Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğan Grubu'nun Mursi hakkında verilen idam kararı haberinde kendisinin de hedef gösterildiğini söyledi.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Haziran'da kolları sıvayıp yeni anayasa ve başkanlık sisteminin süratle hayata geçirilmesi için çalışmalara başlayacaklarını söyledi. Mısır'da Mursi için verilen idam kararının ardından Doğan Grubu'nun Mursi gibi yüzde 52 oy alan kendisini işaret ettiğini söyleyen Erdoğan, 28 Şubat'ta zirveye ulaşan vesayet düzelinin son sıkıntılarının da hep birlikte ortadan kaydıracaklarını kaydetti.
Erdoğan, Radisson Blu Hotel'deki yemekte bir araya geldiği sivil toplum örgütü temsilcilerine hitap etti. Muhabbet sofrasında olduklarını ve herkesi selamladığını ifade ederek, sözlerine başlayan Erdoğan, "Malum, muhabbetten Muhammed oldu hasıl, Muhammedsiz muhabbetten ne hasıl. İnşallah, Sevgili Peygamberimizin, şu anda izinde öyle bir STK gayreti ile bu sofrayı bereketlendiririz" dedi.
"CUMHURBAŞKANI SEÇTİRMEMEK İÇİN..."
Erdoğan, "Kayseri'nin tarihi aynı zamanda Anadolu'nun öz evlatlarının yıllarca ötekileştirilmiş, dışlanmış, ikinci sınıf muameleye tabi tutulmuş vatandaşlarının tarihidir" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
2007 yılında değerli kardeşim 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün adaylığını ilan ettiğimizde, biliyorsunuz önümüze olmadık engeller çıkartılmıştı. Eski Türkiye'nin güçleri el ele verdiler, bize kendi içimizden Anadolu'nun bağrından, bu topraklardan bir Cumhurbaşkanı seçtirmemek için her yola başvurdular.
'VESAYET DÜZENİNİN SON SIKINTILARINI ORTADAN KALDIRACAĞIZ'
Anayasa'yı ve tahammülleri çiğneme pahasına 367 gibi bir hukuk garabeti üreterek, önümüzü kesmeye çalıştılar. Biz, bu durum karşısında kararlı bir duruş sergiledik ve hemen milletimize müracaat ettik.
Seçim sonrasında Abdullah Gül kardeşimizi Cumhurbaşkanı olarak hak ettiği makama uğurladık. Akabinde, Kayseri'nin yüzde 82,1 gibi çok yüksek bir oranla destek verdiği anayasa değişikliğiyle cumhurbaşkanının doğrudan milletin oylarıyla belirlenmesinin önünü açtık. 10 Ağustos 2014 tarihinde Türkiye ilk defa Cumhurbaşkanını seçmek için sandığa gitti. Kayseri, yüzde 66 oy oranıyla Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir teveccühle şahsımı bu göreve layık gördü.
Ülkemizin geleceği bakımından son derece önemli bir dönüm noktası olan 7 Haziran tarihi yaklaştı. Bu seçimlerin ardından inşallah, yeni Türkiye'nin inşası yolunda daha süratli, daha verimli şekilde çalışmaya devam edeceğiz
Bu kutlu yola, mayın döşeyenlerin, bizi engellemek isteyenlerin, bize çelme takmaya çalışanların tüm umut ve beklentilerini boşa çıkaracağımıza inanıyorum. 1960 darbesiyle başlayan, 1971 muhtırası, 1980 darbesiyle tahkim edilen, 28 Şubat müdahalesiyle zirve noktasına ulaşan vesayet düzeninin son sıkıntılarını da hep birlikte ortadan kaldıracağız.
