Erdoğan: Siyasete itibar kazandırdık

Erdoğan AK Parti iktidarı öncesinde siyasetin ''Ankara'ya hapsolduğunu'' ifade etti. Başbakan ''Siyasetin alanını genişlettik. Siyasete yeniden itibar kazandırdık''

Başbakan Erdoğan, partisinin 4. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Gölbaşı Mogan Gölü'ndeki Belediye Parkı'nda düzenlenen törende vatandaşlara hitap etti. AK Parti'nin geçen 4 yılda halkın teveccühüne layık olmak için çalıştığını ifade eden Başbakan Erdoğan, ''çünkü halkın AK Parti kadrolarına olan güvenini boşa çıkartmadık, çıkartmayacağız'' diye konuştu. Erdoğan, ''AK Parti'nin bu milletle elele gidişinin aydınlık yarınları getireceğini'' ifade ettiği konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Hatırlayın, bundan 4 yıl önce bu gün hangi ideallerle yola çıkmıştık. Türk siyaseti 4 yıl önce 14 Ağustos'ta ne durumdaydı. Bunu bir hatırlayın. Ülkede güven ve istikrar ortamı bozulmuş, siyaset kurumu büyük bir itibar kaybına uğramış, halkımız dönemin siyasi kadrolarına olan güvenini bütünüyle kaybetmişti. Türkiye'de siyaset bir çeşit 'fetret' dönemine girmişti. İşte Ak Parti bu koşullar altında halkımızın taleplerine, ihtiyaçlarına cevap vermek üzere bu davaya inanmış bir kadroyla yola çıktı. Başlangıç ideallerinden asla sapmadan taviz vermeden bugünlere kadar geldik. Hatırlayın siyaset Ankara'ya hap solmuştu. Türkiye adeta dışa kapanmış, siyaset dar bir alanın içine sıkışmıştı. O şartlarda biz yola çıkarken 'Türkiye'nin önü aydınlık' dedik. Türkiye'nin önünü açtık. 'Ucuz siyaset devri bitti' dedik. Popülizmin tuzağına düşmeden, cesur ve dürüst siyaset yaptık. Siyasetin alanını genişlettik. Siyaset kurumuna yeniden itibar kazandırdık. Sen-ben kavgaları, kısır siyaset anlayışı, AK Parti öncesinde kaldı. Siyasete yeni bir tarz ve üslup getirdik. Bundan böyle Türkiye'de siyaset yapanlar, siyasete soyunanlar, AK Parti'nin neden başarılı olduğunu iyi anlamak zorundadır.'' AK Parti'nin Türk siyasetinde ''kalite ve düzeyin ölçüsü'' olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, yola çıkarken AK Parti'nin sadece Türkiye'de değil dünyada da ''marka'' haline geleceğini söylediklerini anımsattı. AK Parti'nin başarılarının yurt dışında artık bazı üniversitelerde de doktora tezi yapıldığını kaydeden Erdoğan, AK Parti'nin, bunları, halkın güven ve teveccühü ile başardığını dile getirdi. Erdoğan, ''Bu iktidar, benim ya da arkadaşlarımın iktidarı değil, bu iktidar Türkiye'de milletin iktidarıdır'' dedi. Başbakan Erdoğan, milletin AK Parti'yi kurulduktan 14 ay sonra iktidara taşıdığını ifade ederek şunları kaydetti: '' Bu idealler, ilkeli ve erdemli siyaset anlayışımız sayesinde, halkımıza karşı bu güne kadar mahcup olmadık. Allah bundan sonra da bizi mahcup etmeyecek inşallah. Yüzümüzü hep geleceğe çevirdik, eriye dönüp bakmadık. İdeolojilerin kalın duvarları arkasından konuşmadık. Kısır çekişmelere, anlamsız iç siyasi tartışmalarla asla vakit kaybetmedik, halkımıza da kaybettirmedik. Halkımızın bize verdiği süreyi çok iyi değerlendirdik, boşa harcamadık ve harcamayacağız...'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şehitlerin kanları üzerinden siyaset üretilmeye çalışılmamasını isteyerek, ''Eğer teröre karşı bir çözümleri varsa lütfen bize bunu sunsunlar başımız gözümüz üstüne. Biz bunun anahtarının kim olduğunu da söyleriz, gizlemeyiz'' dedi. AK Parti'nin 4. