"Süt ihalesi yandaş kuruluşlara verildi" diyen Kılıçdaroğlu'na Başbakan Erdoğan'ın cevabı gecikmedi.
Abone olHükümetin İzmir'de dağıttğı firma ile CHP İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin dağıttığı firmanın aynı olduğuna dikkat çeken Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nu "Eğer benimde yandaşımsa seninde yandaşın" sözleriyle eleştirdi.
Başbakan Erdoğan süte karşı alerjisi olan öğrencileri "zehirlendiler" diye iktidarı halka şikayet eden CHP ve MHP'yi işte bu sözlerle topa tuttu:
"Süt aktır, AK Parti'de oradan geliyor. Süt içindeki en ufak pisliği gösterecek kadar beyazdır. O beyaz süt muhalefetin kirliliğini ortaya koymuştur."
CHP VE MHP'NİN SÜT FİYASKOLARI
Erdoğan, MHP'nin koalisyon ortağı olduğu 2002 yılında 4 ilde dağıttığı süt sonrası rahatsızlanan öğrencileri hatırlattı. İzmir'de süt dağıtan CHP'li belediyenin her gün değil haftada bir gün küçük bardakta süt verdiğine dikkat çekti.
Partisinin Trabzon il kongresinde konuşan Erdoğan'ın gündeminde süt konusunda kendilerini eleştiren muhalefet vardı. Trabzonspor atkısıyla konuşan Erdoğan , "Çarkçılığı bilmeyiz; o işten de pek anlamayız" diyerek sözlerine şöyle devam etti:
SÜT TOZUNU BİZ İÇTİK
"7 milyon 200 bin yavrumuza biz süt dağıttık. Bazı süte karşı alerjisi olan yavrularımız da rahatsızlıklar meydana geldi. Şu anda Türkiye'nin yedi bölgesinde 32 bin 600 okulumuzda her gün 7 milyon 200 bin adet süt dağıtıyoruz. Günde 7 milyon 200 bin adet sütü her köşeye ulaştırıyoruz. Bu süt tozu değil sütten bahsediyorum. Süt tozunu biz içtik geride kaldı, biz süt tozu dağıtmıyoruz. Bunu çocuklarımız süt içsin diye yapıyoruz. Sütü görmemiş yavrularımız var. Gelişme çağında en hassas çağlarında çocuklarımızın büyümesine katkı sağlamak için yapıyoruz.
KILIÇDAROĞLU'NUN KAFASI ALMAZ
Tıpkı ücretsiz kitap dağıttığımız gibi, her öğrenciye ayrımsız burs verdiğimiz gibi, her öğrenciye ipad bilgisayar dağıttığımız gibi her öğrenciye süt dağıtıyoruz. Bunun bize maliyeti eski rakamla 600 trilyon civarında, yeni rakamla 600 milyon lira. Buradaki sıkıntıyı sübvanse etmemiz. Yolsuzlukların olduğu bir devlet, hükümet bunu yapamaz. Bunu Kılıçdaroğlu'nun kafası da almaz. Sen hesap uzmanı olabilirsin ama sağlıkçı değilsin. Kırdığı potlar var."
BEYAZ SÜT MUHALEFETİN KİRLİLİĞİNİ ORTAYA KOYDU
Tüm illerden süt örnekleri aldıklarının altını çizen Erdoğan, sütten kaynaklanan bir bozukluğa rastlanmadığına işaret etti. "Hassasiyeti olmayan her çocuğumuz dağıttığımız sütü içsin" diyen Erdoğan, ististamrıcılılıkla suçladığı muhalefete yüklendi:
"Çok az sayıdaki çocuğumuzda ufak çaplı rahatsızlıklar meydana geldi. Anında olaya müdahale ettik. Bana bir zehirlenme olmadığını söylediler. Zehirlenme değil bu. Sağlık bakanlığımız bir kurul oluşturdu. Bütün illerden süt örnekleri alındı. Analizler yapıldı. Bilimsel açıklamadaki ifade hastalık yapıcı herhangi bir bakteriye rastlanmamıştır. Mevcut veriler ışığında çalışmayı durduracak bulgulara rastlanmamıştır. Tüm Türkiye'ye sesleniyorum. Dağıtılan sütlerde kimsenin tereddütü olmasın. Gönül rahatlığıyla tüketilebilir. Burdan muhalefete sesleniyorum. Süt aktır, AK Parti'de oradan geliyor. Süt içindeki en ufak pisliği gösterecek kadar beyazdır. O beyaz süt muhalefetin kirliliğini ortaya koymuştur."
