BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.961,49
HABER /  GÜNCEL

Erdoğan YÖK'ü halka şikayet etti

Başbakan rdoğan, Kuveyt'e uçarken uçakta gazetecilerlerle sohbet etti. Erdoğan YÖK ve rektörlerin tavrını çirkin buldu.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Ana muhalefet partisi CHP ile bir uzlaşma sağlamadan YÖK konusunda yasal bir düzenleme yapmayacağız" dedi. Başbakan Erdoğan ilk olarak bir gazetecinin Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ile ilgili sorusunu cevaplandırdı. Erdoğan, "Milli Güvenlik Siyaset Belgesi aslında gecikmedi. Üzerinde biraz çalışılması kurumlar arasında mutabakatın sağlanması gerekiyordu. Bu nedenle bugüne kadar üzerinde çalışıldı. Mutabakat sağlandı. Ve bu Milli Güvenlik Kurulu'nda Bakanlar Kurulu'na tavsiye olarak gönderilmesine karar verildi. Gecikmenin sebebi budur. Bu belge gizlidir. Sizlere bu belgenin içiriği ile ilgili bir şey söyleyemem, ama başka yerlerden sızarsa onu bilmem. Bu belge Bakanlar Kurulu'nun onayı ile yürürlüğe girecek. Türkiye'nin iç ve dış politikası ile ilgili ayrıntıları içerdiği için bu belge gizlidir" dedi. "YÖK, DAVRANIŞLARIYLA ÜLKEDE GERGİNLİĞİN TARAFI HALİNE GELİYOR" Milli Güvenlik Kurulu'nda Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektör olayı gündeme geldi mi? Şeklindeki soruyu Başbakan Erdoğan, "Bu olay hiçbir şekilde kurulda gündem gelmedi. Sayın Cumhurbaşkanı dahil hiç kimse bu konuyu gündem getirmedi"şeklinde cevaplandırdı. YÖK'ün, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü'nün tutuklanması ile ilgili tepkilerine ilişkin olarak da Erdoğan şunları söyledi: "Hükümet olarak biz başından beri bu olayın dışında kalmaya özen gösteriyoruz. Hükümeti olayın içine zorla çekmek istiyorlar. Çıkıp konuşuyorlar. Bizi suçlayıp cevap hakkı doğuruyorlar. Biz de bu suçlamalara cevap verince işin içine çekilmiş oluyoruz. YÖK Başkanı Teziç'in bir televizyon kanalındaki açıklamasını dinledim. 'Diyor ki hükümet üniversitelere kadro vermiyor. Biz yargı kararı ile kadro alıyoruz' Kesinlikle böyle bir şey yok. Bakanlar Kurulu kararı ile üniversitelerimize kadro veriyoruz. YÖK Başkanı'nın rektörleri toplayıp topluca Adalet Bakanlığı'na gitmesi yine tüm rektörlerle topluca Van'a gitmesi son derece çirkindir. Bu YÖK tarihinde görülmemiş bir olay. Bu kadar bilim adamıyla oraya gitmekle yargıyı baskı altına almış olmuyor musunuz? YÖK Başkanı yanına birkaç bilim adamını alarak bunu yapamaz mıydı? YÖK, bu davranışlarıyla ülkede gerginliğin tarafı haline geliyor. Ülkede bilim adamları bunu yaparsa bunu, halka nasıl anlatırız. Ben YÖK Başkanı'nın seçilmesini müteakip kendisiyle yaptığım ilk görüşmede, 'Ben prensip olarak hiçbir konuda bilim adamlarıyla sürtüşmeye girmek istemem. Bir sorun olduğunda telefonum açık. Telefon edin bir araya gelip görüşelim. Sorunu çözelim' dedim. Ancak YÖK Başkanı bu yolu kullanmak yerine sorunları basın toplantılarıyla gündeme getirdi. YÖK; hükümet olarak kanunların bize verdiği yetkileri kullanmamızı engellemeye çalışıyor. Olayın meydan geldiği gün müsteşarım ile ilgili YÖK'ün verdiği haksız kararın zamanlaması çok ilginçtir. Bu bir misillemedir. Herkes işine baksın. Herkes işiyle ilgilensin. Kimse toplumu germesin ve iç huzuru bozmasın" "CHP'SİZ YÖK'TE YASAL DÜZENLEME DÜŞÜNMÜYORUZ" Başbakan Erdoğan, bu gerginliklerden sonra planladığınız YÖK reformunu yapacak