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Gölbaşı Mogan Gölü'ndeki Belediye Parkı'nda düzenlenen törende vatandaşlara hitap eden Erdoğan, iş başına geldiklerindeki rakamlarla şimdiki rakamların çok iyi değerlendirilmesini isteyerek, enflasyon ve faizlerini düşürüldüğünü, çiftçilerin aldığı borçların yeniden yapılandırıldığını ve çiftçinin 1 katrilyon liralık borucunun silindiğini söyledi. Üreticilere toplam 5.7 katrilyon lira destek sağlandığını, yeni iş sahaları açıldığını anlatan Erdoğan, ''bunu nasıl görmezsiniz'' dedi. İlaç fiyatlarında KDV'yi yüzde 8'e, gıda maddelerindeki KDV'yi yüzde 1-2'ye düşürdüklerini, 5 bin 756 kilometre bölünmüş yolu tamamladıklarını, yoksullara 2,7 katrilyon yardım sağladıklarını, ifade eden Erdoğan, ''Biz bu yolculukta Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olmak üzere 4 temel ayak üzerinde yükselteceğiz'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, eğitim konusunda göreve geldiklerinden bu yana yaptıkları faaliyetlere değinerek, ''eğitime yüzde 100 destek'' ve ''Haydi Kızlar okula'' kampanyalarının yanı sıra, orta öğretimde de tüm okulları yıl sonuna kadar internet ağıyla donatacaklarını anlattı. Yıl sonuna kadar tüm okullarda bilgisayar laboratuvarları da kurulacağını dile getiren Erdoğan, ''Çemişkezek'te de Yüksekova'da da bunlar olacak. Hiç bir ayrım yok. Hani konuşuyorlar ya bunlar hep laf üretti iş değil diye...'' dedi. Sağlıkta yaptıkları yeniliklere de değinen Erdoğan, SSK Hastaneleri'nin Sağlık Bakanlığı'na devrinin ciddi bir dönüşüm olduğunu, artık vatandaşların kuyrukta beklemeyeceğini söyledi. Devlet, özel sektör ve vakıf hastanelerinin koordineli çalışması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, siyasetçilere ve bürokratlara, ''Gelin hastane kapısına düşmüş tüm vatandaşlara lütfen yokuşu göstermeyin, yardımcı olun. Unutmayın yarın aynı şey bizim de başımıza gelebilir.'' diyerek seslendi. Sağlık personelinden mahrumiyet bölgelerine gitmelerini isteyen Erdoğan ''Türkiye'nin her yeri vatandır. Sadece İstanbul, Ankara, İzmir'de görev olmaz. Kurayı çektin, neresi düşüyorsa al. Bir Allah razı olsunun bedeli neyle değişilir'' diye konuştu. Parti teşkilatına da seslenen Erdoğan, Türkiye'de yoksulların çok mağrur olduğunu belirterek ''size gelemezler, siz onları gidin bulun. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen bir milletin mensuplarıyız biz'' dedi. Türkiye'de artık özel hastanelerden sigortası olan tüm vatandaşların yararlanacağını, genel sağlık sigortası ile her bebeğin sigortalı doğacağını dile getiren Erdoğan, bunun ekonomiye getirdiği yükü, hortumları keserek aşacaklarını kaydetti. ''KADROLAŞMA'' İDDİALARI Emniyet ve adalet konusunda fiziki bir değişim içerisinde olunduğunu, emniyeti güçlendirme çabalarının devam ettiğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti: ''Birileri çıkıyor, 'bunlar kadrolaşıyor' diyor. Biz, bizden önceki yönetimlerin çıkarttığı yasaların dışına çıkmadık. Yeni bir yasa çıkarmadık. Biz, yönetimdeki devlet memurları kimse onlar arasında rotasyon yaptık. bu en tabii hakkımız. Başarıları olanlara dokunmadık. Gereği neyse onu yapacağız. Çünkü millete bu işin hesabını bizden başka kimse vermeyecek. Millet 'size hesabını sorarım' dedi 22 bankayı götürene nasıl hesabını sorduysa bize de sorarlar.'' Kamu bankalarının 2004 yılı itibariyle 2 milyar dolar kara geçtiğini söyleyen Erdoğan, önceki