Başbakan Erdoğan, İslam ülkelerinin sahip olduğu fiziki ve beşeri kaynaklar ile kültürel ve manevi mirasını pekiştirecek işbirliğine gitmelerinin şart olduğunu söyledi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, İslam ülkelerinin sahip olduğu fiziki ve beşeri kaynaklar ile kültürel ve manevi mirasının açtığı ufkun, küresel çözümler üretilebileceğini vaat ettiğini vurgulayarak, İslam ülkelerinin sıkı bir işbirliğine ihtiyacı olduğunu, bu durumun her açıdan aciliyetinin herkesin malumları olduğunu söyledi. Erdoğan, "Ama biz bunun farkında değiliz, altyapı üstyapı çalışmalarımıza baktığımız zaman çok geri ama yeraltı kaynaklarımıza baktığımız zaman çok zengin. Onunla da maalesef artık 'bir şey yapmaya gerek yok, şöyle başımızı elimizle beraber kavuşturalım, yan gelelim yatalım' anlayışı ile bir yere varmamız mümkün değil" dedi. "İslam ülkeleri dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 20'sine, buna mukabil, dünya iktisadi hasılasının yüzde 5'ine sahip bulunmaktadır" diyen Erdoğan, "geçtiğimiz yıl dünyada kişi başına düşen ortalama milli gelir 5 bin 700 dolar civarındayken, İslam ülkelerinde bu rakam bin 200 dolar düzeyinde seyretmiştir. İslam Konferansı Teşkilatı üyesi 57 ülkenin 22 tanesi Birleşmiş Milletler tanımlamalarına göre en az gelişmiş ülke statüsündedir. Bir diğer deyişle, bu 22 ülkede kişi başına yıllık ortalama gelir 750 doların altındadır" diye konuştu. Erdoğan, uzun zamandır çözüm aranılan bu sorunları çözebilmenin ancak bütüncül bir yaklaşım geliştirme ve çözüm arayışını samimi bir öz eleştiri temelinde yürütmekle mümkün olabileceğini vurguladı. İslam ülkelerinde iktisadi faaliyetlerin öngörülebilir, güvenli ve rahat bir zeminde yapılabilmesi için gerekli olan idari ve yasal düzenlemelerin öne çıkarılması gerektiğini kaydeden Erdoğan, "Rekabete açık, özel mülkiyet ve yatırımların güvence altında olduğu, özel teşebbüsün özendirildiği, piyasa ve yatırım ortamlarını gerçekleştirmek için hükümetlerimiz cesur kararlar almalıdır" dedi. Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: "Şunu unutmayalım, makas çok açık, çok çalışmamız gerekiyor. Bu asrın bir paylaşım asrı olduğunu unutmamamız gerekiyor. Aksi takdirde teröre verdiğimiz kurbanlar ortadadır. Savaşlarda kaybettiklerimiz ortadadır ve bu süreç devam edecektir, biz kendimize gelmedikçe"