Erdoğan'dan Batı'ya İslam mesajı

Başbakan Erdoğan, İslam adına şiddete başvuranların İslamı temsil etmediklerinin bilinmesini istedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Müslüman ülkelerin batıda daha iyi anlaşılabilmesi için İslamiyet'e daha objektif bakılması, İslam adına şiddete başvuranların İslamı temsil etmediklerinin görülmesi gerektiğini kaydetti. Erdoğan, ABD ziyaretinin ilk ayağını oluşturan New York'ta, Dış Siyasi İlişkiler Konseyi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, dış politikasıyla, çevresindeki ülkeleri dış dünyaya açılmaya ve uluslararası hukuk çerçevesinde kalmaya teşvik ettiğini belirtti. İslam dünyası ile Batı arasında bir karşıtlık olduğu kanaatinin yanıltıcı bir indirgemeciliğin vardığı sonuç olduğunu belirten Erdoğan, "Bu yanılgıya düşenler her iki tarafta da mevcuttur. Zengin bilgi kaynakları, değerli üniversiteleri, sosyal bilimlerdeki ileri konumuyla ABD bu yanılgının küresel düzeyde aşılmasına katkıyı yapabilecek imkanlara sahiptir" dedi. Türkiye'nin değerler bütünü olarak gördüğü Avrupa ile AB aracılığıyla gerçekleştirilecek bütünleşmenin basit bir ortaklığın ötesinde bir anlam ifade edeceğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti: "Türk halkının Müslüman olması, genelde batıyla ve özelde Avrupa ile yoğun etkileşime girmesine, Avrupa'daki kurum ve örgütlere etkin bir üye olarak katılmasına engel olmamıştır. Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin başarılı şekilde tamamlanması da, Müslüman bir toplum olarak, ortak, evrensel ve demokratik değerler temelinde Avrupa halklarıyla uyumunun yeni bir göstergesi olacaktır." "ABD ile birlikte yürüttüğümüz barış ve adalet arayışımız soğuk savaş boyunca devam etmiş ve bu dönem sona erdikten sonraki ilk büyük çatışmayı oluşturan birinci Körfez savaşında da etkili bir şekilde ortaya konmuştur" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu savaş sonrasında uygulanan yaptırımların Türk ekonomisi üzerindeki çok olumsuz yansımalarına rağmen Türkiye 'Huzur' ve 'Kuzeyden Keşif' operasyonlarıyla uluslararası koalisyona verdiği desteği sürdürmüştür. Esasen Türkiye ve ABD olarak, uluslararası barışı tehdit eden ihtilafların sona erdirilmesi ve barışçı çözümler bulunmasına yönelik ortak çabalarımızı daha geniş bir coğrafyada da ortaya koyduk. Bugün de, Irak'a barış ve istikrarın getirilmesi ve Irak'ın uluslararası topluma kazandırılması yolundaki ortak çabalarımız sürmektedir."