BIST 9.550
DOLAR 34,57
EURO 36,21
ALTIN 2.963,21
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Erdoğan kendine düşman yaratıyor!

CHP'li milletvekilleri referandum kararına karşı çıkarak faiz lobisinin işaret edilmesini değerlendirdi.

Abone ol

BANU İRİÇ
İNTERNETHABER.COM

Taksim'deki Gezi Parkı olaylarının referanduma götürülmesi konusunu sorduğumuz CHP'li milletvekilleri Binnaz Toprak ve Ayşe Eser Danışoğlu, yargı kararı ve toplumun bu denli tepkisine rağmen Başbakan'ın inat etmesini anlamadıklarını ifade etti. Başbakan Erdoğan'ın faiz lobisini işaret etmesi hakkında konuşan vekiller Erdoğan'ın kendisine düşman yaratmaya çalıştığını aslında kendisinin konuşarak ekonomiye zarar getirdiğini söyledi.

CHP'li Toprak gençlerin yaşam tarzına olan müdahaleden dolayı artık inadına alkol aldığını söyleyerek bu durumla dalge geçtiğini Erdoğan'ın zorla çocukları alkolik yapacağını söyledi. 

CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, referandum kararının yanlış olduğunu savundu. chp-binnaz-toprak.jpgToprak 10 gündür Gezi Parkı'nda bulunduğunu ve oradaki havayı iyi algıladığını şu sözlerle anlattı: "Ben on gündür Gezi Parkı'nda bulundum. Oradaki havayı iyi algıladığımı dünüyorum. Hem Gezi Parkı içindekilerin hem dışındakilerin havasını iyi algıladığımı düşünüyorum. Evet dışarıda daha ideolojik fikirleri olan gruplar var. Bunlar hiçbir şekilde birbirleriyle çatışmadan birarada yaşayabildiler. Bunlar cici çocuk, diğerleri marjinal yaklaşımı çok yanlış. Bu çocuklar bize bir şey gösterdiler gerçekten bu toplum başka türlü bir toplum olabilir, dayanışma nedir, arkadaşlık nedir bize bunu gösterdiler"

Şiddetin şiddeti doğruduğunu söyleyen Toprak, "Şiddete başvuranlar ne Taksim'in içindeki ideolojik gruplar ne de çadırdaki çocuklardı." dedi

SON REFERANDUMDA HALK TEK MADDE BİLMİYORDU 

CHP'li vekil Toprak son referandumu örnek göstererek halkın maddeleri bilmediğini hatırlattı ve şunları belirtti "Son referandumu hatırlayın. Bir hafta öncesi halka bir araştırma şirketi şu soruyu sordu: 'Referandumda onaylanacak olan maddelerden herhangi birini söyleyebilir misiniz?' Halkın yüzde 48'i bir maddesini bile sayamadı."

BAŞBAKAN TABANINA GÜVENİYOR 

"Dolayısıyla bence Başbakan şuna güveniyor 'Benim bir tabanım var ve o taban beni seviyor oyumda düşmüş değil' diyor, kendi tabanına orayı istiyoruz dedirtmek istiyor. Bu referanduma götürülecek bir konu değil. Burada bir bakın büyük bir kitle, taklit Kışla'nın yapılmasına karşıysa Başbakan'ın neden bu kadar ısrar ettiğini anlamak çok zor."

İki haftadır şu kadar insan öldü, yaralandı, sakat kaldı, Başbakan 'Tamam kusura bakmayın mesaj alınmıştır, bu işten vazgeçtik. Nasıl bir park istiyorsanız ona dönüştüreceğiz' diyebilirdi. Karizmayı çizdirmemek adına inat etmesinin anlamı yok. Sadece ve sadece başbakan bunu istiyor biz de başbakanı seviyoruz diye evet oyu verilecek. Başka bir gerekçesi yok.

Toprak, Erdoğan'ın "faiz lobisini" hedef göstermesi için şunları söyledi "Sadece faiz lobisi demiyor. 10 gündür işaret etmediği şey kalmadı. CHP dedi, CHP'nin orada olmadığı ortaya çıktı. Dış basın dedi olmadı, başka ülkelerde 17 kişi öldü dedi o yalanlandı, iç basın dedi medya dedi. Bunların hiçbiri tutmadı" dedi

HİTLER DE SEBEBİ YAHUDİLERDE BULMUŞTU

Erdoğan'ın kendisine düşman yarattığını Toprak şu sözlerle anlattı "Ben bunu şöyle yorumluyorum, otoriter kimliklerin tipik davranışı. Kendi iradesine karşı çıkmış olan kışkırtılmış düşman arıyor. Hitler için bu Yahudilerdi. Almanya'nın 2. Dünya savaşı sonrasında kötü duruma düşmesinin sebebini Yahudilerde buldu. Sadece faiz lobisi meselesi değil. Her gün başka bir düşman çıkarıyor. Neymiş 3 ay önceden haber gelmiş; ben böyle bir habere de inanmıyorum. Size karşı komplo kurup da birilerinin kendisinin uyarmış olduğuna da inanmıyorum. Dönüp bir kendine bakmalı ben nerede yanlış yaptım. Bana oy vermeyenleri de temsil eden bir başbakan olarak ben nerede yanlış yaptım buna bir bakmalı."

