Tekirdağ'da yaptığı mitingde yine muhalefeti hedef alan Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın maliyetini açıkladı.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun vaatlerinin kaynağı olarak Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı göstermesine Tekirdağ’dan, “Sarayın maliyeti ne? Ben biraz da üst tonda atayım 1 milyar dolar olsun. Şimdi her yıl bu sarayları nerede bulacaksın” diye yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tekirdağ'da toplu açılış töreninde konuştu. Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ana muhalefetin başındaki zata soruyorlar kaynak nerede diye ? Kaynak saray diyor. Çıkarıyorlar rakamı 50 milyar dolar. Sarayın maliyeti ne ben biraz üs tonda atayım 1 milyar dolar olsun saray. Saray oldu bitti. Sen her sene bu sarayları nerede bulacaksın? 50 milyar diyorsun. Böyle saçmalık olur mu ? Biz yatırım yapıyoruz, bu yatırım anlık değil kalıcı yatırım" dedi.
"KARŞIMA 14 PARTİ KOALİSYONU İLE ÇIKMIŞLARDI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Anladığım kadarıyla 10 Ağustos'ta yaptıkları ittifakın etkisinde hala çıkamamışlar. Karşıma 14 parti koalisyonu ile çıkmışlardı. Aslında milletimiz orada onlara güzel bir ders verdi. Anlaşılan mesajı da alamadılar dersi de. Şimdi de eski Türkiye koalisyonunu kurmaya çalışıyorlar. 1970'lerin 1990'ların Türkiye'sini. Hatırlıyor musunuz ?" dedi.
"SİYASET DÜRÜSTLÜK İSTER"
Asgari ücret konusuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakın şimdi asgari ücrette açık arttırma başladı. Birisi iktidar hesabı yapmış bin TL diyor. Öbürü bin 400 TL diyor. Birisi çıkmış bin 500 TL, öbürü çıkmış bin 800 TL, birisi çıkmış diyor ki 5 bin TL. Herhalde oyları asgari ücret 5 bin TL diyen alacaktır. Siyaset dürüstlük ister. Bunlar asgari ücretin ne anlama geldiğini de bilmiyor. Asgari ücret, devletin bir koruma, bir çerçeve anlaşmasıdır. Yani siz o belirlenen asgari ücretin altında işçi çalıştıramazsınız, bu demektir ve o asgari ücret üzerinden bütün SGK primlerini, vesairesini oradan ödersiniz. Bunun ucu açıktır, ister bunu bin 500 yaparsın, 2 bin, 5 bin ne yaparsan yap ama onun altına inemezsin. Bu bir koruma rakamıdır. Değerli kardeşlerim, bu bakımdan asgari ücreti bu şekilde belirlerken bir de bunun getirisi, götürüsü vardır. Siz asgari ücreti kalkar da böyle bin 500, 2 bin bu şekilde ortaya koymaya yönelirseniz bir de istihdamda bu ne getirir, ne götürür bunu düşünmek zorundasın" diye konuştu.
"ZİYARET EDEMEM DEDİM VE GİTMEDİM"
Güneydoğu'daki yaptığı ziyaretlere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi; "Ben şu anda Anadolu'yu dolaşıyorum ve açılışlar yapıyorum. Gittiğim yerlerde belediye ve valiyi ziyaret etmek benim için bir nezaket kuralımdır yapmam gerekir. Burada parti ayırt etmiyorum. Karabük'e gittim MHP Belediyesi. Sağ olsun ilgi alaka gösterdiler ve gittim ziyaret ettim aldım. Çanakkale'de CHP Belediyesi aynı şekilde. Bugün de Tekirdağ'da aynı şekilde. Siirt, Mardin, Diyarbakır ve Batman'dakiler de Kandil'den mesaj almışlar önce geleceğiz dediler ama sonra gelemediler. Dedim ki onlar devlet protokolüne saygı göstermezlerse milletin bana vermiş olduğu yetkiye ben ihanet edemem ve oraları ziyaret edemem dedim ve gitmedim."
"SEN HER SENE BU SARAYLARI NEREDE BULACAKSIN?"
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ana muhalefetin başındaki zata soruyorlar kaynak nerede diye ? Kaynak saray diyor. Çıkarıyorlar rakamı 50 milyar dolar. Sarayın maliyeti ne ben biraz üs tonda atayım 1 milyar dolar olsun saray. Saray oldu bitti. sen her sene bu sarayları nerede bulacaksın? 50 milyar diyorsun. Böyle saçmalık olur mu ? Biz yatırım yapıyoruz, bu yatırım anlık değil kalıcı yatırım" dedi.
