Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Güney Asya'daki deprem felaketinde gerek fiziki gerek insan kaybı olarak en büyük darbenin Açe Bölgesi'nde olduğunu söyledi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Phuket'te Sheraton Grande Laguna Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında, Güney Asya'da meydana gelen tsunami ve deprem felaketinden sonra, deprem yaşamış bir ülke olarak, zarar gören ülkelerin devlet başkanlarıyla ve başbakanlarıyla irtibat kurup neler yapabileceğini görüşmeye başladıklarını söyledi. O günden bugüne atılacak adımlarla ilgili olarak, başlatılan kampanyalar ve bu kampanyaların sonucunda bölgeyi bizzat ilgili bakanlarla, kurum ve kuruluşların yöneticileriyle, hayırsever işadamlarıyla, medya temsilcileriyle birlikte görmek istediklerini ve bunun için bölgeye geldiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti: ''Bu gezinin ilk ayağı Açe bölgesi oldu. Gerçekten Açe bölgesini, şu ana kadar gezip gördüğümüz felaket bölgeleri içerisinde en ağır darbeyi yemiş bir bölge olarak gördük. Gerek fiziki, gerek insan kaybı olarak en büyük darbe maalesef orada. Devlet başkanı, başbakan ve ilgili makamlarla geniş teferruatlı görüşmeler yaptık ve geleceğe yönelik ne gibi adımlara atabiliriz bunları müzakere ettik. Görünen o ki; bir mastır planın öncelikle yapılması gerekiyor ve ondan sonra acil olarak orada toplu konut sorunun halli, okul, kreş sağlık merkezi, hastane gibi yapılması gereken, atılması gereken bazı adımlar var. Atık su kanallarını yapılmasının, içme suyu arıtma tesislerinin yapılmasının bir gerek olduğunu biz de tespit ettik. Bölgede yaşayan insanları iş sahibi olmalarına yönelik bazı araç gereçlerin temini gereklidir diye düşünüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı, yaptığımız görüşmede sonra en geç Mart ayı sonuna kadar mastır planı çalışmalarını bitireceklerini söylediler. Biz de Türkiye olarak elimizden gelen azami desteği kendilerine vermeyi aramızda kararlaştırmış bulunuyoruz.'' ''BİZLER İÇİN DE TESELLİ'' İkinci olarak Malezya'ya geçtiklerini belirten Erdoğan, Malezya'nın bu felaketten kendisini etkilemeyecek bir darbe aldığını söyledi. ''Bu bizler için de bir teselli'' diyen Erdoğan, Malezya'nın kendi problemlerini çözmesinin yanında komşu ülkelere de yardımcı olma gayreti içinde olduğunu ve bundan memnuniyet duyduklarını kaydetti. Erdoğan, Tayland Başbakanı ile yaptıkları görüşmede ise Başbakan'ın, bu felaketin üzerine süratle gittiklerini ve tamamen kontrol altına aldıklarını ifade ettiğini aktardı. Başbakan Erdoğan, helikopter ile bölgeyi gezdiklerini, felaketin büyük ölçüde kontrol altına alındığını gördüklerini, kısa sürede bölgenin eski haline döndürmenin hedeflendiğini söyledi. Erdoğan, özellikle Phuket'ten Koala'ya doğru giderken oradaki tahribatın daha çok olduğunu gördüğünü söyledi. Burada 5 bin 500'e yakın kişinin öldüğünü hatırlatan Erdoğan, ''Biz tüm Tayland halkına geçmiş olsun diyoruz, başsağlığı temennisinde bulunuyoruz'' dedi. Tayland Hükümeti'nin felaket sonrasında ortaya koyduğu iradeyi takdirle karşıladıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: ''Bundan sonra sizler, deprem geçirmiş bir ülke olarak mevcut tecrübelerimizi birleştirmek ve bu tecrübelerle deprem felaketlerine karşı ne gibi bilimsel ön çalışmalar yapabiliriz, bunları dünya genelinde de genelleştirmek için ilk adımını da Türkiye'de Kandilli Rasathanemiz çalışmaları başlatmış bulunuyorlar. Erken haber alma sistemleri ile ilgili acaba ne gibi gelişmeler olabilir, bunun çalışmaları yürütülüyor. Temennim odur ki; erken uyarı sistemi ile daha önceden, deprem öncesi farkına varıp ona göre tedbirleri alabilmek.'' Başbakan Erdoğan, Tayland'dan Maldivler'e, oradan da Srilanka'ya geçeceklerini ve böylece felaket bölgesine yaptıkları bu ziyaretleri tamamlayacaklarını söyledi. Erdoğan, Türkiye'ye döndükten sonra, ilgili bakanlar, kurum ve kuruluşların temsilcileri, Kızılay Başkanlığı ile görüşeceklerini ve neler yapacaklarını bir program dahilinde uygulamaya koyacaklarını kaydetti. Bu felaketi yaşayan ülkeleri halklarına tekrar başsağlığı dileğinde bulunan Erdoğan, ''Acıları acımızdır, dertleri derdimizdir diyorum. Bu dertleri paylaşmak için buralarda olduğumuzu tekrar ifade ediyorum'' dedi.