Erdoğan muhalefete bu soruyu sordu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Demokratikleşme Paketi'ne yönelik muhalefetin eleştirilerine cevap verdi.

Muhalefetin sert eleştirilerine tepki gösteren Başbakan Erdoğan, muhalefetin pakete kulp takmaya, bildik korku senaryolarını tekrar etmeye başladığını söyledi.

Erdoğan, onca yanılgı ve hezimete rağmen değişmemekte ısrar etmekle suçladığı muhalefet partilerine "Senin reforma yönelik bir attığın adım var mı?" diye sordu.

Başbakan Erdoğan, yurtdışı müteahhitlik ve teknik müşavirlik sektörü değerlendirme toplantısı ve ödül töreninde konuştu. İşte satır başları:

NE İLK NE DE SON

"O çözülemeyen sorunların, ertelenmiş sorunların bir kısmını yine ele aldık, bunların da çözümlerini bir paket altında topladık ve belli bir takvim çerçevesinde bu reformları gerçekleştireceğiz. Hiç kuşkusuz, söylediğim gibi, bu reform paketi önceki reformlarımız gibi Türkiye'de siyasete, demokrasiye, iç barışa, huzura, özellikle de kardeşliğimize çok önemli katkılar sağlayacak. Bu ne bir ilktir ne bir sondur, dün de söyledim. Çünkü sosyal olayların bir matematik olmadığını çok iyi bilmemiz lazım. Geliştikçe, değiştikçe bunların güncellenmesi gerekiyor.

EKONOMİ VE DEMOKRASİ AT BAŞIDIR

Demokratikleşme Paketi, tüm alanlarda olduğu kadar ekonomide de Türkiye'nin önünde yeni bir ufuk açılmasını sağlayacaktır. Demokrasi ekonomiyle at başıdır. Biz 11 yıldır buna gayret ettik. Tecrübe ederek görme fırsatı bulduk. Demokrasi güç kazandıkça ekonomi güç kazandı. Ekonomide kaide vardır. Civaya benzetirler, civa uygun zeminde hareket eder. Ekonomide durum bu.

PAKET EKONOMİYİ DAHA DA GÜÇLENDİRECEK

Bizim iktidarımıza kadar seçimlerin takvimine bir bakarsanız, çok siyasi partili dönemde seçimlerin ortalaması nedir, 16 aydır. 16 ayda bir bu ülkede seçim yapılmıştır. İlk defa bizim dönemimizde ilan edilen zamanlarda seçim yapılmaktadır. 11 yılda üç tane genel seçim yaptık, iki yerel yaptık şimdi üçüncüsünü yapıyoruz. Bütün bunlar istikrarın temini bakımından dünyaya önemli bir sinyaldi. Ekonomi ve demokrasi biribirini motive eden önemli etkendir. Türkiye'nin güçlenen demokrasisi dışarıda da ilgiyle, takdirle izleniyor, izlenecek. Türkiyeli işadamlarının, Türkiyeli firmaların yurt dışındaki işlerini de mutlaka olumlu etkileyecektir.

SENİN REFORMA YÖNELİK ATTIĞIN ADIM VAR MI?

11 yılın verdiği tecrübe. Muhalefetin ne diyeceğini nasıl eleştireceğini az çok ezberledik. Tam da tahmin ettiğimiz gibi kulp takmaya bildik korku senaryolarını tekrar etmeye başladılar. Dünyanın hiçbir yerinde yenilikleri eleştiren muhalefet yoktur. Normal olan muhalefetin reform iradesi ortaya koyması, iktidarın bunu frenlemesidir. Senin reforma yönelik bir attığın adım var mı? Böyle bir şey söz konusu değil.

HENDEK KAZAN MUHALEFET

İktidar reform iradesi ortaya koyarken, buna sürekli ivme kazandırırken, aynı zamanda sürekli frene basan, engel çıkaran, hendek kazan bir muhalefet var. Dün ve bugün paketle ilgili söylenenleri alt alta koyun, 11 yıl boyunca her yenilik karşısında söylediklerinden tek bir fark bile bulamazsınız. Kendilerini yeni kelimeler, yeni cümleler, yeni argümanlar bulmaya bile zahmet etmiyorlar. 

ONCA HEZİMETE, YANILGI VE YENİLGİYE RAĞMEN

Eski gazetelere bakayım dedim. İnanır mısınız bugün atılan başlıklar neyse 27 Mayıs’ta da o başlıklar atılmış. Bir musibet bin nasihatten evladır derler ama bizim muhalefet onca yenilgiye, yanılgıya, hezimete rağmen nasihat almamakta, kendisini değiştirmemekte ısrar ediyor. Er veya geç millet bu muhalefet partilerini değiştirecek, değişime zorlayacaktır. Türkiye’nin standartları o zaman çok daha ileri gidecektir.

ÜRETİLEN KORKU SENARYOLARI İÇİ BOŞ İDDİA

Paketle ilgili ortaya konulan senaryoların tamamı asılsızdır. Üretilen korku senaryolarının tamamı içi boş iddialardır. Yapılan eleştiriler, laf olsun kabilinden, ‘biz de bir şey söyledik’ kabilinden, adet yerini bulsun kabilinden eleştiri seviyesini maalesef geçemiyor. Türkiye’nin hiçbir başarısıyla sevinemeyen, hiçbir gururu paylaşamayan, baştan aşağı kötümserlik hastalığına tutulmuş bir muhalefet, ne yazık ki demokratikleşmede atılan adımlar karşısında da milletin sevincini, gururunu paylaşamıyor.

AMERİKA'NIN ÇALIŞANLARI MAAŞ ALAMAYACAK NOKTADA

Türkiye'yi dünyada kendi gemisini üretebilen 10 ülke arasına yükselttik. 2004'te hayal görünen, bundan 15 yıl-20 yıl önce hayali bile kurulamayan bir alanda biz bugün dünya ölçeğinde başarılara imzamızı atıyoruz. İşte bu demokrasiyle oldu. Bu başarılar içeride huzurun, güvenin, istikrarın tesis edilmesiyle oldu. Şu anda Amerika'nın çalışanları maaş alamayacak noktada. Bakınız durum nereden nerelere geliyor. Fakat biz şu 11 yıl içerisinde bizden önceki dönemlerde oldu gibi memuruna maaşını ödeyemeyen bir iktidar olmadık, işçisine maaşını ödeyemeyen bir iktidar olmadık."