BAŞBAKAN KAFA YORMALI

Erdoğan'ın yaptıklarını sorgulaması gerektiğini söyleyen Toprak sözlerini şu şekilde sürdürdü "Ülkenin öbür yarısını nasıl oldu da bu kadar yabancılaştırdım, kendimden nefret eder hale getirdim, çünkü yani o civarda aleyhinde yazılan yazılar bende kabul edilebilir bir şey değil. Ama insanların bu kadar üzerine varır bu kadar ezerseniz, bunları da yazarlar. Buna kafa yormalı. Ben ne yaptım demeli."

"Bana şimdi otoriter diyorlar, hayatlarına karıştığımı söylüyorlar dertleri nedir diye bir kafa yormalılar. Bu ezberleri kimse yutmuyor, kimseyi ikna etmiyor. Faizden geçinenler bir takım siyasi partiler yabancı basın, yabancılar zaten bizi kıskanıyorlar, zaten biliyorsunuz bu komplo teorileri o kadar yaygın."

FAİZLER DÜŞER DE ÇIKAR DA 

"Sen bütün Türkiye'yi ayağa kaldırırsan tabi ki faizler düşer de çıkar da. Ekonomide Türk parasının değeri de düşer, bu yaptıklarına daha da devam etse daha da düşecek. Her zaman için istikrarsızlıktan ekonomi etkilenir. Dolayısıyla hiç burada lobi falan aramaya gerek yok. Taksim'de Ankara'da gören yatırımcı olsanız siz bu ülkeye yatırım yapar mısınız? Diyor ki, yabancı medya buna yer verdi. Bugünün dünyasında hiçbir şeyi gizlemeye yer yok. Bizim medya gözünü yumdu. Gizleyebileceğini zannetti sonra başına patladı olay. "

ÇOCUKLARI ALKOLİK YAPACAK

Gençlerin özgürlüklere karışılmasından rahatsızlığı hakkındaki gözlemlerini Binnaz Toprak böyle ifade etti "Gezi Parkı'nda içki yasağı ile ilgili o kadar çok yazılan yazı vardı ki. Artık bu çocuklar bazı şeyleri inadına yapıyor. Bakın ben yıllardır her hafta Taksim'e giderim. Ben bugüne kadar bir genci elinde bira şişesiyle dışarıda görmemiştim. Ama o kadar insanların üzerine vardı ki bu defa herkesin elinde bira şişesi vardı. Ben dalga geçtim sahiden de bu çocukları durduk yerde alkolik yapacak diye."

"Öyle bir diktatör kesildi ki kürtaja karışıyor, kaç çocuk doğurulacağına karışıyor. Kadınlar da ayaklandılar. Kürtaj güya yasaklanmadı ama kürtaj yapacak yer bulun bakalım. Siz bana bir tane başbakan gösterin kürtaja, çocuklara karışsın. Her şeyi bildiğini zannediyor. Çamlıca'ya cami yapılacak. Taklit bir cami çıktı ortaya. Bir yarışma açılabilirdi. Arap ülkelerinde harika binalar var çünkü çok iyi mimarlara yaptırıyorlar. Harika camilerimizin taklidini yapıyorlar. Türkiye'de iyi mimarlar yok mu."

"Bu çocuklar bütün bunlardan bıktılar. Bir aile düşünün ki baba sert anne sert, onu yapma bunu yapma diyor sonunda çocuk evden kaçıyor. Geçenlerde çıkmış ben halkımı çok seviyorum diyor. bu kadar çok sevmesin, fazla sevgi insanları boğuyor. Kendisi güya vesayet rejimine karşı çıktığını söylüyor ama kendisi vesayet rejimi kuruyor. Benim için özgürlüğümü asker mi kısıtlamış sivil mi kısıtlamış hiçbir farkı yok."

PROJE DOĞRUDAN İPTAL EDİLMELİ

ayse-eser-danisoglu-chp.jpgCHP İstanbul Milletvekili Ayşe Eser Danışoğlu, Gezi Parkı sorunun referandumla çözülebilecek bir sorun olmadığını söyleyerek yargı kararına uyularak doğrudan projenin iptal edilmesi gerektiğini söyledi.

Danışoğlu, Melih Gökçek'in de daha önce referanduma gitmesini hatırlatarak "Kafa karıştırıcı kamuoyu yoklaması getirmek sanki çok demokratik bir şey yapılacakmış gibi yeniş bir manipülasyon ortaya koymak demektir. Daha önce Melih Gökçek de Kızılay'da alt geçidin yapılmasıyla ilgili bir eferandum yaptı. O da daha sonra mahkemeye taşındı ve yürürlükten kaldırıldı. Doğru bir şey değil, bu proje şehircilik uzmanları tarafından değerlendirilmeli. " dedi