dönemlerde devlet bankaları zarar edince ''görev zararı'' dendiğini belirtti. Erdoğan, devlet bankalarının şu anda düşük faize rağmen ''cayır cayır kredi verdiğini'' ifade etti. Diyanette kadrolaşma yapıldığı yönünde de iddialar bulunduğunu aktaran Erdoğan, imamı vefat etmiş, emekli olmuş, veya görevinden ayrılmış camiler bulunduğunu ifade ederek ''buralara imam göndermeyeceğiz de ne yapacağız. Sen oraya ilahiyattan, imam hatipten yetişmiş imam göndermezsen o kürsü tutanın elinde kalır. Sonra da 'şucular-bucular var' dersin. O boş camilere imamı, müezzini tam hakkıyla göndeririz. Göndermezsek, sonra cenazeyi kim kıldıracak sorusunun cevabını ararsın'' diye konuştu. Hangi partiden olursa olsun tüm belediyelere eşit mesafede olduklarını söyleyen Erdoğan, ''Ben belediye başkanıyken metro yapımı için bir Hazine teminat mektubu alamadım'' dedi. ''TERÖRE KARŞI BİR ÇÖZÜMLERİ VARSA...'' Terör konusuna da değinen Erdoğan, ''terör ayaklarımızın altındadır, dini, ırkı, milleti, vatanı yoktur. Teröre karşı ortak mücadele gerekmektedir. Uluslararası teröre karşı uluslararası mücadele platformu şarttır'' görüşünü dile getirdi. Diyarbakır gezisinde terör konusunda yaptığı konuşmalarla ilgili bazı siyasi parti liderlerinin açıklamalarını da değerlendiren Erdoğan şöyle konuştu: ''Maalesef bazı siyasi parti liderleri ne talihsizliktir ki kan üzerinden siyaset yapmaya, oradan rant elde etmeye çalışıyor. Kimse şehitlerimizin kanları üzerinden siyaset üretmeye çalışmasın. Eğer teröre karşı bir çözümleri varsa lütfen bize bunu sunsunlar, başımız gözümüz üstüne. Biz bunun anahtarının kim olduğunu da söyleriz, gizlemeyiz. 'Bize aittir' demeyiz. 'Bu öneriyi bu çözümü bize filanca lider getirdi' deriz'' 3 KIRMIZI ÇİZGİ... Başbakan Erdoğan, göreve geldiklerinden bu yana 3 kırmızı çizgi'' olarak niteledikleri etnik, bölgesel, dinsel milliyetçiliğe karşı olduklarını dile getirdiklerini belirterek, Türkiye'de farklı etnik grupları zenginlik olarak kabul edebileceklerini söyledi. Erdoğan, ''Ama Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliğini tanımak suretiyle. Bunu böyle tanıyarak yola böyle devam edeceğiz ve her hangi bir ayrımcılığa prim vermeyeceğiz'' diye konuştu. ''TÜRKİYE'NİN PSİKOLOJİSİ DÜZELDİ'' AK Parti'nin ''zaman zaman ortaya çıkan siyesi hastalıkları siyasal ahlaka dönüştürme çabası veren bir hareket'' olduğunu söyleyen Erdoğan ''AK Parti ile Türkiye'nin psikolojisi düzelmiştir. 27-28 ay içerisinde AK Parti Türkiye'yi yoğun bakımdan çıkarmış, ayağa kaldırmış ve yürür hale getirmiştir'' dedi. Cumhuriyet'in 100. yılında Türkiye'yi daha ileri götürmenin hedefleri olduğunu anlatan Erdoğan, yoksulluk, yolsuzluk ve kirlenmenin olmadığı bir ülke istediklerini dile getirdi. Vatandaşlardan adı ''gecekondu'' olan kaçak yapılardan uzak durmasını isteyen Erdoğan, ''Gelin el ele verelim, sizi insanca yaşam koşullarına ulaştıralım istiyoruz. Bu konuda yardımcı olun'' dedi. Törene Devlet bakanları Beşir Atalay ve Ali Babacan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe ile çok sayıda belediye başkanı, milletvekilleri ve vatandaşlar katıldı. Vatandaşlara tören alanında oturmaları için AK Parti amblemi taşıyan renkli minderler, Türk bayrakları ve AK Parti flamaları dağıtıldı. Törende Erdoğan'ın konuşmasından önce halk oyunları gösterisi sunuldu ve AK Parti'nin kuruluşundan bu yana geçen süreyi anlatan bir film gösterildi.