Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ulusa Sesleniş programında çarpıcı açıklamalar yaptı
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Mesleki ve teknik eğitimde attığımız her adımın Türkiye'nin sınai kalkınmasına temel teşkil edeceğinin, kalkınma hızımıza çok önemli ivmeler kazandıracağının bilinciyle hareket ediyoruz'' dedi.
Erdoğan, ''Ulusa Sesleniş'' konuşmasında, 59. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olarak, kendilerine verilen emaneti en ideal şekliyle korumanın gayreti içerisinde olduklarını söyledi.
Ekonomik şartların her geçen gün iyiye gittiğini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Ekonomi iyiye gittikçe, bunu da bizler enflasyonda yaşadık, özelikle faizlerin düşürülmesinde yaşadık ve bu gelişmeleri, bu olumlu gelişmeleri süratle çalışanlarımıza, memur olsun, işçi olsun yansıtmanın gayreti içerisindeyiz. Ben bir ölçü veriyorum. Bu ölçünün üzerinde durmanızda çok büyük fayda var. Rakamlardan öte cebinizdeki rakamın hep alım gücüne bakınız. 4 sene önce ben acaba asgari ücretle ne alıyordum, bugün ne alıyorum? Eğer buna bakılırsa, objektif bir bakışla göreceksiniz ki, bugün dünden çok daha iyidir. Ama sizlere şunu rahatlıkla söylüyorum: Yarın bugünden daha iyi olacak.''
-ZORUNLU HİZMET-
Öğretmenlerin zorunlu hizmet konusunu da yeniden düzenlediklerini anlatan Erdoğan, il seviyesinde olan zorunlu hizmeti ilçe seviyesine indirdiklerini ifade etti.
Sayıları 575 bine varan öğretmenlerin, bulundukları ilçelerde zorunlu hizmetlerini yapabilmelerine imkan sağladıklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, zorunlu hizmet yapılacak il sayısını 51'den 38'e indirdiklerini, zorunlu hizmet dışında kalan il sayısını ise 30'dan 43'e çıkardıklarını söyledi.
-''DERS KİTAPLARINI ÜCRETSİZ DAĞITTIK''-
Erdoğan, hükümet olarak hem ailelerin eğitimle ilgili harcamalarına katkı yapmak, hem de ders kitapları konusunda yaşanan karışıklıkları önlemek için önemli bir uygulama başlattıklarını dile getirerek, şunları kaydetti: ''Son üç yıldır ve bu yıl dahil olmak üzere dördüncü yıla girmiş bulunuyoruz, ilköğretim okullarındaki öğrencilerimize ders kitaplarını ücretsiz olarak dağıttık. Bu ders yılından itibaren bu uygulamanın kapsamını daha da genişlettik. Artık lise öğrencilerimize de kitaplarını ücretsiz olarak veriyoruz. 18 Eylül sabahı okullarına giden ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerimizin tamamı ders kitaplarını sıralarının üstünde buldular. Hükümet olarak eğitime verdiğimiz önemi ortaya koyan bu uygulama Cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Türkiye'nin geleceğine yatırım anlamı taşıyan bu uygulamayı gerçekleştirmiş olmaktan da büyük mutluluk duyuyoruz. Yaklaşık 3,5 milyon öğrencimiz bu imkandan yararlanarak eğitimlerini daha rahat sürdürüyorlar ve geleceğe bu imkanlarla hazırlanıyorlar. Onlara bu imkanı hazırlamak bizim görevimizdir.''
-KREDİ BAŞVURUSU VE BURS-
''Öğrencilerimize maddi katkılarımız tabii ki bunlarla sınırlı değil'' diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bugün artık evraklarını eksiksiz olarak tamamlayıp burs ve kredi başvurusu yapan her öğrencimize mutlaka burs veya kredi imkanı sağlıyoruz. Ekonomik durumu yeterli olmayan öğrencilerimiz burs imkanından faydalanırken, diğer öğrencilerimiz de kredi alabiliyorlar. Krediler, aylık olarak öğrencilerimizin hesaplarına günü gününe yatırılıyor. Okul çağında olup da ekonomik sebeplerden dolayı eğitimlerini sürdüremeyen başarılı öğrencilerimize burs vermeye bundan sonra da devam edeceğiz.''
