BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Erdoğan Meclis'te konuştu

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplanan TBMM Genel Kurulu'nda konuşan Başbakan Erdoğan, herkesi duyarlı ve uyanık olmaya çağırdı.

Abone ol

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ülkenin istiklalini nasıl tartışma konusu yapmıyorsak, milletimizin demokratik haklarını, vatandaşlarımızın hak ve hürriyetlerini de aynı hassasiyetle tartışma dışı tutacağız'' dedi. Erdoğan, elde edilen kazanımları kaybetmemek konusunda herkesi uyanık ve duyarlı olmaya çağırdı. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplanan TBMM Genel Kurulu'nda konuşan Erdoğan, ''85 yıl önce milletin istiklalini kazanması için biraraya gelerek bu Meclis'i tesis eden ve bu çatı altında oluşan millet iradesiyle bu ülkeye özgür geleceğini kazandıran, başta büyük Atatürk olmak üzere ilk Meclisin tüm üyelerini saygıyla anıyorum'' dedi. 85 yıl önce Meclis çatısı altında toplanan kahramanların, milletin şartları ne olursa olsun asla boyunduruk altına alınamayacağını, asla tutsak edilemeyeceğini ilan ettiklerini ifade eden Erdoğan, 1920 yılının 23 Nisan günü yazılan bu sayfanın, sadece Türk tarihinin değil, insanlık tarihinin de en şanlı istiklal sayfalarından biri olduğunu vurguladı. Erdoğan, ''O sayfayı yazanlar, vatan toprağının dört bir tarafından gelerek dünyaya bu milletin istiklalinden canı pahasına vazgeçmeyeceğini haykıran o kahraman insanların şahsında, bütün bir millettir. O günden beri, bu çatı altında ortaya konulan her irade, millet sesini, millet hissiyatını, millet kararını temsil ediyor'' diye konuştu. 85 yıl boyunca bu çatı altında bulunmuş, aynı havayı teneffüs etmiş her vekil gibi bu büyük millet görevinin onurunu bütün benliğinde yaşadığını, hissettiğini vurgulayan Erdoğan, ''Biliyorum ki bu çatı altında yankılanan her ses, tarihe medeniyetler armağan etmiş aziz milletimin sesidir'' dedi. ''EN DEĞERLİ ŞİAR...'' 85 yıl önce büyük meşakkat ve yokluklar içinde bağımsızlık inancını ve demokrasi kararlılığını bu kubbede çınlayan tek ses olarak yükseltmiş Meclis üyelerinin, 100. doğum yılı yaklaşan Cumhuriyetin de meşalesini yaktıklarını kaydeden Erdoğan, meşalenin bugün de milletin yolunu aydınlatmaya devam ettiğini ifade etti. O gün, ''Hakimiyet, kayıtsız şartsız milletindir'' sözünde ifadesini bulan iradenin, bugün de milletin vazgeçmediği ve vazgeçmeyeceği en değerli şiarı olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu: ''Hepimiz bu vatanın bağımsızlığını ve bütünlüğünü korumak borcundayız. Yine hepimiz, milletimizin geleceğini kendi tercihleri doğrultusunda belirleme hakkına sonuna kadar saygı duymak ve demokrasiye bütün kurumlarıyla sadakat göstermek mecburiyetindeyiz. Türkiye Cumhuriyeti, bu vatan toprağını kardeşçe paylaşan bütün vatandaşlarımızın ortak varlığıdır. Onu hep birlikte koruyacak hep birlikte geleceğe taşıyacağız. Bu ülkenin istiklalini nasıl tartışma konusu haline getirmiyorsak, milletimizin demokratik haklarını, vatandaşlarımızın hak ve hürriyetlerini de aynı hassasiyetle tartışma dışı tutacağız. Hukukun üstünlüğüne nasıl inanıyorsak; yasalar karşısında her insanımızın eşit haklara sahip olduğuna da aynı şekilde inanacağız. Bu ülkeye istiklalini kazandıran ve Cumhuriyeti kuran irade nasıl bir ve beraber olmuş bir milletin iradesiyse; Türkiye'yi aydınlık geleceğine taşıyacak olan da öylesine parçalanmaz bir bütünlük iradesi olacaktır. Birbirimizi, bu ülkeyi sevdiğimiz gibi sevdayla aşkla heyecanla seveceğiz. Birbirimize, bu topraklara olduğu gibi sadakatle bağlı olacağız. Hiçbir kötü niyet, hiçbir dalalet ve hıyanet, bizi birbirimizden ayıramayacak, gözümüzü bu ülkenin geleceğinden gayri yönlere çeviremeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti, dünya yerinde durdukça kayıtsız şartsız milletimizin olacaktır.'' ''TARİHTEN ALDIĞIMIZ HASSASİYETLER...'' Konuşmasını, ''Biz, tarihinden çok şey öğrenmiş, bu birikimiyle insanlığa çok zengin değerler kazandırmış bir milletiz'' diye sürdüren