"İSTİSMARI YAPMAKSA SEN YAPARSIN BİZ YAŞARIZ"
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kürtçe Kuran'ı Kerim meali yayınlamasının ardından yapılan yorumlarla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kılıçdaroğlu şunu söylüyor; Ben Kenan Evren gibi Kuran'ı Kerim'i istismar ediyormuşum. Bunu da neye dayanarak söylüyor. Diyanet İşleri Başkanlığımız Kürtçe Kuran'ı Kerim meali yayınladı. Ben de Güneydoğu'da Kürkçe Kuran'ı gösterdim. Buna diyor ki ; istismar. Ben burada Diyanet İşleri Başkanlığımızı övüyorum. Niye? Sadece Kürtçe değil her farklı dilde Kuran meali yayınlaması aslında Diyanet'in bir başarısıdır. Fakat istismar diyor. Kılıçdaroğlu önce istismar kelimesini ne anlama geldiğini öğren. İstismar yaşamadığınız halde birşeyi yaşar gibi görünmektir. Ben hamd olsun Kuran ile büyüdüm, Kuran ile bugüne geldim ve Kuran ile yaşıyorum. Ama senin ne tür bir yaşam içinde olduğunu bilemem. Bugün de bir gazete maalesef bunu noktadan hareketle bunu bir mezhep grubuna karşı bir tavır olarak, bir saygısızlık olarak... o mealde bir şeyler söylemiş. Bunların işi gücü bu. Acaba bir yerlerden ne çıkartabiliriz ? Ben şimdi buradan söylüyorum; Eğer biz bu noktada eğer samimiysek dürüstsek gelelim Kuran üzerinde böyle bir telaşa girmeye gerek yok Kılıçdaroğlu. Sen de gel buna böyle sahip çık, saygılı ol. İstismarımı yapma. İstismarı yapmaksa sen yaparsın biz yapmayız. İstismarı yapmaksa sen yaparsın biz yaşarız. Farkımız bu" diye konuştu.
Erdoğan, muhalefetin eski Türkiye koalisyonu kurduğunu birisinin arkasında paralel örgütün, diğerinin arkasında bölücü örgüt olduğunu ileri sürdü. "Bölücü örgüt ve parelel örgüt işbirliği içinde" dedi.
Erdoğan, İstanbul’dan kızı Sümeyye Erdoğan'la birlikte helikopterle Tekirdağ'a gelişinde Vali Enver Salihoğlu, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Kadir Albayrak ve partililer tarafından karşılandı. Tekirdağ Belediye Başkanı Kadir Albayrak ve Tekirdağ Valisi Enver Salihoğlu’nu basına kapalı olarak makamlarında ziyaret eden Erdoğan daha sonra toplu açılış töreninde halka seslendi.
ASGARİ ÜCRET ÜZERİNDEN KAMYANYA
Ak Parti iktidarının 12 yılda yaptıklarını anlatan Erdoğan, "Nereden nereye geldik. Ben partilerin vaatlerinde Türkiye’nin bu kazanımların üzerine ne koyacaklarını görmek istiyorum" dedi.
Muhalefet partilerinin asgari ücret üzerinden seçim kampanyası yürütmelerini eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:
"Asgari ücrette açık arttırma başladı. Birisi bakıyorsunuz hesabı bilmiyor1400, birisi 1500, birisi 1800, biri 5 bin diyor. Oyları asgari ücret 5 bin diyen alacak herhalde. Siyaset dürüstlük ister bunlar asgari ücretin ne anlama geldiğini de bilmiyor. Asgari ücret devletin bir koruma bir çerçeve anlaşmasıdır. Yani siz belirlenenin altında işçi çalıştıramazsınız. Bu demektir o asgari ücret üzerinden bütün SGK primleri ödersiniz. Bunun ucu açıktır. İster 2 bin, ister 5 bin yap. Altına inmezsin koruma rakamdır. Bu bakımdan bu şekilde belirlerken getirisi götürüsü var. Kalkar böyle 1500, 2 bin lira bu şeklide ortaya koyarsınız bir de istihdamdan ne getirir götürür düşünmek lazım. Asgari ücret üzerinden seçim kampanyası yürütülüyor."
