Aralarında Oscar ödüllü sinemaclar ile sanatçı ve yazarların olduğu 30 ünlü, Başbakan Erdoğan'a açık mektup yayımlayarak, Gezi Parkı eylemlerinin şiddetle bastırılmasını kınadı. Mektupta, Erdoğan'ın mitingleri Nazi toplantılarına benzetiliyor.
Abone olAralarında Susan Sarandon, David Lynch ve Sean Penn gibi ödüllü sinemacıların olduğu bir grup ünlü, "Türkiye Başbakanına Açık Mektup" başlıklı bir metinle, Gezi Parkı eylemlerinde uygulanan polis şiddetini kınadı.
Metinde, Başbakan 'ın Gezi Parkı eylemlerine karşılık olarak düzenlediği "Milli İradeye Saygı" mitingleri, Almanya'da faşist Adolf Hitler döneminde düzenlenen mitinglere benzetiliyor.
Dünya çapında ünlülerden oluşan grup, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) taraf olduğuna dikkat çekerek, 5 gencin ölümüne yol açan olayların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) gündemine gelebileceği vurgulanıyor.
İngiltere'de yayımlanan Times gazetesinde yer alan ilanda Türkiye'den sadece ünlü piyanist ve besteci 'ın ismi yer alıyor.
'Nuremberg Toplantısı' benzetmesi
Başbakan Erdoğan'a hitaben kaleme alınan mektupta, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı'nda başlayıp Türkiye geneline yayılan barışçıl gösterilerin polis tarafından "şiddetlice bastırılması" kınanıyor.
Mektupta, olaylar sırasında 5 kişinin öldüğü, biber gazının rastgele kullanılması nedeniyle 11 kişinin gözünü kaybettiği ve 8 binden fazla kişinin yaralandığı hatırlatılıyor.
Ünlüler, Başbakan Erdoğan'ın taraftarlarına seslendiği mitingleri ise Almanya'da Adolf Hitler liderliğindeki Nazi Partisi'nin 1923-1938 arasında düzenlediği mitinglere benzetiliyor: "Taksim Meydanı ve Gezi Parkı'nın tarifsiz bir acımasızlıkla boşaltılmasından yalnızca günler sonra İstanbul'da, Nuremberg Toplantısı'nı andıran bir miting düzenleyerek, tek suçları dikta yönetiminize muhalefet etmek olan 5 ölüye tam bir saygısızlıkta bulundunuz."
Türkiye'deki tutuklu gazeteci sayısının Çin'de ve İran'da tutuklu bulunan gazetecilerin toplamından fazla olduğu belirtilen mektupta, göstericilerin "çapulcu" veya "dış destekli teröristler" olarak tarif edilmesine de tepki gösteriliyor: "Gerçekte onlar sadece, Türkiye'nin kurucusu Kemal Atatürk'ün belirlediği şekilde Laik Cumhuriyet olarak kalmasını isteyen gençlerdi."
Mektubun son bölümündeyse, Başbakan Erdoğan'ın Avrupa liderlerinden gelen eleştirilere "Türkiye'nin egemen devlet oluşu" ile karşılık vermesine değiniliyor. Türkiye'nin 1949'dan beri Avrupa Konseyi üyesi olduğunu hatırlatan ünlüler, AİHS altında imzası olan Türkiye'nin son olaylarla ilgili AİHM önünde savunma yapmak zorunda kalabileceği kaydediliyor.
Mektupta imzası bulunanlar arasında sinemacıların çokluğu dikkat çekiyor. Altın Palmiye ödüllü Yönetmen David Lynch, Oscar ödüllü oyuncular Susan Sarandon, Sean Penn ve Sir Ben Kingsley ile yine Oscar ödüllü senaristler Sir Tom Stoppard, Christopher Hampton, Lord Julian Fellowes ve "Schindler'in Listesi" filminin yapımcısı Branko Lustig bunlardan bazıları.
Ayrıca, Türkiye kamuoyunun Atatürk biyografisiyle tanıdığı tarihçi Dr. Andrew Mango ve Türkiyelilerle Kıbrıslıların yoğun olduğu Kuzey Londra'yı parlamentoda temsil eden milletvekili Jeremy Corbyn'in de imzası mektubun altında yer alıyor.