BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.961,48
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Erdoğan'a ağır yanıt

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki 'Dersim' polemiğinde tansiyon giderek yükseliyor.

Abone ol

İNTERNETHABER- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki "Dersim" polemiğinde tansiyon giderek yükseliyor. 

Başbakan Erdoğan'ın "Hangi aşirete ait olduğunu açıkla!" sözünü sert dille eleştiren Kılıçdaroğlu, sözünü sakınmadı:

"İnsanların soyuyla, mezhebiyle, inancıyla meşgul olmayı siyaset sananlar, kendi soyuyla sopuyla sorunu olanlardır."

MECLİS KAÇKINI                                                                                 

Acil şifalar diledi
Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasına cumartesi günü ameliyat olan Başbakan Erdoğan'a acil şifalar dileyerek başladı. Kılıçdaroğlu, "Umarım bir an önce sağlığına kavuşur ve görevinin başına döner" dedi.

Konuşmasının bir bölümünü CHP'li belediyelerin Alman Vakıfları aracılığıyla PKK'ya yardım ettikleri iddilarına ayıran Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ı "Meclis kaçkını" ilan etti.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin bugünkü grup toplantısında yaptığı konuşmanın önemli başlıkları özetle şöyle:

KENDİ SOYUNLA SORUNUN VAR

Bana 'Hangi aşirete ait olduğunu açıkla!' dedi. Ben de 'Kin ve nefret tohumları ekiyorsun' dedim. Sadece 'Vay sen bunu nasıl söylersin' diye beni eleştirdiler. Bir kişi çıkıp da 'Sayın Erdoğan, sen bir insanın inancını sorgulayacak yetkiyi nereden alıyorsun?',' Bu ayıbı nasıl yapıyorsun' diyen çıkmadı. İnsanların soyuyla, mezhebiyle, inancıyla meşgul olanları siyaset sananlar, kendi soyuyla sopuyla sorunu olanlardır.

Biz büyük bir imparatorluğun torunlarıyız. Biz bir milletiz artık. Çanakkale'de Sakarya'da Yemen'de yatanların evlatlarıyız. Sayın Erdoğan, böyle bir ulusun topraklarına nifak tohumlarını ekmeye ne hakkın var.

BEN SADECE DERSİMLİ DEĞİLİM!

Ben bu sorulara yanıt vermeyi, ulusumuza, şehitlerimize hakaret sayarım. Erdoğan unutmasın. Ben sadece Dersimli değil, ben Trabzonluyum, İzmirliyim, Hakkariliyim, Diyarbakırlıyım, Uşaklıyım, ben Türkiyeliyim.

ERDOĞAN'A DEDESİYLE SALDIRDI

Yunan birlikleri Polatlı'ya dayanınca başkenti Ankara'dan Kayseri'ye almak istediler. Meclis'te buna "Biz kaçmaya değil ölmeye geldik" diye karşı çıkan tek kişi Tunceli milletvekiliydi. Sen de bize "Dedenin tavuk kümeslerinde nasıl saklandıklarını" anlattı. Ben sana ne diyim.

CAHİL OLMAK YETMEZ, ERDOĞAN OLMAK LAZIM

Dersimliler ilk kez Cumhuriyet döneminde 1. sınıf vatandaş olmuşlardır. Bugün Dersimlilerin korkusu varsa sahip oldukları kazanımların elinden alınmasıdır.

Dersim cayır cayır yansa senin yüreğin yanmaz. Senin Dersimle değil, Cumhuriyetle derdin var. Bu ülkede o dönemi CHP'nin tarihi olarak görmek için cahil olmak gerekir. Ama sadece cahil olmak yetmez, Recep Tayyip Erdoğan olmak lazım. Biz tarihimizden korkmayız, yüzleşmekle gurur duyarız. Biz Osmanlıyı da Selçukluyu da sahipleniriz.

ÖZÜR DİLEMEDİ!

Sayın Başbakan özür falan dilemedi.

Ne dedi o konuşmasında, "Devletin özür dilemesi gerekiyorsa, literatürde varsa ben özür dilerim."

Devlet yaraları sararak özür diler. Eski hataları tekrarlamamak için özür diler. Hükümet yalakalarına sesleniyorum:

Devlet hukuki zemin içinde özür diler.

ÖNERGEYİ NİYE KABUL ETMEDİN

CHP gerçekleri araştırma komisyonu kurulsun diye önerge verdi. AKP reddetti. Yalaka medya bunu bilmiyor mu?

Bu CHP'nin tarihi diyor. Peki senin tarihin ne? Sen ağaç kovuğundan mı çıktın? Sen kendi geçmişinden utanıyorsun, Cumhuriyet'in yükü sana ağır gelir.

"Gerçeklerle yüzleşmek istiyorsan, tarihinle yüzleşmek istiyorsan gel komisyonu kuralım."

MECLİS KAÇKINI

Kılıçdaroğlu'nun sert sözlerle eleştirdiği bir diğer konu ise Başbakan Erdoğan'ın 'Alman Vakıfları' iddiasıydı. Erdoğan'ın ısrarla PKK'ya yardım yapan CHP'li belediyeyi açıklamadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Sayın Başbakan çıktı 'CHP'li bir belediye Alman Vakıfları'ndan aldığı yardımları müteahhitler aracılığıyla PKK'ya aktarıyor' dedi. Ben de çıkıp, 'açıkla o belediyeyi' dedim. Tık yok. 'Açıklamazsan hakkında gensoru veririz' dedik yine ses yok. Gensoru verdik. Görüşmeleri Meclis TV yayımlamasın diye Cuma'ya aldılar, sonra da görüşmelere Sayın Başbakan gelmedi. 

YALANCIDAN BAŞBAKAN OLMAZ

Meclis kaçkını!. Neden gelmiyorsun?. Görüşmelerde bir tek bakan bir tek milletvekili de o belediyeyi açıklamadı. Biz de son çare CHP'li belediyeler olarak Başbakan Erdoğan hakkında tazminat davası açma kararı aldık.

Bu iddialar külliyen yalan. Böyle bir olay olsaydı her yerde çıkıp anlatırlardı. Yalaka televizyonları sayesinde Mısır'daki sağır sultan bile duyardı. Yalancıdan Başbakan olmaz.