CHP'Lİ Haluk Koç, Dolmabahçe Sarayı'nın Musahiban Dairesi'nin Başbakanlık'a tahsisi konusunda ağır konuştu: ''Erdoğan, padişahlık ve şeyhülislamlık istiyor.."
Abone olCHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Dolmabahçe Sarayı'nın Musahiban Dairesi'nin Başbakanlık'a tahsisi konusunda, ''Erdoğan, padişahlık, sadrazamlık, belki eski görüşlerinin etkisiyle buna şeyhülislamlığı da ekleyerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yönetebileceğini zannediyor'' dedi. Koç, TBMM Başkanlık Divanı toplantısının ardından, CHP'li Divan Üyeleri ile birlikte Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Haluk Koç, Dolmabahçe Sarayı'nın Musahiban Dairesi'nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a tahsisine CHP'li üyelerin muhalif kaldıklarını bildirdi. Türkiye'de ilginç gelişmeler yaşandığını, bunların birbirine bağlanması durumunda ilginç sonuçlara varılabileceğini ifade eden Koç, ''Sayın Başbakan, Türkiye'de Anayasamızın öngördüğü yasama, yürütme, yargı erkinden oluşan işleyiş mekanizmasının içinde sadece yürütme yetkisi ile donanmış olmaktan çok mutlu gözükmüyor. Kafasında bazı arayışlar var'' dedi. Erdoğan'ın, ABD Başkanı George Bush'la yaptığı görüşmelerden etkilendiğini savunan Koç, Bush'un kendi ülkesi de dahil olmak üzere dünya coğrafyası, dünya tarihi konusundaki bilgilerinin zaman zaman esprilere konu olduğunun bilindiğini söyledi. Koç, Bush'un Türkiye siyasi tarihi, siyasi konumu, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti işleyişi ile ilgili temel bilgilerinin olmadığını tahmin ettiklerini de kaydetti. SİYASİ OLİGARŞİ Bush'un NATO Zirvesi sırasında verilen yemek sırasında Başbakan Erdoğan'a Topkapı Sarayı'ndan çok etkilendiğini ifade edip, ''Bu harika mekanı kullanmalısınız'' dediğini anımsatan Koç, ''Başbakan Haziran ayından bu yana demek her gece bu düşle yatıp kalkıyordu'' görüşünü ifade etti. Türkiye'de başkanlık sisteminin ''Tekrar tartıştırılmaya başlandığını'' bildiren Koç, şunları söyledi: ''Başbakan'ın bürokratik oligarşiden bahsederken siyasi oligarşiye gidişin yollarını açmakta son derce fütursuz davrandığını görüyoruz. Başbakan, Türkiye Cumhuriyeti'nin 1923'den itibaren başkentinin Ankara olduğunu zaman zaman unutuyor, eski günlerin hayali içinde... Hem Başbakanlık yetkisini bırakmıyor, hem de Cumhurbaşkanlığı yetkisini de uhdesine alarak padişahlık, sadrazamlık, belki eski görüşlerinin etkisiyle buna şeyhülislamlığı da ekleyerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yönetebileceğini zannediyor. İstanbul'da uygun mekanları yeni bir hükümet merkezi olabilecek tarzda organize etmeye çalışıyor.'' Koç, tahsise gerek kalmadan başbakanların Türkiye'nin 81 ilinde istedikleri yerlerde çalışabileceklerini, istedikleri her yerin kendilerine açık olduğunu kaydetti. Başbakan Erdoğan'ın ''Başbakanlık görevi bana yetmiyor. Diğer sıfatları da kendimde nasıl toplayabilirim'' arayışı içinde olduğunu savunan Koç, ''Kendisine açıkça soruyoruz. Sayın Başbakan neye özeniyorsunuz? Bunu yaşama geçirmek için siz ve siyasi kadronuz neler planlıyorsunuz?'' diye sordu. ARINÇ'A TEPKİ TBMM Başkanı Bülent Arınç'a da tepki gösteren Koç, ''Milli Saraylar sayın Arınç'a emanet edilmemiştir. TBMM'nin kimliğine emanet edilmiştir. Ulufe dağıtır gibi kim olursa olsun bu ülkenin milli varlıklarını sayın Arınç ne şekilde, ne hakla, sıfatı Başbakan da olsa bir kişiye tahsis etme yetkisini kendisinde görür?'' diye sordu. CHP Grup Başkanvekili Koç, Başbakan Erdoğan'ın ''Kafasının arkasında her zaman sistemi değiştirme düşüncelerinin bulunduğunu'' da öne sürerek, ''bunun taksitle yaşama geçirilmesi için her fırsatın kullanıldığını'' söyledi. Bu kararın bir an önce geri alınmasını isteyen Koç, bu binanın yakında ev haline dönüştürülebileceğini iddia etti.