mısınız? şeklindeki soruyu da şu şekilde cevapladı: "Şimdilik böyle bir planımız yok. Biz ana muhalefet partisi CHP ile bir uzlaşma sağlamadan YÖK konusunda yasal bir düzenleme yapmayacağız. CHP ile bir uzlaşma zemini sağlamamız lazım. Bu düzenlemeyi CHP dışında herhangi bir partiyle yapmayacağız. YÖK konusunda yasal bir düzenlemenin yapılmasıyla ilgili toplumsal uzlaşmada bir sıkıntı yok. Halk bu düzenlemenin yapılmasını istiyor. Ancak kurumsal uzlaşmada sıkıntı var. Biz bu reformu CHP ile uzlaşarak yaparsak TBMM'de sıkıntı yaşanmadan yasal değişiklik yapılabilir. Toplumsal uzlaşmanın yanında kurumsal uzlaşmayı da yakaladığımız gün YÖK konusunda yasal düzenlemeye kalkışırız" "SURİYE HAKKINDA YARGISIZ İNFAZ YAPMAK YANLIŞ" Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri suikastına ilişkin Suriye'ye yöneltilen suçlamalara ilişkin soru üzerine Başbakan Erdoğan, "BM'nin raporunda Hariri'nin katili şudur diye kesin bir tespit yok. Sadece zanlılar var. Suriye Devlet Başkanı Esat da diyor ki 'Suikastı yapanlar en yakınım bile olsa gereğini yapacağım' Bunu diyen bir devlet başkanına suçlular kesin olarak ortaya çıkmadan yargısız infaz yapmak yanlış. Bence Suriye Devlet Başkanı ile BM yetkilileri temas kurmalı, görüşmeli. Ben BM Güvenlik Konseyi'nin Suriye ile ilgili bir yaptırıma gideceğini sanmıyorum. BM Soruşturma Raporu net değil. Suriye yönetimi kendileriyle ilgili yargısız infaz yolunun açılmasından rahatsız" dedi. "RUSYA, KKTC'YE İŞADAMLARINI GÖNDERECEK" Başbakan Erdoğan, KKTC ile ilgili BM Genel Sekreteri Annan'ın hazırladığı raporun BM gündemine gelmesini veto eden Rusya'nın tutumunda bir değişiklik olup olmadığına ilişkin bir soruya ise şu cevabı verdi: "Ben, Rusya Devlet Başkanı sayın Putin ile telefon görüşmesi yaptım. Rusya'dan Kasım'ın ilk 15 günü içinde geniş bir Rus işadamı heyetini KKTC'ye gönderecek. KKTC uluslararası arenada iyi bir zemine oturdu. Talat'ı ABD davet ediyor. Talat şu anda herkesle görüşüyor. KKTC'ye her ülkeden yatırımcılar geliyor. KKTC güçleniyor. Almanya Başbakanı Merkel'in görevini devralmasından sonra KKTC konusunda kendisinden destek talep edeceğiz" BM'de Kıbrıs konusunda bir çalışma var mı? Şeklindeki bir soru üzerine Erdoğan şunları söyledi: "Sayın Annan bize bu yıl içinde bir gelişmenin olacağını söyledi. Annan'ın bir çalışması var. Onun sonucunu beklemek lazım. KKTC'ye uygulanan izolasyonlar kaldırılmadan biz de Kıbrıs Rum kesimine uyguladığımız kısıtlamaları kaldırmayacağız. Bunu herkese söyledik. Herkes biliyor" "ÖZELLEŞTİRMELER KONUSUNDA VİCDANIM SON DERECE RAHAT" Dubaililer gibi Kuveyt'ten de Türkiye'ye yatırımcılar bekliyor musunuz? Tarzındaki bir soruyu Erdoğan "Dubai'den yatırım için iki büyük grup geldi. Kuveyt'ten de bu tür gruplar bekliyoruz. Ben ülkemi pazarlarım diyorum. Bunu yanlış yerlere çekmek isteyenler var. Bu insanların pazarlama ilminden marketing denen olaydan haberleri yok. Okusalar nelerin pazarlanabileceğini öğrenecekler" diye cevapladı. Başbakan Erdoğan, özelleştirmeler ile ilgili bir soruya da şu cevabı verdi: "OFER grubunun 3 Türk ortak ile birlikte aldığı TÜPRAŞ hisseleri, Galata Port ihalesi ve Kuşadası Limanı'nın özelleştirmesi konusunda vicdanım son derece rahat. Bunların hiçbirinde en ufak bir hukuksuzluk, haksızlık yok. TÜPRAŞ hisse olayını getirip OFER'e bağlayanlar neden diğer 3 Türk ortağı görmüyorlar. Onlardan bahseden yok".