11 sayfalık deşifre metnini bir tutanakla teslim alan Erdoğan, MGK toplantısına bu metinle girecek.
Abone olBaşbakan Tayyip Erdoğan, kritik MGK'ya bir gün kala hazırlıklarını tamamladı. Erdoğan, MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın Belçika'nın başkenti Brüksel'de yaptığı ve tartışma yaratan konuşmasının deşifresini istedi. 11 sayfalık deşifre metnini bir tutanakla teslim alan Erdoğan, yarın yapılacak MGK toplantısına çantasındaki bu metinle girecek. Tam metni Başbakanlık'ta saklanan 'Tuncer Kılınç dosyasından' bazı bölümler şöyle: Orgeneral Kılınç: Merhaba arkadaşlar, iyi günler. Arkadaşlar tamam, susunuz, yeter konuştuğunuz. Ben Belçika'da yaşayan Türk toplumunun önde gelen dernek yöneticilerine bazı şeyler söylemek üzere buradayım. Duydum ki içinizde az da olsa basın mensubu varmış. Ben kesinlikle basın çağrılsın demedim. Sizi dışarı çıkarmıyorum. Ama en ufak bir haber yapmaya, burada konuşulanları dışarı sızdırmaya kalkmayın. Başınızı belaya sokmayın. Türkiye'nin ulusal menfaatlerine tek yumruk olarak burada nasıl katkıda bulunabiliriz, birlik ve beraberliğimizi nasıl temin edebiliriz, burada neler yapılabilir bu konularda size açıklamalarda bulunacağım. Pantolon üzerine etek - Bilmediğiniz fakat yaşamak istediğiniz bir ülkeye mutlaka entegre olmak zorundasınız. Türkiye'yi buraya taşıyarak uyum sağlamaya çalışmak yanlıştır. Ben dünyanın hiçbir yerinde rastlamadığım bağnazlığı ve yobazlığı maalesef Brüksel'in Schaerbeek semtinde gördüm. Pantolon üzerine bayanların etek giydiği dünyada tek yer burası. Bu tür giyim şekli Anadolu'da bile yoktur. - Dil, uyum sürecinde en önemli konuların başında gelir. Belçikalılar gibi dil bilmek onlar gibi olmak zorundasınız. Dilini bilmediğiniz toplumda hükmünüz geçmez. - Laik toplum içinde herkes istediği gibi dinini yaşama imkanına sahiptir. Bugün 4 milyondan fazla insanımız yurtdışındadır. Bunları devlet göndermemiştir. Herkes kendi isteğiyle yurtdışına çıkmıştır. Yurtdışındaki insanımız bizden imam ve öğretmen istiyor. Bunu devletin yapması çok zor. Bu iki esas, evde öğrenilir. İslam'da hacı hoca yoktur. Bunlar yanlış şeylerdir, daha sonra dine sokulmuş şeylerdir. Bir insan namazı, aptesti, orucu anne ve babasından öğrenir, bunlar için özel bir görevliye ihtiyaç da yoktur. İslam'da hocaya gerek yok - İslam'ın büyüklüğü yaratanla kulun arasında kimsenin aracı olmamasıdır. Dilimiz, dinimizin diline uymadığı için hocalar türemiştir. Aranızda epey sayıda hoca da varmış ama olsun önemli değil. Hocalar Arapça'yı anlıyoruz zannederler halbuki hemen hepsi hiç anlamazlar. İslam'da hocaya ihtiyaç yoktur. Bir katılımcı: Bir dakika beyefendi siz yanlış söylüyorsunuz. Ben 32 senedir Schaerbeek'te yaşıyorum bir tek Türk kadının pantolon üzerine etek giydiğini görmedim. Din adamsız din nasıl öğrenilir? Bize Türkçe'yi unutunuz diyorsunuz bu ne demek anlamıyorum. (Ortam gerginleşir. Herkes bir şeyler söylemeye çalışır.) Orgeneral Kılınç: Susun, sizin bu yaptığınız