Erdoğan daha sonra MHP'nin koalisyon ortağı olduğu dönemde dağıttığı sütlerle ilgili çıkan aksaklıkları hatırlatarak konuşmasına devam şöyle etti:
DÖRT İLDE 505 ÖĞRENCİ RAHATSIZLANIYOR
Tarih Nisan 2002. MHP'nin koalisyon ortağı olduğu DSP ve ANAP hükümeti. Sadece dört ilde öğrencilere süt dağıtma uygulaması başlatıyorlar. Tarım Bakanı, Sağlık Bakanı MHP. Sadece dört ilde süt dağıtıyorlar ve 505 öğrenci rahatsızlanıyor. Dönemin bakanı Hasan Gemici bir açıklama yapıyor. Zehirlenme olmadığını, süt içme alışkanlığı olmayan çocuklarda mide bulantısına yol açtığını belirtiyor. Okul sütü programlarının uygulandığını söylüyor. Çocukların, laktoz maddesi nedeniyle sindirim problemi yaşayabileceğini söylüyor. Sayın Bahçeli'yi bu konuda hiç ama hiç ciddiye almıyorum. Sadece bir tavsiyede bulunuyorum. Kılavuzlarını iyi seç. Bak başkanlık sistemiyle ilgili ben bir tartışma açılmasından bahsettim. Hop oturup hop kalktılar. Merhum Alpaslan Türkeş'in dokuz ışık kitabını aç, orada başkanlık sistemine ihtiyacı vardır diyor. Sen bunları okumadın mı?"
BOĞAZINA KADAR ÇAMURA BATTIĞI İÇİN KILIÇDAROĞLU'NA TEŞEKKÜRE EDİYORUM
Bahçeli'den sonra Kıılçdaroğlu'na sözü getiren Erdoğan, üslubunu sertleştirdi.
"Zaten ciddiye almak mümkün değil. Ama kendisini tebrik ediyorum. Nasıl tutarsız bir insan olduğunu gösterdiği için tebrik ediyorum. Nasıl boğazına kadar çamura battığını bize gösterdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Birileri, kılavuzları süt konusunu istismar etmesi için telkinde bulundu. Ama Kılıçdaroğlu her cümlede battı. Sadece bu süt konusu, CHP genel başkanının nasıl yalanlar içinde yüzdüğünün görünmesi açısından son derece önemli.Ne diyor? "Hayatımda bu kadar beceriksiz iktidar görmedim" diyor. Sayın Kılıçdaroğlu sen hayatında iktidar oldun mu yahu? Becerikli, beceriksiz karşılaştırmasını nasıl yapıyorsun?"
CHP'NİN "YANDAŞ" FİRMASI
"İzmir Belediyemiz 7 yıldır okullara süt dağıtıyor" diyen Kılıçdaroğlu'na cevap veren Erdoğan çarpıcı bilgiler aktardı:
"İnsan bir belediye başkanını arar sorar. İşin aslını öğrenir. Sen kendi belediyenle ilgili de gazete küpürü ile konuşursan eline yüzüne bulaştırırsın. İzmir Belediyesi haftada 1 gün küçük bir bardak süt veriyor. Haftada bir gün de UHT süt dağıtıyor. Biz sadece İzmir'de 968 okula her gün süt dağıtıyoruz. Farkımız bu. İhale yandaş kuruluşlara verildi diyor.
ORADA DA ÇAKTI
Orada da çaktı. İzmir'de haftada bir süt temin edilen firma ile bizim anlaştığımız firma aynı. O da Pınar sütten alıyor bizde. Eğer benimde yandaşımsa seninde yandaşın. Bardakla vedikleri sütün fiyatıyla bizim kutu sütün fiyatını karşılaştıracak kadar hesap uzmanı.
KILIÇDAROĞLU ANTALYA BAŞKANI'NI ARASIN SÜTÜN HESABINI SORSUN
Geliyorum Antalya’ya. 2009 seçimlerinde belediye başkanının vaatlerini unutmadık. Her çocuk güne süt içerek başlayacak diyordu. Aradan üç yıl geçti. Şu anda sadece otuz bin öğrenciye süt dağıtır halde. Antalya Büyükşehir Belediyesi hala CHP’de mi bilmiyorum. Kavga ediyorlar. CHP lideri, Antalya Başkanı’nı arasın, sorabiliyorsa bunun hesabını sorsun. Yüz bin dedin, otuz bin oldu. Neden, desin."