Erdoğan, dün olduğu gibi bugün de barışa, demokrasiye ve adalete inanç ve bağlılıklarını sürdürdüklerini belirterek, Türkiye Cumhuriyeti'nin temsil edildiği her zeminde, tarihten aldıkları hassasiyetleri en gür şekilde dile getirdiklerini kaydetti. Türkiye'nin tarih boyunca yaşadığı nice zorluklara, atlattığı nice badirelere rağmen milletin bu medeniyet değerlerine bağlılığında en ufak bir zayıflık çıkmadığına, bir sarsılma yaşanmadığına işaret eden Erdoğan, ''Bugün savaş acılarıyla sarsılmakta olan dünyada, ülke olarak yerimizi kaybetmemiş olmamızın, milletimizin her ferdiyle yine barışın, demokrasinin, adaletin safında bulunuşumuzun altında da yine bu millet dirayeti vardır. İstiklalini ve bağımsızlığını büyük zorluklar içinde yediden yetmişe mücadele ederek, can vererek, kan vererek kazanmış bir milletten başka türlü davranması da beklenemezdi, beklenmemeli'' dedi. 23 Nisan 1923'te kurulan TBMM'nin, tarihi boyunca bu millet ruhunun temsilcisi ve savunucusu olduğuna dikkati çeken Erdoğan, bugün de milletin vekaletini aynı dirayetle taşıyan milletvekillerinin onurla ve gururla bu yolu takip ettiğini vurguladı. Erdoğan, Türkiye'nin bugün Cumhuriyetin 100. yaşını medeniyet hedeflerinin tamamına ulaşmış olarak kutlamak üzere topyekün harekete geçmiş bulunduğuna işaret etti. ''RİCAM...'' Ekonomisiyle istikrarlı şekilde büyüyen, demokrasisiyle çağdaş standartları yakalayan, kamusal düzeniyle ihtiyaçlara uygun değişimi gerçekleştiren bir ülke olarak Türkiye'nin önünün bugün her zaman olduğundan daha da açık olduğunu belirten Erdoğan, yediden yetmişe her vatandaşın 85 yıl önce vatanı düşmandan kurtarmaya ahdeden o kahramanlar gibi, Türkiye'nin geleceğini bugünün sıkıntılarından arındırmaya ahdettiğini vurguladı. Hükümet olarak milletin büyük atılım iradesinden aldıkları güçle her günü bir öncekinden ileride tamamlama mücadelesi verdiklerini ifade eden Erdoğan, ''Allah'a şükürler olsun ki bugün Türkiye, mevcut problemlerini hal yoluna koymuş, ekonomik istikrarını kazanmış, siyaseti yeniden umut haline getirmiş, geleceğine bakan dinamik bir ülke haline gelmiştir'' dedi. Bugünün konjonktürel şartları içinde bu güven ve istikrar ortamını korumanın, bu ülkeyi ve çocukların geleceğini savunmakla eşdeğerde olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti: ''Sizlerden ve bize kulak veren bütün vatandaşlarımdan ricam, sahip olduğumuz bu kazanımları kaybetmemek konusunda uyanık ve duyarlı olmaktır. Bu ülkenin geçmişiyle gururlandığımız gibi, geleceğine baktığımızda da umutlanmalı, heyecanlanmalıyız. Türkiye Cumhuriyeti'nin medeniyet yolculuğunda ulaşacağı daha çok hedef, kazanacak daha çok merhale vardır. Bu sorumluluğu hepimiz vicdanlarımızda hissediyoruz. Hedefimiz, Cumhuriyetin banisi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi, muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak, bu ülkeyi mutlu, kalkınmış ve güçlü bir ülke haline getirmektir. Biliyoruz ki bu yolda ilerlemek için önce demokrasiye, önce hukuka, önce zihinsel ilerlemeye ihtiyacımız vardır. Millet olarak bütün dikkatimizle koyduğumuz bu medeniyet hedeflerine konsantre olmalı, dikkatimizi dağıtacak, zamanımızı çalacak, enerjimizi tüketecek engellere takılmamalıyız. Gözümüzü geleceğe çevirmek ve daima ileriye bakmak zorunluluğumuz vardır. Bu ülkeyi dünyanın en mutlu ve müreffeh ülkesi yapmadan duramayız, dinlenemeyiz. Görevimiz, rotamız, stratejimiz budur. Bu medeniyet güzergahında ilerlerken önümüze elbette zorluklar çıkacak, sıkıntılarımız olacaktır. Ancak tarih şahidimizdir ki biz zorluklarla sıkıntılarla yolundan çevrilebilecek bir millet olmadık olmayacağız.'' ''Yarınlar Türkiye'nin, gelecek milletimizin olacak'' diyen Erdoğan, çocukların da bayramını kutladı. Erdoğan, sözlerini ''Hepinize sevgi ve saygılarımı sunarken, bize bugünleri hazırlayan, başka Cumhuriyetimizin banisi Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun tüm mesai arkadaşlarına Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimizi de saygıyla anıyorum'' diye tamamladı.