yobazlıktır, bağnazlar. Aymazlar. Bir katılımcı: Beyefendi burayı kışla, bizi de erat mı zannettin? Ne demek sus, ne demek yobazlar, bağnazlar? Bir katılımcı: Biz buraya bir şeyler dinlemeye, istifade etmeye geldik. Dinimize, kültürümüze hakaret edilmesine tanık olmak için gelmedik. Haydi çıkalım. Orgeneral Kılınç: Sizin çıkmazına gerek yok. Dinlemeyi bilmeyen bir topluluk hiçbir şey yapamaz, ben konuşmuyorum. (Kapıya yönelir) Belçika ordusuna mensup Türk subay: Beyefendi, lütfen dışarı çıkmayınız. Arkadaşlar lütfen durunuz ve oturunuz. Belçika ordusuna mensup bir Türk subay olarak burada yaşananlardan müteessir oldum. Beyefendi biraz konuşmalarınıza dikkat edin, insanların dini ve kültürel değerlerini ayaklar altına almayın. Arkadaşlar siz de böyle etkili ve yetkili bir şahıs konuşurken lütfen dinlemesini biliniz. AB sizi bağrına basmaz Orgeneral Kılınç: Şahsi görüşüm AB'ye girilmesinden yanayım. Ama AB'ye gireceğimize dair ümidim yok. Bu kapıyı bize açmazlar.1453 İstanbul'un fethinden bu yana AB bize düşman olarak bakmıştır. Ortodoks merkezinin başkentini almamızı Batılılar hiç hazmedememiştir. AB sizi bağrına basacak kadar size sıcak değildir. Viyana kapılarına kadar gelen bir milletin devamı olan Türkler'i hiçbir zaman içlerine almayacaklardır. PKK, AB'nin gerçekleştirdiği bir örgüttür. 33 bin insanımızın ölmesine AB sebep olmuştur. AB Türkiye'deki terör örgütlerini gizli ve açık olarak desteklemiştir. Osmanlı korkusu AB, Birinci Dünya Savaşı sonrası tamamen ortadan kaldırmak istediği Osmanlı'nın altından çıkan Türkiye Cumhuriyeti'ni kesinlikle istememektedir. AB, Türkiye'nin yeniden palazlanıp Osmanlı gibi olma korkusunu yaşamaktadır. Palazlanan Türkiye Cumhuriyeti'nin AB'ye kafa tutar endişesi vardır. Buradaki tarih kitaplarında Osmanlı; soykırım yapan, katliamcı olarak tanıtılıyor. Oysa tarihin hiçbir döneminde hiç bir millete karşı soykırım yapmamıştır. Sizler iyi bir dille ve araştırma ile bu yanlışlıklara son vermelisiniz. Burada sosyal hayatın içine girmeden Türkiye adına bir şeyler yapamazsınız. 'Tarikat sapma demektir' İslam laikliğe çok uygun bir din. Laiklik olmadan demokrasi olmaz. Devlet fert için vardır. Aracı tefeci yoktur. Dil ve din toplumun harcıdır. Tarikat yol demektir. Tarikat ayrılmadır, dini sömürmektir, sapma demektir. Süleymancılık, Nurculuk sapıklıktır. Son zamanlarda siyasi simge haline gelen başörtüsü problemi var. Anadolu kadını, rüzgardan, tozdan, topraktan, yağmurdan, güneşten korunmak için başını örtmüştür. Havalar soğuyunca da başına bir şal almıştır. Olmuştur şallı başörtü. Bir katılımcı: Ben 22 senedir Belçika'dayım. Kızım başını örterek Belçika Üniversitesi'nde okurken, laik olduğunu söyleyen Türkiye'de kızlarımız niçin aynı imkana sahip değil? Şu laiklik nasıl bir şeydir, bir tarif etseniz de biz de rahatlasak. Orgeneral Kılınç: Laikliğin ne demek olduğunu anlamadıysan bundan sonra da anlayamazsınız. Siz beni dinlemiyorsunuz her halde, iki saattir laikliği anlatıyorum hala anlamamışsınız. AKŞAM