BÖLÜCÜ ÖRGÜT VE PARELEL ÖRGÜT İŞBİRLİĞİ İÇİNDE
Muhalefetin eski Türkiye koalisyonu kurduğunu ileri süren Erdoğan, ana muhalefetin arkasında paralel örgütün, diğer bir muhalefet partisinin arkasında bölücü örgüt olduğunu iddia etti. Erdoğan, şöyle dedi:
"Aralarında iş bölümü yapmışlar. Batıda ve güneydeki vatandaşlarımızı yaşam biçimleri üzerinden istismar ediyorlar. Öteki doğu ve güneydoğuda vatandaşları tehdit ve baskı ile sindirme ile oy vermeye zorluyor. Paralel örgüt bunun akıl hocalığı yapıyor. Hem lojistik destek sağlıyor. Bir yandan Pensilvanya bir yanda Kandil önlerinde ana muhalefet bu koalisyondan Türkiye’nin hayrına, milletin hayrına bir şey çıkması mümkün mü?"
"İMAM HATİPLERİ KAPATMAK İSTİYORLAR"
Sekiz yıllık kesintisiz eğitimi geri getirip, İmam Hatip okullarının orta kısmının kapatılmak istendiğini ileri süren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ana muhalefet lideri Kayseri’de sıkışınca böyle bir şey demediğini söyledi. Biz seni tanırız. Sen sabah başka, akşam başka konuşursun. Bunların kayıtları var. Bunlar biliyorsunuz orta kısmı kapattılar ve imam hatipleri öğrenci sayısı 600 binden 60 bine düştü. Ama şimdi ne oldu açılanca orta kısımlar üniversite giriş kota kat sayı kalkınca şimdi nereye çıktı 1 milyona çıktı" dedi. Vatandaşın çocuğunu nereye isterse oraya göndereceğini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben çocuğumu nereye istersem gönderirim. Buna karışmaya hakkında yok Türkiye’nin bu kadar imama ihtiyacı yok diyor. Bir defa mesele imam, müezzin değil. Mesele istiyor ki anne baba benim evladım imam hatip okuluna girerse meslek dersi ile hem Kuran’ı öğrensin Peygamber efendimizin hayatını öğrensin, fıkıh öğrensin hadis öğrensin. Yanında da fizik, kimya, matematik, edebiyat, Türkçe öğrensin. Ondan sonra istediği üniversiteye gitsin bundan neden rahatsız oluyorsun. Hazmedemiyorlar. Sıkıntı burada. Batıda meslek liselerinin oranı yüzde 60- 70 arasında düz liseler yüzde 30 bunlar hiç bir zaman eski Türkiye’de konuşulmuyordu geldiğimizden bu yara 400 bin derslik yaptık. Kitap bulamıyorduk eski Türkiye’de, bunlar yoktu. Ders kitabı bulamadık teksir kağıtları ile ders yaptık. Şimdi her yılın başında sıralarının üzerine birinci hamur kitaplar koyuyoruz, yavrularımızın sıkıntısı olmasın diye. Bunları yaptık eğitim öncelikli problem. Kredi, burs verdik, hala veriyoruz. Bu malum terör örgütünün arkasında olduğu parti ne diyor? Diyaneti kapatacağız diyor. Başkan olamaz diyor. Bunun şahsımla alakası yok . Ben bir sistemi konuşuyorum."
BEŞTEPE’Yİ HAZMEDEMEDİLER
Halkın Cumhurbaşkanı seçiminde muhalefete ders verdiğini ve kendisini Çankaya’ya gönderdiğini anlatan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
”Cumhurbaşkanlığı seçimde muhalefetteki partiler 'Çankaya’ya çıkamaz kalır' diyordu. Ne oldu sonra, millet bizi oraya gönderdi. Ama bu arada Beştepe bitmiş oldu. Olsun hayırlı olsun dedik. Başbakan Çankaya’ya, biz de Beştepe’ye gittik. Onu da hazmedemediler. Kaynak soruyorlar ana muhalefet partisinin liderine? Kaynak saray diyor. Sarayın rakamını 50 milyon dolar maliyeti diyor. Ben üst tonda koyayım 1 milyon dolar olsun. Şimdi kardeşim tamam da saray oldu bitti. Sen şimdi her yıl bu sarayı nereden bulacaksın. 50 milyar dolar diyor böyle saçmalık olur mu? Biz yatırım yapıyoruz. Bu yatırım değil, kalıcı yatırım anlık değil. Şimdi az önce belediye ziyaret ederken başkan yeni belediye başkanlığı binasının yapılacağını söyledi, müjde verdi. Neye yapıyorsun diyebilir miyiz? Aslan yattığı yerden belli olur, bunu böyle bileceksin. Bunlar şahsımın değil, bugün ben, yarın başkası. Bugün Erdoğan, yarın başka fani olacak. Kalıcı olan sadece Allah'tır. Bunu böyle bilmemiz lazım. Şu ifade kullanıyor, ne diyor, bak bu da çok enteresan 'Bizim kabemiz Taksimdir' diyor. Bir tanesi terör örgütünün arkasında olduğu partinin kabesi Taksim' miş şu hale bak. Bunları CHP söylüyordu nasıl söylüyordu. Al birini vur öbürüne."