-YURTLARDA BARINMA-
Erdoğan, 2002 yılından bu yana toplam 523 bin 804 öğrenciye burs veren Milli Eğitim Bakanlığının, bu yıl yine 115 bin öğrenciye ayda 43 YTL burs desteği sağladığını belirtti. Öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını karşılamak için de büyük bir enerjiyle çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Farklı sebepler ve imkansızlıklarla eğitim imkanını kaybetme ihtimali olan öğrencilerimiz için yeni 116 pansiyonlu yurt açmış bulunuyoruz. Bu yurtlarda, bu ders yılından itibaren yaklaşık 16 bin öğrencimiz hiçbir ücret ödemeden bedelsiz olarak barınabilecektir. Yurtlarımızın barınma şartlarında da önemli iyileştirmeler gerçekleştiriyoruz. Öğrencilerimizin 4 kişilik odalarda kalabileceği yurtlarımızda koğuş sistemini kaldırarak karyola modeline geçtik.''
-MESLEKİ EĞİTİM-
Başbakan Erdoğan, mesleki eğitime de büyük önem verdiklerini ifade ederek, ''Zira, sürekli büyüyen ve gelişen sanayi sektörümüzün her seviyedeki eleman ihtiyacını karşılayabilmemiz için mesleki ve teknik eğitim imkanlarımızı da bir an önce oluşturmak zorundayız'' diye konuştu. Mesleki ve teknik eğitimi AB standartlarına çıkarmayı hedeflediklerine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti: ''Bunun için 434 yeni okul ve 1.812 bölüm açtık. Ayrıca, müfredat uygulamaları çerçevesinde 110 olan bölüm sayısını 42 alanda topladık. Mesleki ve teknik eğitimde attığımız her adımın Türkiye'nin sınai kalkınmasına temel teşkil edeceğinin, kalkınma hızımıza çok önemli ivmeler kazandıracağının bilinciyle hareket ediyoruz. Türkiye, mesleki ve teknik eğitim alanında mutlaka dinamik ve verimli bir seviyeye gelecektir. Bir başka önemli ihtiyacımız da her bilim kolunda Türkiye'yi çağdaş dünya seviyesine taşıyacak bilim adamlarının yetiştirilmesidir. Bu gerçekten hareketle Milli Eğitim Bakanlığımız önemli bir proje başlatmış bulunuyor. Bu proje kapsamında üniversitelerimizin yetişmiş, dünyadaki gelişmelere açık, donanımlı bilim adamı ihtiyacını karşılamak amacıyla her yıl 1.000 öğrencimizi yurt dışına göndereceğiz.''
-''TÜRKİYE AYDINLIK GELECEĞE DOĞRU İLERLİYOR''-
Türkiye'nin, hükümetin dördüncü görev yılını tamamlamaya yaklaştığı şu günlerde her gün artan bir zenginlikle aydınlık bir geleceğe doğru ilerlediğini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: ''Her gün Türkiye'nin dört bir tarafında yeni okullar, hastaneler, hizmet binaları, altyapı ve üretim tesisleri, yollar, konutlar, fabrikalar, iş ve ticaret merkezleri açılıyor. Gittiğimiz bütün şehirlerimizde, hızla çoğalmakta olan bu hayırlı başlangıçlar için artık toplu açılışlar düzenlemek zorunda kalıyoruz. Bu dinamizme, bu umuda, bu kalkınma atılımına, bu büyük değişime zemin hazırlayan güven ve istikrar ortamına gözümüz gibi bakmalıyız, üzerine titremeliyiz, birlik ve beraberlik içinde bunu korumalıyız. Gelecek için kenetlenmeliyiz, hedeflerimizden ayrılmamalıyız. Bu başarılara asla kıskanç gözlerle bakmamalıyız. Ülke nereden nereye geldi? Şimdi taş koyamaya değil, mevcut taşları ortadan kaldırma gayreti ile el ele verme zamanıdır. Bu yolda azimle ve karalılıkla ilerlemek hepimizin bu ülkeye borcudur.''
-BÖLGELER ARASI GELİŞME FARKLILIKLARI-
Erdoğan, Türkiye'nin tek tek bütün şehirlerini kalkındırmak zorunda olduklarını belirterek, şunları söyledi: ''Bölgeler arası gelişme farklılıklarını, gelir uçurumlarını, imkân ve hizmet eşitsizliklerini ortadan kaldırmadan Türkiye'yi ileri noktalara taşımamız mümkün değildir. Bu sebeple hükümet olarak ülkemizin her bir yanını aynı sevdayla sahiplenerek, nerede bir ihtiyaç varsa gidermenin, nerede bir problem varsa çözmenin gayreti içindeyiz.'' Başbakan Erdoğan, Eylül ayı boyunca Türkiye'nin hemen hemen her bölgesinde açılışlara katıldığını ifade ederek, Türkiye'ye yeni yatırımlar, yeni hizmetler kazandırdıklarını kaydetti. Erdoğan, sözlerinin sonunda, vatandaşların mübarek Ramazan ayını tekrar kutladı.