"İlk önce AVM ve rezidans olarak çıktı sonra müze denildi. Halk eğer parkı korumak istiyorsa vazgeçilebilirdi. Bu kadar germeye, bu kadar insanın zarar görmesine hiç gerek yoktu. İnsanlar yaralandı, 4 kişi öldü daha ne olması gerekirdi? Parka müdahale olmayacağı söylenmişti ancak bunun da doğru olmadığı ortaya çıktı. Geçen gün oradaydım, parkın içine sabaha kadar yoğunlaştırılmış gazlarla saldırdılar. Sadece ağaçları ve özgürlüklerini korumak isteyen insanların üzerine saldırılıyor. Sigara için bu kadar kampanya yapılıyor ama insanların orada ciğerlerini çürüttüler. Referandum girişiminin doğru olmadığını düşünüyorum. Bu bir demokrasi gereği yapılan bir şey değildir, Mustafa Sarıgül de 3 ilçe Sarıyer'e bağlanacak diye referandum istedi, ona da izin verilmedi. Her şey için referandum yapalım olmaz, burası imparatorluklara merkezlik yapmış bir dünya şehri."

ORADA YATAN GENÇLERLE KONUŞMALI

"Orada eğer sorun çözülmek için görüşmeler yapılmak isteniyorsa o parkın içinde direnişte yer almış olan kişilerle bunu başlatmış olan Taksim Dayanışma ile arkadaşlarla 15 gündür yatan kalkan gençler var onlar ne istiyor, onlarla görüşmesi gerekirdi. Kendisi seçtiği bir takım kişilerle değil. O seçilen kişiler parkta kaç gün kalmış neyi ifade edecekler? Bugün bir araştırma yayınlandı Yüzde 90'ın üzerinde bireysel olarak gelmiş herhangi bir gruba falan bağlı değiller, ağaçları ve birey olarak hakkını korumak için gelmiş durumda. Polisin kullandığı aşırı güç olmasaydı bu kadar infial uyanmayacaktı."

"Bu kadar büyük bir şiddet uygulanınca barışçı insana kamuoyu vicdanı da yaralandı elbette. BU bir partinin organizasyonu olarak başlamadı. Taksim Dayanışma Platformu'nun başlattığı oturma eylemiydi. Her yerden gelerek destek verdiler. Bu CHP organizasyonu değil. Parkın içine girip biraz vakit geçiren insan bunun böyle olmadığını anlardı. "

CHP REFERANDUM İÇİN NASIL TAVIR ALACAK

CHP'nin referandum konusunda alacağı tutumu sorduğumuz Danışoğlu "Kurumsal olarak nasıl bir tavır alınacağı MYK görüşür, genel başkan açıklar. Ben CHP vekili olarak bu konuda yargı kararı vardır, bu referandum konusu olacak bir karar değildir. Neden bu kadar isyan ediliyor bir sürü şehir müzesi yapılabilecek yer var. Neden oradaki bir avuç park bu kadar direnişe rağmen yıkılmak isteniyor?" yanıtını verdi.

Taksim Platformu'nun 3'üncü havalimanı, 3'üncü köprü köprü gibi projelerinin iptalini istemesini sorduğumuz Danışoğlu şu şekilde yanıt verdi "Köprünün yapılması da çok büyük doğa katliamı getiriyor, hükümetin projelerinin hepsi çok büyük bir doğa katliamı getiriyor. Madencilik kanunu da bu şekilde yapıldı, taş ocakları sardı şimdi her yeri. HES'ler için inanılmaz doğa katliamı yapılacak. Eğer o tabiatı koruma ile ilgili o kanun çıkarılırsa Milli Park'lar dahil her yer alana açılacak. 3. köprü için kesilen ağaçların haddi hesabı yok. Bütün bunlar biliniyor hiçbir şey doğanın geri dönülemez katliamı olacak."

"Yeni ağaçlar dikiliyor. 80 yıllık ağacı kesip 20 santimlik bir şey dikiyorsunuz. Onun bir ormana dönüşüpte ekosisteme karışması nesiller gerektiriyor. O dikilen ağaçlar bir orman yaratmıyor"

FAİZ LOBİSİ İLE İLGİSİ YOK

Faiz lobisi hakkındaki Erdoğan'ın konuşmalarını sorduğumuz Danışoğlu "Faiz lobisi ilgisi yok tabii ki bunun. Erdoğan'ın yaptığı konuşmalar ortamı biraz daha gerdi. Her konuşmasıyla borsa hareketlerini gördük, kur hareketlerini gördük, faiz hareketlerini gördük. Piyasaya Merkez Bankası tarafından dünya kadar para sürülerek dengeler sağlanmaya çalışılıyor. Bu tür şeyler direnişe destek veren grupları da tehdit anlamına geliyor, sermaye çevresine, iş dünyasına tehdit var. Konuşmaları tehditkar bir üslup içeriyor. Samimi olarak bu sorunu çözmek istiyorsa oradaki insanlarla görüşsün. Sanki bir grup insan masum geriye kalan insanlar bir takım lobilerin organizasyonlarıyla duruyor gibi bir görüntü yaratmaya çalışıyorlar Bunlar sadece tehdit içeren açıklamalar. Orada barışçıl, haklarını korumak isteyen fikirlerinin korunmasını isteyen insanlar bulunuyor" dedi