İSTİSMAR NE DEMEK BİLMİYOR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kayseri’de kendisini Kenan Eren gibi Kuran’ı kerimi istismar etmekle suçlamasına da yanıt veren Erdoğan, şunları söyledi:
"Bunları neye dayanarak söylüyor? Diyanet İşleri Başkanı Kürtçe kuran maile yayınladı. Ben de Güneydoğu'da Kürtçe Kuran mealini gösterdim. Buna diyor ki, istismar. Ben burada Diyanet İşleri Başkanlığı’nı övüyorum. Kürtçe değil her farklı dilde yayınlaması aslında bir başarıdır. Fakat istismar diyor. Kılıçdaroğlu istismar kelimesinin ne anlama geldiğini öğren. İstismar yaşamadığınız halde, bir şeyi yaşar gibi görünmektir. Ben hamdolsun Kuran'la büyüdüm, Kuran'la bugüne geldik Kuran'la yaşıyorum. Ama senin hangi dünyanın içinde olduğunu bilemem. Bir tane gazete maalesef bu noktada hareketle bunu bir mezhep mensuplarına karşı tavır olarak saygısızlık olarak söylemiş. Bunların işi gücü bu. Acaba bir yerden ne çıkartabiliriz. Buradan söylüyorum biz bu noktada eğer samimiysek, dürüstsek gelelim Kuran üzerinde böyle bir telaşa girmeye gerek yok. Gel, sen de sahip çık saygılı ol. İstismar yapmaksa sen yaparsın, biz yaşarız, farkımız bu. Öteki vaatlerini ciddiye almıyorum. Bekara karı boşamak kolay misali her kesime boldan atıyor. Bugüne kadar milletimizin hayır için bir araya gelmemiş olanlar şimdi can ciğer kuzu sarması oldular."
MİLLET EYVALLAH ETMEDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin her türlü gaspı yapıp 'haram yemedik' dediğini ileri sürerken, "Bu millet 1940’ta tek parti zulmüne boyun eğmedi. 1960 cuntasına, 1980 darbecilerinin zulmüne eyvallah etmedi. 28 Şubatçıların tehditlerine dönüp bakmadı. Aynı şekilde bu millet çift anahtar gösterenlere onlar ne veriyorsa 5 fazla verenlere, pop müzik starı edasıyla meydanda dolaşanlara itibar etmedi. Bu millet biliyor ki seçimlerde oy verdiği partiye geleceğini emanet ediyor. Kendi geleceği ile birlikte evlatlarının geleceğini emanet ediyor. Milletimizin tercihinin yeni Türkiye’den yana olacağına inanıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını ardından Tekirdağ'da yapımı tamamlanan tesislerin resmi açılışını yaptı.
MEMURLARA MİTİNG TALİMATI
Tekirdağ Valiliği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın toplu açılış töreni öncesinde tüm resmi kurumlara ve kaymakamlıklara yazı göndererek, memurların mitinge katılmasını talimatlandırdı. Valilik, Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla okullara resmi yazı da gönderdi. Çorlu Kaymakamlığı'nın 'valilik emri' olduğuna dikkat çekerek resmi kurumlara gönderdiği yazıda şu ifadelere yer verildi:
“Tekirdağ Valiliği’nin ilgili emirleri gereği, 05/05/2015 tarihi Salı günü saat 16.00'da ilimizi ziyaret edecek olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağı törene katılmak üzere, tüm resmi ve özel okul/kurum müdürlerinin, dersi olmayan öğretmenlerin ve diğer personelin, belirtilen saatte katılımının sağlanmasını, okul servis araçlarından imkanlar dahilinde yararlanılmasını, servis sağlayamayan okul ve kurumlarımızın Tekirdağ’da yapılacak törene katılabilmeleri için, ilçemiz Kaymakamlık binasının önünden servis araçlarının hareket edeceğinin bilinmesini ve en geç saat 14.00’de bütün personelin Kaymakamlık önünde hazır bulunması hususunda gereğini rica ederim."
Valilik talimatı üzerine Tekirdağ ilçelerindeki memurlar için özel servis minibüsü ve otobüsler, Erdoğan'ın toplu açılış yaptığı törene çok sayıda memur taşıdı.