MURSİ HAKKINDA İDAM KARARI
Tevafuk ya o da yüzde 52 ile seçilmişti, biz de yüzde 52 ile seçildik. Şimdi o Doğan Medyası başlık atıyor, 'Şok karar, yüzde 52 halkın oylarıyla seçilmiş Mursi idama mahkum oldu.' Yani ne demek bu, ne demek istiyorsun. Ondan sonra itiraz sesleri yükselince, sosyal medyadan saldırılar başlayınca bu sefer hemen kaldırıyorsun. Kaldırıp, 'biz onu demek istemedik, şunu demek istedik, bunu demek istedik.' Şimdi köşe yazılarında da bunu yazıyorlar. Niye, çünkü bunlar dürüst değiller.
"MISIR DEMOKRASİNİN İDAM FERMANIDIR"
Bu karar, Mısır demokrasisinin idam fermanıdır aslında. Dün verilen kararla Mısır'daki demokrasi umutlarına, adalete, barış, huzur beklentisine bir kez daha kurşun sıkılmıştır. Ancak bu kararın sadece Mısır'ın cuntasını değil, Türkiye'deki gazeteci kılıklı bazı sivil darbecileri de sevindirdiğini görüyoruz. Eskiden beri attığı manşetlerle, yaptığı tetikçilikle darbecilerin sesi olmuş bir gazetenin internet sayfası, dün bu haberi şahsımı da ima edecek şekilde sevinçle verdi. Bundan birkaç gün önce de paralel örgütün militanı olan, geçmişi hukuk katliamlarıyla dolu bir savcı, bizi rahmetli Adnan Menderes'in akıbetiyle tehdit etmişti. Biri açıktan diğeri de güya imalı şekilde bizi beyaz gömlek ve yağlı urganla tehdit ediyor. Bu yağlı urganı zaten siyasilerin içerisinden yapanlar da oldu. İşte geçen gün Erzurum'da vatandaşın üzerine o yağlı urganı atıyor. Peki neticesi ne oldu. Millet ferasetiyle konuşur, milletin feraseti başkadır. Bu mahfillere bugün bir kez daha açık ve net olarak ifade ediyorum. Bunların yularını elinde tutan ağababalarına sesleniyorum, o üst akla sesleniyorum, biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Biz ölümü bir saat gibi kolumuzda taşıyoruz. Her zaman söylüyorum, korkaklar zafer abidesi dikemezler. Evelallah bizim Allah'tan başka kimseden korkumuz yok. Biz ölümü öldürmüşüz, sizin tehditleriniz vız gelir tırıs gider. Şayet bu tehditlerin, imaların aba altından sopa göstermelerin bizi yeni Türkiye'yi inşa yolundan vazgeçireceğini düşünüyorlarsa boşuna uğraşıyorlar."
"BU TEKERLEK TÜMSEKTE KALMAZ"
Ben de bizim için Menderes ve Mursi gibi bir akıbet hayalleri kuranlara diyorum ki, bu tekerlek tümsekte kalmaz. Bu davayı sürdürecek nice Tayyip Erdoğanlar var, nice Mursiler, nice Menderesler var, yeni Türkiye idealine omuz verecek milyonlarca Anadolu evladı var. Arkası gür geliyor. İşte Kayseri burada. Kayseri bu tekerliği tümsekte bırakır mı, Kayseri yarınlarına sahip çıkmaz mı, Kayseri bu darbeci zihniyete hak ettiği dersi vermez mi, paralel örgütüyle, bölücü örgütüyle, anamuhalefetiyle, diğer muhalefetiyle bir olup bu ülkenin, bu milletin tüm kazanımlarına saldıranlara Kayseri 7 Haziran'da 'dur' demez mi.
"PARALEL ÖRGÜT İŞ TUTUYOR"
"PARALEL ÖRGÜT İŞ TUTUYOR"
Çok enteresan şu anda, bölücü terör örgütüyle iş tutanlarla bu paralel örgüt iş tutuyor. Bu kadar açık, her şey ortada. İşte bugün gazetelerde de var, oturmuşlar beraberce ne yapacaklarının adımlarını atıyorlar. Yerine göre. Ne yapıp yapıp, bölücü terör örgütünün desteğindeki siyasi hareket barajı aşmalı, böyle bir gayretin içerisindeler."