Başbakan Erdoğan Euronews'e verdiği röportajda küresel krizin Türkiye'yi gerçekten teğet geçtiğini yineledi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisinin, küresel finans krizinden en az etkilenen ülkeler arasında yer aldığı gibi, krizi de en hızlı atlatan ülkelerin başında geldiğini belirterek, "2010 ve sonrasında Türkiye'nin en hızlı ilerleyen ekonomiler arasında yer alacağı, uluslararası kuruluşlar tarafından güçlü şekilde teyit ediliyor. Özellikle kredi derecelendirme kuruluşları, bunu son 2-3 ay içerisinde teyit ettiler" dedi.
Başbakan Erdoğan, Euronews'in Türkçe yayına başlaması dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmanın başında Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı'na seçilen Antalya milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu'nu kutladı.
Dünyanın en çok izlenen haber kanalı Euronews'un bu akşam böyle anlamlı bir mekanda 9. dilde Türkçe yayına başlayacağını anımsatan Erdoğan, bu işbirliğini gerçekleştiren TRT ile Euronews yetkilileri ve Türkçe yayın ekibini tebrik etti.
Türkiye'nin son 7 yıllık dönemde başta dış politika ve ekonomi olmak üzere her alanda önemli atılımlar gerçekleştirdiğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye, 7 yıl önce dünyanın 26. büyük ekonomisiyken bugün 17. büyük ekonomisi haline geldi. Bu istikrarlı büyüme sayesinde G-20 ülkeleri arasında yerini almış bulunuyor. Küresel krize rağmen 2009'da da ihracatı 100 milyar doları aştı ve 102 milyarı aşan bir konuma ulaştı. Ülkemiz doğrudan uluslararası yatırımlar için bir cazibe merkezi olduğu kadar, Türk iş adamları da küresel yatırımlarıyla öne çıktılar ve dünya müteahhitleri arasında bildiğiniz gibi Türkiye, Çin'den sonra. Çin 51 firmayla birinci, Türkiye 31 firmasıyla ikinci sıraya oturdu.
Türkiye ekonomisi, küresel finans krizinden en az etkilenen ülkeler arasında yer aldığı gibi, krizi de en hızlı atlatan ülkelerin başında geliyor. 2010 ve sonrasında Türkiye'nin en hızlı ilerleyen ekonomiler arasında yer alacağı, uluslararası kuruluşlar tarafından güçlü şekilde teyit ediliyor. Özellikle kredi derecelendirme kuruluşları, bunu son 2-3 ay içerisinde teyit ettiler.
Aynı şekilde, bu dönemde dış politikamızda aktif, dinamik, çözüm odaklı, çözümü zorlayan bir performans sergilendi. Bölgemizde ve dünyada her zaman barışı savunduk, istikrara vurgu yaptık. Huzur ve güvenlikten yana tavır koyduk. BM Güvenlik Konseyi'ne üye olarak küresel barışa katkı sağlarken, İspanya ile birlike medeniyetler ittifakına eş başkanlık yaparak diyaloğu, hoşgörüyü öne çıkardık."
Kendilerinin ve milletin yarım asırlık rüyası ve hedefi olan AB'nin, gerçekleştirdikleri reformlar sayesinde bu dönemde somut bir proje halini aldığını belirten Başbakan Erdoğan, sürecin belirgin bir şekilde işlemeye başladığını ve devam ettiğini vurguladı.
Başbakan Erdoğan, İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti olarak çok farklı etkinliklere ev sahipliği yapacağına dikkati çekerek, kentin başta Avrupa olmak üzere dünyadan çok daha fazla ziyaretçiyi ağırlayacağını ifade etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'nin dışında kaldığı bir AB, her yönden eksiktir. Dünyanın tamamıyla iletişim kurabilen, özellikle içinde bulunduğu bölgeyle ortak bir tarihi ve kültürü paylaşan Türkiye, AB için yük değil tam tersine eşsiz bir fırsattır. Biz tüm süreç boyunca bu tezimizi en güçlü şekilde ifade ettik, etmeye de devam ediyoruz" diye konuştu.