Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Abone olİNTERNETHABER
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünkü grup toplantısında 'Ağzından salyalar akıyor' diye sert dille eleştirdiği MHP lideri Devlet Bahçeli'ye öfkesi dinmedi.
AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, Bahçeli'ye bu kez "MHP'yi marjinal sol örgütlerin maymunu” haline getirdin sözleriyle yüklendi.
Devlet Bahçeli'nin "Pınarhisar'daki günlerini arayacaksın" sözüne ikinci kez yanıt veren Erdoğan, "Ey Bahçeli, senin ölüm tehditlerine bile boyun eğmeyiz, pabuç bırakmayız” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'ndaki konuşmasının satırbaşları şöyle:
BANANE DEYİP SIRTIMIZI DÖNEMEYİZ
Bizim Suriye'de, Irak'ta Türkmen kardeşlerimiz tehdit edilirken 'banane' deyip, oralardaki tehditlere sırtımızı dönemeyiz. Türkiye gerek Musul'da alıkonulan vatandaşlarımızla ilgili olarak, gerek Irak ve Suriye'deki Türkmen kardeşlerimizle ilgili olarak ne yapılması gerekiyorsa fazlasıyla yapıyor.
İnanın Cumhuriyet tarihinde örneği görülmemiş bir şekilde son derece yoğun, çok boyutlu ve son derece kararlı biçimde yapılması gereken herşeyi yapıyoruz.
'HER TÜRLÜ SENARYOYA HAZIRLIKLIYIZ'
Musul’da alıkonulan kardeşlerimiz için yoğun irtibat halindeyiz. Her türlü senaryoya karşı hazırlıklıyız. Can güvenliğini tehdit edecek girişimden kaçınıyoruz. CHP ve MHP bu milletin sorumluluğunu taşımadı. Vatandaşlarımızın can güvenliğini tehdit edecek son derece sorumsuz çaba içerisindeler.
'KANLI, ALÇAKÇA SİYASET'
Bizim 80 vatandaşımız bir örgütün elinde alıkonulmuş haldeler. Bu CHP, MHP ve onların yandaş medyası bizim bu örgütle ilgili kışkırtıcı açıklama yapmamızı, adeta yangına körükle gitmemizi bekliyorlar. İşte bu kanlı, alçakça bir siyasettir.
'AFEDERSİNİZ MAYMUNU HALİNE GETİRDİ'
Ne CHP'de ne MHP'de ilke kalmadı, sınır kalmadı, fikir zaten hiç kalmadı. Devlet Bahçeli MHP'yi aldı CHP'nin yedeği, Pensilvanya'nın oyuncağı, marjinal sol örgütlerin afedersiniz maymunu haline getirdi.
'KAFA ÜSTÜ ÇAKILACAKLAR'
Kılıçdaroğlu, çıkmış Anayasa Mahkemesi’ni övüyor. Bir yerde ayakları dolanacak kafa üstü çakılacaklar.
Biz bu yola millet için, ülke için, bayrak için ölmeye çıktık. Değil hapis, ey Bahçeli, senin ölüm tehditlerine bile biz boyun eğmeyiz, pabuç bırakmayız. Her nefis er geç ölümü tadacaktır. Mesele şairin ifadesiyle ölümü korkutmaktır.
'ALINLARINDAKİ LEKEYLE YENİLMİŞ OLACAKLAR'
MHP’nin kendi iradesi yok. Kendi içinden aday çıkarmaya cesareti yok mu? MHP’ye gönül veren kardeşlerim, 'Bu seçimde bizim irademize saygısızlık yaptın' diyecekler ve kendi iradelerini sandıkta gösterecekler. Aynı şey CHP’li kardeşlerimiz için de geçerli. 10 Ağustos'ta bir kez daha yenilmiş olacaklar. Alınlarındaki lekeyle yenilmiş olacaklar.
Hiçbir küresel ya da ulusal yatırımcı böyle bir ülkede yatırım yapmaz. Sadece kendilerini düşünüp, zengin ettiklerini daha da zengin yaptılar.
Genel başkanlık, bakanlık koltuğu bizler için hep ateşten gömlek olmuştur. 12 yıl boyunca ülke için, millet için çalıştık. Bundan sonra da aynı kararlılıkla çalışacağız.
'BİZ YANLIŞ YAPARSAK...'
Biz yanlış yaparsak inanın Myanmar'ın ayakta kalma davası, Afganistan'ın güvenlik davası, Somali'nin yoksullukla mücadelesi zarar görür. Eğer bir hayal kırıklığı yaşanırsa emin olun AK Parti teşkilatı içinde değil, Türkiye Cumhuriyeti içinde değil, yönünü Türkiye'ye dönmüş milyonlarca mazlumun içinde hayal kırıklığı yaşanır.
'BİZ DAVA PARTİSİYİZ'
CHP’nin genel müdürü hata yaptığında sadece kendisine ve partisine zarar verir. Aynı şekilde MHP’nin başındaki zat, BDP de aynı şekilde. Diğer partiler de aynı şekilde. Biz dava partisiyiz. Biz hata yaparsak, bundan dava zarar görür, Türkiye zarar görür.
'İSİMLERİ TARTIŞAN DAVAYA HAKSIZLIK EDER'
Aramızdan birini cumhurbaşkanlığı makamına uğurlayacağız. Görev değişecek, yetki değişecek ama dava mücadelesi değişmeyecek. Kim ki isimleri tartışırsa inanın sadece partimize değil, teşkilatımıza değil, en başta bu büyük, bu kadim davaya haksızlık eder. İsimler de rütbeler de makamlar da mevkiler de bu dava, hareket içinde ehemmiyeti en düşük unsurlardır.
'SEÇİM İMTİHANDIR'
Adayımız kim olursa oluşun. Büyük Türkiye sancağının en güçlü şekilde dalgalanacağının kimsenin şüphesi olmasın. Önümüzdeki seçim bir imtihandır.
'GENEL SEÇİMLERİN İŞARET FİŞEĞİ'
Salı günü adayımızı açıklayacağız. Adayımız için milletimizden yetki isteyeceğiz. Bu seçim aynı zamanda 2015'te yapılacak genel seçimlerin bir işaret fişeğidir, bunu da unutmayacağız. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra çok farklı bir Türkiye'nin kapıları açılacak."