BIST 9.673
DOLAR 35,21
EURO 36,69
ALTIN 2.959,51
HABER /  GÜNCEL

Erdoğan Kasımpaşa üslubunu bıraksın

Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Emin Şirin, Başbakanın Kasımpaşalı üslubunu bir kenara bırakması gerektiğini söyledi.

Abone ol

Liberal Demokrat Parti (LDP) Genel Başkanı Emin Şirin, Türkiye'nin 2004 yılına rejim tartışmalarının konuşulduğu bir ortamda girdiğini belirterek, ''Başbakan'ın Kasımpaşalı üslubunu bir kenara bırakıp, son bir ay içinde ortaya çıkan hadiselere ve kendi tavrına bakarak bir değerlendirme yapmasında fayda var'' dedi. Şirin, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında okuduğu yazılı açıklamasını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da mektup olarak ileteceğini bildirdi. Başbakan Erdoğan'ın dünkü il başkanları toplantısında rejim tartışmalarıyla ilgili eleştirilere çok kızgın bir üslupla yanıt verdiğini ifade eden Şirin, ''Başbakan'ın, bu kızgın üslubu bir tarafa bırakıp, son bir ay içinde ortaya çıkan hadiselere ve kendi tavrına bakarak bir değerlendirme yapmasında fayda var. AK Parti'nin ve kadrolarının bu davranışları devam ederse hem rejim bunalımı doğabilir hem de Allah korusun birilerinin aklına Anayasa'nın 69. maddesi gelebilir''dedi. (69. madde, partilerin uyacakları esaslar ve Anayasa Mahkemesi'nin bu esaslara uymayan partileri kapatmasına ilişkin hükümleri içeriyor). Basın toplantısında Başbakan Erdoğan'a bazı sorular yönelten Şirin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Başbakanlık Müsteşarlığı'na atadığınız Ömer Dinçer'in (Laikliğin yerini İslamla bütünleşme almalı. Cumhuriyetin katılımcı, adem-i merkeziyetçi, daha Müslüman bir yapıya devredilmesi zorunluluğu ve zamanı geldi) şeklindeki konuşmaları ne manaya geliyor? 8 sene evvel tebliğine aldığı cümleye bugün de sahip çıkan ve Kamu Reformu Yasa Tasarısı'nı hazırlayan kişinin amacı bu mudur? Hem milletvekilleriniz hem de başbakan yardımcınız yargıya güvenmediklerini söylüyorlar. Sahip çıktığınızı söylediğiniz rejimin esası, yürütme, yargı ve yasamanın ahenk içinde çalışmasına bağlı. Bu nasıl bir davranış? Müsteşarınız Ömer Dinçer'in hazırladığı Kamu Reformu Tasarısı ile Ankara'yı by-pass etmek niyetindesiniz. Merkezi otoritenin gerekli kontrol mekanizmalarını kurmadan, teftiş kadrolarını kaldırarak, hatta getirdiğiniz tasarı ile milletvekillerinin mahalli idareler hakkında soru sorma yetkilerini de kısıtlayarak ne etmeyi düşünüyorsunuz?'' GÜL'DEN TÜRKİYE PLANI BEKLİYORDUK...'' Eski dostluğuna dayanarak Başbakan Erdoğan'a bazı tavsiyelerde bulunmak istediğini belirten Şirin, şu görüşleri dile getirdi: ''Her şeyden önce şeffaf ve samimi olacaksınız. Mesela, başörtüsü ve türban konusunda ne düşündüğünüzü açıkça kamuoyu ile paylaşacaksınız. Konuşmalarınızla icraatınız birbirini tutmadığı için endişe ve korku yarattığınızı ve sadece 11 milyon oy almış bir partinin 65 milyonluk Türkiye'nin kaderine tek başına hakim olamayacağını bileceksiniz. Bir taraftan Türkiye'yi çağdaşlaştırdığınızı iddia edip, diğer taraftan takiyye intibaı veren bir görüntü içinde olmayacaksınız. Böyle bir davranış içine girmeyip, TBMM'deki çoğunluğuna güvenerek ısrarla atmaya çalıştığınız adımlara devam ederseniz, evet Türkiye'de rejim bunalımı doğar.'' Emin Şirin, konuşmasında ayrıca Siyasi Partiler Kanunu ve seçim sistemini bir an önce gözden geçirerek; yerel seçimlerle genel seçimleri birleştirip erken seçimlere gidilmesini önerdi. Şirin, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün Kıbrıs konusunda Annan planını görüşmekten başka çare olmadığı yolundaki değerlendirmesini eleştirerek, ''Biz Gül'den Kıbrıs konusunda Türkiye planı bekliyorduk. Meğer bu plan Annan planını kabulden ibaretmiş. Bu endişe verici bir durum'' dedi.