Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenecek Tıp Bayramı programında konuştu, hedefinde Hollanda vardı.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gurbetçilere Hollanda'da yarın yapılacak genel seçimleri hatırlatarak, "Türkiye'ye düşmanlık güdenlere; oralardaki tüm yabancılara, Müslüman kardeşlerime, Türklere diyorum ki, gelin oylarınızı verirken sakın ha bu ikiliye oy vermeyin.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenecek Tıp Bayramı programında konuştu. Erdoğan'ın gündeminde hafta sonu Türk bakanlara izin vermeyen ve Türklere köpeklerle saldıran Hollanda vardı. İşte Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları:
SREBRENİTSA KATLİAMINI HATIRLATTI
Savaşta bile sağlık ekiplerine ateş açılmaz. Ha, Hollandalı gibi olursa açar, onu da söyleyeyim. Çünkü biz Hollanda'yı ve Hollandalıları Srebrenitsa katliamından tanırız. Onların cibilliyetinin, karakterinin ne kadar bozuk olduğunu 8 bin Boşnağı orada nasıl katlettiklerinden tanırız. Bunları iyi biliriz. Kimse bize medeniyet, medenilik dersi vermesin, bu milletin alnı aktır ama onların alnı kapkaradır. Tarihe centilmenler savaşı olarak geçen Çanakkale Savaşı bunun sayısız örneğiyle doludur.
FETÖ'YE SERT TEPKİ
Vatanını 1 dolara satacak kadar alçalan birinde namus, onur, haysiyet kalır mı? Allah aşkına, kendi silah arkadaşlarını dahi kalleşçe, alçakça katleden bir caniden artık ne bekleyebilirsiniz? Tabii ki hiçbir şey. Hainin ne insanlığı olur ne de arkadaşlığı. Aklını hoca kılıklı şarlatana zimmetlemiş birinin ne ahlakı kalır ne de namusu.
GÖZÜ VE GÖNLÜ KARARMIŞ BU TİPLER HER GÜN MAĞDURİYETTEN BAHSEDİYOR
15 Temmuz gecesi buna defalarca şahit olduk. Sağlık görevlilerimize saldırıldı, ambulanslarımız kurşunlandı. O gece insanımıza kurşun sıkan, gözü ve gönlü kararmış bu tipler her gün mağduriyetten bahsediyor. İfadelerine bakarsanız, FETÖ'yi hayatlarında duymamış, örgütle hiç bağlantıları olmamış. Bunların yalanları da tek tek ifşa olacak. Kaçarken imha ettiklerini sandıkları kayıtlar, insanımıza acımasızca kurşun sıktıklarını ortaya koyuyor. Alçaksınız, adisiniz. Ne yaptı o polisler size? O savunmasız insanların ellerinde silah mı var? Onlar Türk bayrağıyla o yürüyüşü yaparken, şahadete o şekilde koşarken, onlar demokrasiye yürürken, onlar bombaları yağdırıyordu.
AMBULANS SAYISI 4815'E YÜKSELDİ
Tüm kamu hastanelerini tek çatı altında toplayarak işe başladık. Büyük bir altyapı hamlesi başlattık. 2002 yılında 1156 sağlık tesisi sayısına 14 yılda 3480 tesis ilave ettik. 2002 yılında 378 bin olan sağlık çalışanımız 14 yılda 500 bin ilaveyle çok daha güçlendi. Sağlık üniversiteleri kurmaya başladık, fakülte yetmiyor. Bu sağlık üniversitelerinden hepsi yetişsin. 2002 yılında 481 olan 112 acil sağlık istasyonu sayısı 2401'e, 618 ambulans sayısı 4815'e yükselmiştir. Türkiye'de ilk defa helikopter ve uçak ambulansla sağlık dünyamız tanıştı. 17 adet helikopter, 3 adet uçak ambulans, 285 kar paletli ambulansla hastalarımıza ulaşabiliyoruz. 2002 yılında MR sayımız 58'di. Bugün 831. Bir röntgen çektireceksin 1-2 sene sonra gün veriyor.
"AŞKIM GERÇEKLEŞTİ"
Eskiden buradan Clevland'a gidiyorlardı. Şimdi herkes dünyanın her yerinden buraya gelecekler. A'dan Z'ye bizim doktorlarımız onlardan geri değil. Tüm dünyadan buraya gelen hastalarımız olacak. Yakın coğrafya buraya akıyor. 15-20 yıl öncesine kadar insanların çok basit ameliyatlar için yurtdışına giden ülkeden, dünyaya hizmet veren ülke haline geldik. Şehir hastanelerimizle Türkiye başkalarını takip eden değil, standart belirleyen öncü bir ülke seviyesine çıkıyor. Mersin Şehir Hastanesi'nin açılışında 'Rabbim şükürler olsun, aşkım gerçekleşti' dedim.
2019 YILINA KADAR 29 ŞEHİR HASTANESİ AÇILACAK
14 sene sonra ilk eser ortaya çıktı. Aynı şekilde Yozgat Şehir Hastanesi. Arka arkaya gelecek. Hedefimiz 30 büyükşehirde şehir hastanesinin kurulması. Toplamda 30 milyar lira yatırım tutarına sahip 29 şehir hastanesini 2019 yılına kadar hizmete almış olacağız.
MERKEL'E: SENİN ONDAN FARKIN YOK
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımıza gösterilen saygısızlık uluslararası diplomasiye yapılmıştır. Viyana Sözleşmesi, AB kriterleri Hollanda yönetimi tarafından ayaklar altına alınmıştır. Çıkmış Almanya'nın şansölyesi 'Ben Hollanda'nın yanındayım'. Senin ondan farkın olmadığını biliyoruz. Onlar atlarıyla, itleriyle saldırıyor, sen de öyle. Hala Avrupa ülkelerinin destek vermesi manidardır.
GURBETÇİLERE BU İKİLİYE "SAKIN OY VERMEYİN" ÇAĞRISI
Yarın orada seçim varmış, işte bir tane ırkçı başa güreşiyormuş, bir tane de şu andaki yönetimde bulunan parti, ikisi yarışıyormuş. Ben de buradan Hollanda'ya, Almanya'ya sesleniyorum. Türkiye'ye düşmanlık güdenlere; oralardaki tüm yabancılara, Müslüman kardeşlerime, Türklere diyorum ki, 'Gelin oylarınızı verirken sakın ha bu ikiliye oy vermeyin.' Açık net söylüyorum. Her ne kadar buradan hayır kampanyası için oralara gidenler varsa da o tuzağa düşmeyin. Bu çok başka bir şey. Türkiye'ye, Türk milletine, Türkiye'nin bakanına orada bu şekilde hareket edenler, bizim konsolosluğumuz bizim toprağımızdır uluslararası hukukta. Oraya o ülke müdahale edemez. O zaman Türkiye'deki büyükelçiliklerine de, konsolosluklarına da bizler mütekabiliyetle giriş çıkışı yasaklamış vaziyetteyiz. Bu millet sıradan bir millet değil. Tanıyacaklar. Yapılan yanlışların bedelini özürle falan geçiştiremezler. Yapılacak daha çok şeyler var.