerinin yaşandığı günümüzde, maalesef her toplumun nimetlerden yeterince yararlanamamasına neden olduğunu söyledi.
Erdoğan, dolayısıyla toplumlar arasında ortaya çıkan uçurumların daha da derinleştiğini, farklı kültür ve inanç sistemlerinin birbirlerini tanıyıp anlamaya çalışmak, ortak insani değerler etrafında buluşmak yerine, birbirlerine karşı durduklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu en belirgin şekilde İslam dünyası ile batı arasındaki karmaşık ilişkilerde ortaya çıkmaktadır. Şüphesiz bu yeni bir durum değildir. Ancak bu soruna çok acil müdahale edilmesi gerektiği de açıktır. Onun için biz Türkiye olarak, bu kırılmanın daha da derinleşmesini engelleyeceğine, çatışma yerine karşılıklı anlayışı yeniden sağlayacağına inandığımız Medeniyetler İttifakı girişimine büyük önem veriyoruz. Torunlarımızın, gelecek nesillerin barış ve refah içerisinde yaşayacakları çatışmasız bir dünya için bu girişimi gerçekleştirmek, bu projeyi hayata geçirmek zorundayız.''
NİHAİ AMAÇ
Başbakan Erdoğan, bugün toplantı sırasında Yüksek Düzeyli Grup Eş Başkanları Devlet Bakanı Mehmet Aydın ve İspanyol Prof. Frederico Mayor'un kendilerine sunduğu raporun, bu sürecin önemli bir bel kemiğini teşkil edeceğini kaydederek, raporda eğitim, gençlik, göç, medya gibi birçok alanda çeşitli faaliyetlerin öngörüldüğünü söyledi. Erdoğan, nihai amacın, ''farklı inanç ve kültürler arasında karşılıklı saygıya dayalı bir paradigma geliştirerek, toplumlar ve devletler arasındaki ilişkilerin daha fazla bozulmasını engelleyecek kapsamlı bir koalisyon kurulması'' olduğunu bildirdi.
Karşı karşıya bulunan uçurumların ancak böyle bir koalisyonla aşılabileceğini ve ortak insani değerlerin ön planda olacağı bir dünya inşa edilebileceğini anlatan Erdoğan, böylesine büyük bir uluslararası koalisyonun kapsamının çok boyutlu ve yaşanabilir nitelikte olması gerektiğini dile getirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti: ''Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk, dünya milletlerini aynı apartmanda yaşayan kapı komşularına benzetmiştir. Böyle bakıldığında hiçbir milletin kaderi diğerinden ayrı değildir. Ve sanırım bu benzetme en çok da 21. yüzyılın küreselleşen dünyası için geçerli olmalıdır. Alt katta çıkan yangın, en üsttekini de kaçınılmaz olarak etkileyecek. Atlantik'in bir yakasında yaşanan çatışma, diğer yakasındakilerin de huzur ve rahatını mutlaka kaçıracaktır. Onun için diyorum ki; küresel bir tehdide ancak küresel ölçekli bir cevap verilebilir. Bu da medeniyetler ittifakıdır. Bugün burada bütün ülkeleri medeniyetler ittifakı girişimini desteklemeye çağırıyorum. Diyorum ki; gelin hepimiz bu ortak amaç etrafında kenetlenelim.''