Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Malta Cumhurbaşkanı Marie-Louise Coleiro Preca, baş başa ve heyetler arası gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, " AB, Türkiye'ye göç sorunu için verdiği sözü tutmuyor." dedi.
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan, Venezuela'da yaşanan siyasi krizle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Sandıktan çıkan sonuca saygı duyulması gerektiğine vurgu yaparken, Trump'ın açıklamalarının ise kendisini şoke ettiğini belirtti. Erdoğan ayrıca ''Maduro'ya 'dik dur' dediğini de aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sandıktan çıkana saygı duyacaksınız. Sandıktan çıkana eğer saygı duymuyorsanız bunun adı demokrasi değildir." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malta Cumhurbaşkanı Marie-Louise Coleiro Preca ile ortak basın açıklamasında bulundu. İşte Erdoğan'nın açıklamalarından satırbaşları:
''Siyasi ilişkilerimizle orantılı olarak iş çevrelerindeki temaslarımız da gün geçtikçe artıyor. Dün İstanbul'da düzenlenen iş konseyinde iş adamlarımız tekrar bir araya geldi. Her iki ülkede müteşebbisler için farklı avantajlar sunuyor. Türk ve Maltalı iş adamlarının bu imkanlarını değerlendirmelerini, daha fazla yatırıma, daha güçlü işbirliklerine dönüştürmelerinde büyük faydalar olduğuna inanıyorum. Özellikle üçüncü ülkelere müşterek yatırımlar olarak ifade edebilirim. İkili ticaret hacmimizi önce eski hedeflerimiz olan 2 milyar dolara çıkarma noktasında bu irade mevcuttur.''
"AVRUPA BİRLİĞİ BİZE VERDİĞİ 6 MİLYAR AVRO SÖZÜNÜ TUTMADI"
Daha önce bizlere 6 milyar Avro olarak verilmiş olan sözün şu anda adeta bir çeyreği verilmiş durumda. O da 1,750 milyar Avro gibi. Bizim yaptığımız harcama 35 milyar dolara ulaşmış durumda. Bu konuda AB'de bunun gündeme getirilmesi ve bununla birlikte de desteğin verilmesi suretiyle bizim gerek Suriye'den gerek Irak'tan ülkemize göç edenler konusunda bizler onların daha insani şartlarda yaşaması konusunda çabalarımızı arttıralım istiyoruz.
"MADURO'YU ARADIM DİK DUR' DEDİM"
Tabii bizim malum 15 Temmuz darbe girişimi bize yapılmıştı. Bu darbe girişiminde sayın Maduro bizi hiç gecikmeden aramış, ardından çıkıp gelmişti. Biz o ana kadar Maduro'yla tanışmıyorduk. O darbe girişimiyle biz Maduro ile tanışmış olduk. Güzel bir başlangıç oldu. Bazı sektörlerde de müşterek adım attık. Ben demokrasiyi bugüne kadar şöyle tanıdım. 40 yıllık siyasi geçmişimde sandıktan çıkana saygı duyacaksınız. Eğer saygı duymuyorsanız bunun adı demokrasi değildir. Totaliter bir zihniyet ve anlayıştır. Dolayısıyla Maduro sandıktan çıkmıştır. Onu hazmedemeyen başta Lima ülkeleri olmak üzere. Doğrusu sayın Trump'ın bu tür açıklaması demokrasiye inanmış bir insan açısından beni de şok etmiştir. Ben de Rusya'dan dönerken Maduro'yu aradım. Kendisine bu noktada çok açık ve net, demokrasi noktasında anti demokratik girişimlere asla primverme,dik dur dedim.
"MADURO, BU SIKINTIYI AŞACAKTIR"
Demokratsak biz de demokratların yanında yer almamız gerekir. Demokrasinin mücadelesini verenler dünyada sandıkta çıkanların, demokrasi mücadelesi verenlerin yanında yer alması gerekir diye düşünüyorum. Milli iradeye aykırı yollarla bazı yöntemlerin denenmesini doğru bulmuyorum. Şu anda yapılan budur, bunu doğru bulmamız mümkün değil.Ben Mudaro'nun kendisiyle yürüyenlerle bu sıkıntıyı aşacağına inanıyorum. Bize 15 Temmuz darbe girişimi yapıldığı zaman Avrupa bizi aramadı. Müzakere masasında olan Türkiye'yi Avrupa aramamıştır. Aradan günler, haftalar geçmiştir. Sadece İngiltere bizi aradı.Bunun dışında arayan olmadı. Bunu da biz biliyoruz,bunlar da kayıtlara giriyor. Kim demokrat, kim demokrat değil,bunları biliyoruz. Fakat Maduro inandığı yolda dik durur devam ederse ben Venezuela halkının desteklediği sandıktan çıkardığı liderin arkasında duracağına inanıyorum.
Malta Cumhurbaşkanı Preca'nın açıklamaları ise şöyle;
Güzel ülkenizde olmak sayın Cumhurbaşkanı gerçekten çok güzel. Sizin de fark ettiğiniz gibi devlet başkanları nezdinde ilk kez bir araya gelmiş olduk. Ben bundan onur duydum. Teşekkürlerimi iletiyorum. Bana ve heyetime gösterdiğiniz sıcak konukseverlik gösterdiğiniz için. Hükümetinizin gayretleriyle milyonlarca mültecinin sığındığı bir yer oldu ülkeniz. Bunun için takdirlerimizi ifade etmek istiyoruz. Malta olarak bu göç krizini onurlu bir şekilde yönetmeye çalışıyoruz.
"ORTAK BİR TARİHİMİZ VAR"
Ülkemiz arasındaki diplomatik ilişkiler yüzyıllardır öncesine giden halklarımızın ortak bir tarihi var. Bu ilişkiler bizi birbirimize özel bir şekilde bağlıyor. Bence bu fırsat. Karşılıklı ilişkiler karşılıklı fayda getiren ortaklıkları ortaya koydu. Özel sektörlerimizde paydaşların gayretleri daha da devam etmektedir. Zaman içinde bu ortaklıkları daha da güçlendirdik. Bu görüşmelerimizde gördük ki, aslında çok daha fazla şey yapabiliriz.
"TÜRKİYE'YE AB'DE DESTEĞE DEVAM EDECEĞİZ"
Türkiye ve Malta olarak rakip değil işbirlikçiler olduğumuzu gördük. Önemli bölgesel merkezlerden bir konumumuz var. Türkiye'nin de önemli bir konumu var Avrasyabölgesinde. Ortak bir isteğimiz var, halkımızın refahı ve barışı. Türkiye ile AB arasında devam eden konuda destekçiniziz. Türkiye'yi desteklemeye devam edeceğiz. Malta olarak inanıyoruz ki, barışçı, kapsayıcı, müreffeh bir Avrupa için bu gerekli.